AVUKAT KADİR AKBAŞ: Keyfîliğe kanun kılıfı giydiriliyor

Torba kanuna sokuşturulan maddeyi eleştiren Avukat Kadir Akbaş, önergenin anayasaya ve Türkiye’nin taraf olduğu anlaşmalara aykırı olduğunu belirterek, “Bu, keyfîliği kanun şekline büründürme girişimidir” dedi. Akbaş, AKP’nin kanun yapma hakkını kötüye kullandığını dile getirirken, hükümetin yasama çalışmalarında kamuoyunu ve Meclis komisyonlarını yok sayarak, temel konularda verdiği önergelerle yangından mal kaçırırcasına düzenleme yapmak istediğini aktardı. Akbaş, “Önergenin yasalaşması halinde siyasal iktidarlar diledikleri bir eseri müsadere ederek, eserin okuyucuyla bağını koparıp, eserin neşrini engelleyebilirler” dedi.

Perde arkasında ‘Zındıka Komitesi’ var!

Avukat Kadir Akbaş açıklamasında, çıkarılmak istenen kanun ile Risale-i Nur’un fütuhatına engel olunmak istenildiğini kaydetti. Böyle bir uygulamanın arkasında Bediüzzaman Said Nursî’nin sürekli ikaz ve ihtar ettiği üzere zındıka komitesi’nin olduğu konusunda şüphe edilmemesi gerektiğini aktaran Akbaş, “Önerge sahipleri ve bu planın safdil destekçileri bu planın yol açabileceği feci gelişmeleri görmeli ve zındıkaya alet olmamalıdırlar” diyerek ilgilileri uyardı.

Keyfiliğe kanun kılıfı giydiriliyor

Avukat Kadir Akbaş Risale-i Nurların ‘kamulaştırılması’na yol açacak kanun maddesinin torba yasaya eklenmesi konusunda, AKP’nin yasama ve kanun yapma hakkını açıkça kötüye kullandığını belirterek, “Önerge kanunlaşacak olursa bu durum ancak keyfiliğin kanun şekline bürünmesi olarak tezahür edecektir” dedi. Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülen Torba Yasa Tasarısı’na eklenecek madde ile ilgili yazılı bir açıklama yapan Avukat Kadir Akbaş, Risale-i Nur Külliyatından bazı eserlerin sadeleştirilmesine karşı kamuoyunda oluşan tepki bahane edilerek Risale-i Nur’un fütuhatına engel olunmak istendiğini kaydetti.

Kanun yapma hakkı kötüye kullanılıyor

Risale-i Nur Külliyatı’nın AKP tarafından engellendiği güne kadar elliye yakın dile tercüme edilmiş, onlarca yayınevi tarafından milyonlarca nüsha basılmış bir eser olduğunun altını çizen Akbaş açıklamasında şunları kaydetti: “Risale-i Nur Külliyatı İslâm âlemine ve bütün insanlığa ulaştırılmış durumdadır. Risaleler zaten kamuya mal edilmiştir. Yapılmak istenen düzenleme ile Risale-i Nur Külliyatının kamuya mal edilmesi değil, kamudan gizlenmesi amaçlanmaktadır.” Açıklamasında, AKP’nin kanun yapma hakkını kötüye kullandığını dile getiren Akbaş, Hükümetin yasama çalışmalarında kamuoyunu ve meclis komisyonlarını yok sayarak, temel konularda verdikleri önergelerle yangından mal kaçırırcasına düzenleme yapmak istediklerini aktardı.

Eserler iktidarların tasarrufuna bırakılıyor

Açıklamasında, önergenin yasalaşması halinde doğuracağı sakıncaları da dile getiren Akbaş şunları kaydetti: “Verilen önerge kabul edilip kanunlaşacak olursa siyasal iktidarlar diledikleri bir eseri müsadere ederek, eserin okuyucuyla bağını koparıp, eserin neşrini engelleyebilirler. Bu önergenin açıkça Anayasaya ve Türkiye’nin taraf olduğu anlaşmalara aykırı olduğu inancındayım. Açık ve kaçınılmaz bir kamu yararı yokken bir eserin eser sahibinin ve kanuni mirasçılarının rağmına müsadere etmek hukukun temel ilkeleri ile bağdaşmaz. Önerge kanunlaşacak olursa bu durum ancak keyfiliğin kanun şekline bürünmesi olarak tezahür edecektir.”

Meclis alet olmamalı

Böyle hukuk dışı ve keyfi bir düzenlemeye TBMM’nin alet olmaması gerektiğini söyleyen Akbaş açıklamasında, “Kur’ân ve iman  hakikatleri inhisar altına alınamaz. Risale-i Nur Külliyatı sadece Türkiye’nin, İslâm ümmetinin değil, İnsanlığın malıdır. Öneri kanunlaşır ve Bakanlar Kurulu kararı ile Risale-i Nur Külliyatının müsadere olunmasına karar verilecek olursa Nur Talebeleri bu hukuksuz, keyfi kararı tanımayacak ve her zeminde bu hukuksuzluğa karşı çıkacaklardır” ifadelerini kullandı.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*