Barla programı ve Isparta Mevlidi

Image

Ebu’d-Derda’dan (ra) rivayet ediyor: Gücünüzün yettiği kadar gönlünüzü dünya kaygılarından boşaltınız. Çünkü, kimin en büyük kaygısı dünya ise, Allah onun meşguliyetini arttırır, fakirliği gözünün önüne diker. Kimin en büyük kaygısı âhiret ise Allah onun işini toparlar, gönlünü zengin eder. Kim bütün gönlüyle Allah’a yönelirse, Allah mü’minlerin kalplerini sevgi ve şefkatle ona doğru koşturur. Bizzat Allah da her hayrı en sür’atli bir şekilde ona yetiştirir.

 

Geçen yıl yurt dışındaydım, ruhsuz bir dünyadaydım sanki. Gerçi orada da Risâle dersimiz oluyordu, ama buradaki programlar ve dersler gibi doyurucu olmuyordu, çünkü ferdî derslerdi. Bir kişi yapıyor, diğerleri dinliyor.

Türkiye’min her biri ayrı bir yerinden nurları daha iyi anlamak, yaşamak, anlatabilmek amacıyla Risâle-i Nur üniversitesinde talebe bacılarımla ihlâsla isteyen her gönle yeni ufukların kucak açtığı bir yerde, Barla’da, Denizli’den bacılarımızın da katıldığı bir program yapmak nasip oldu.

Zamanın bütün yıkıntı, buhran, dehşet ve engellerini yenerek geleceğe ümit ile bakan hizmet erleriyle. Öyle bir hizmet erleri ki, düşünüp, düşündürecek, dikkat ve itina ile başlayan, başlatacak. İyi şeyler nurlu sayfalar yazacak, yazdıracak. Nurlardan, ihlâsdan, tesanüdden, uhuvvetden kopmadan, bulundukları her mekânda kendinden sonraki geleceklere ümit, şevk, istikameti halleriyle anlatacaklar. Risâle-i Nurlarla mukaddesatımızı yaşatmak için bu güne kadar gayret ettiniz, durdunuz. Sizlerin nur saçan biri olmanızı bekleyenleri mahçup etmediniz.

Siz; sahabe hanımları örnek alan ‘nurlu bacı’larım, bana ümit, şevk, verdiniz. İnanıyorum ki, toprakda saklı olan elmasları ortaya çıkaracak hasiyete malik Risâle-i Nurlar ile özleşme çabalarınız bu programla şahikaya çıktı.

Ve; benim için çok ayrı bir anlamı olan bu okuma programını, Rabbim İnşallah her sene nasip eder. Rabbimin ihsanıyla Isparta Mevlidine de katılmak nasip oldu. Barla’dan Isparta’ya gelişimiz İsmail Ağabeyin dersleriyle nurlanırken, Isparta’da her biri ayrı yerden gelen nur pınarlarıyla ayrı bir çoşku yaşadım. Malatya, Doğanşehir’in nurlarını temsilen gençlerle şevk veren aşkıyla Ayşe Ablamı görmek, Yalova’daki kardeşlerimle hasretli kavuşma, Van’ın Horhor’un gülleriyle ayrı bir boyutta benim şevkimi arttıran kardeşlerimizden ayrılık bir hüzün yaşatırken, Rabbimin lütfuyla Tireli kardeşlerimizle geçen yolculuk hüznü neşeye dönüştürdü, şevki şahikaya çıkardı.

Nazmiye Ablamızın Isparta Mevlidine gelirken yazmaya başladığı, Isparta’da tamamladığı şiir bizim kalplerimize Isparta’daki hazzı bir kere daha yaşatırken, bir başka Tireli kardeşimizin ruhlarımıza tercüme olan Nazmiye Ablamızın sesinden dinlediğimiz şiiriyle ayrı bir nurlu âlemin ufkuna tırmandık. Sabri Ağabeyimizin, Muzaffer Ağabeyimizin ilahileri ve dersleriyle, bir başka kardeşimizin tesbihat dersleriyle ayrı ufukları dolaştık. Muzaffer Ağabeyimizin Sakarya Türküsü de yolculuğumuza ayrı bir güzellik kattı.

Kampı ve yolculuğumu soranlara anlatmanın mümkün olmadığını, ancak yaşanılarak anlaşılabileceğini söyledim.

Böyle bir güzelliği paylaştığım bütün kardeşlerime teşekkür ediyorum.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*