Asya’nın bahtı

Helâket ve felâket asrında yaşıyoruz.
Dinden ve Din-i Muhammedî’den (asm) fetret derecesinde bir uzaklık var.
Adeta bir kıskaç içinde yaşıyoruz.

Mevcut sistemin seline kapılsak savrulup gideceğiz.
‘Değişmez değerleriniz’ var ise, çekeceklerinize hazır olmalısınız.
İşte size Yeni Asya!
Dahilî ve haricî muhalefetler hep onu incitmiş.
Haydi haricî kısmı vazifelerini yapıyorlar bir anlamda.
Ya bizler? Dahilde olanlar…
İşte böyle şeyler yıkıyor insanı.
Düşmandan gelen oka direncimiz vardır.
Ama dosttan atılan gül bile insanı incitiyor.
Ah şu güllerin dikenleri olmasa?
Ama hayatın cilvesi işte bu…
Kader hükmünü icra ediyor.
Bizlere düşen, aşk ve şevkimizi muhafaza etmek…
Yıllarca Şeyh Şamil’i yıkamayan Çar ve ordusu, Şamil’in ordu kumandanları arasına soktuğu fitneyle Şamil’in yıkılmasına zemin hazırlamıştı.
Ve Şeyh Şamil’in sözü tarihe acı bir hüzün olarak şöyle kaydedildi:
“Beni Çar ve ordusu yıkamadı, Çar’a yardımcı olan çar tabancaları yıktı!”
Bir çok mağlûbiyetin altında bu kabil fitneler yatar.
“İttihad iken savlet-i a’dâyı def’a çaremiz,
İttihad etmezse millet dağdar eyler beni” beyitlerini söyleyen Yavuz Sultan Selim’i hatırlarız.
Peki nasıl olur?
His, heves ve vehmin körüklediği kör duygular hareket etmeye başlar bazen.
Önüne geçemezsiniz.
Ateşin odunu yeyip bitirdiği gibi bir çok şeyi alıp götürür.
Amcasını Ankara’da yalnız bırakan Abdurrahman’ı hatırlarız, değil mi?
En birinci musîbet o zaman başlamıştır.
M. Kemal onu meclise kâtip olarak alınca, Bediüzzaman Hazretlerinin bir kanadını kırdığını zannetmiştir.
Heyhat!
Daha sonra nice Abdurrahmanların fedâiliğini kestirememiştir.
İşte Asya’nın bahtını açacak olan şey istikamettir.
Nur’a gönül verenlerin, ne kadar az da olsalar mânen bir ordu kadar kuvvetli oldukları hep göz ardı edilmiştir.
Yarışın şartı sonunu getirebilmektir.
Hem de sonuna kadar…
Sakın nefesimizi kesmeden….
İtidali kaybetmeden…
Geçici rüzgârlara aldırmadan,
Haklı yoldan inhiraf etmeden…
Daha çok uzun bir yolumuz var.
Bir yüce dâvânın fedailiği kolay değildir.
Kıymetli ve yüksek bir ideal her zaman pahalıya mal olmuştur.
Bahtımız açık olsun inşaallah.
Geride kalan ve bu yarışta dökülenlere sadece üzülür, onlar için duâ ederiz.
“Yol odur ki, doğru vara” sözünü unutmadan.
Kar olmuş, kış olmuş…
Kocakarı soğukları önümüze çıkmış ne yazar?
Dâvâsı, derdi olanların yolu her zaman açıktır.
Bahtın açık olsun Yeni Asya’m!
Tarih seni hep haklı çıkardı.
Yine haklı çıkaracaktır inşaallah.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*