Başarının reçetesi: İhlâs, uhuvvet, tesanüd

Yeter ki ihlâs zedelenmesin. Yeter ki karşılıklı uhuvvet hükümferma olsun. Yeter ki tesanüd, birlik beraberlik devam etsin. Gerisi kolay.

Hizmet kendiliğinden geliverir. Aşılmaz zannedilen engeller kolayca aşılır. Bütün zorluklar, güçlükler tek tek çözülüverir.
İhlâs, uhuvvet, tesanüd… Nur mesleğinin olmazsa olmazları sayılan esasları.

Kudsî hizmetlerimizin dinamosu, motoru, lokomotifi. Nur hizmetlerinin kalbi, ruhu ve omurgası. Bunlar olunca herşey var. Olmayınca hiçbir şey yok. İhlâs, uhuvvet ve tesanüddeki basit bir ârıza, küçücük bir aksaklık, ufacık bir ihmal ve çoğu zaman tamiri mümkün olmayan yıkımlar ve tahribatlar… Tam kapasite ile çalışan bir fabrika çarklarının arasına giren küçücük bir çakıl taşı… Kocaman bir dağı setretmeye kâfî gelen gözümüze düşen ince bir saç teli… Ne önemi var bu küçücük manilerin diyebilir miyiz? İhlâs düsturlarını rencide etmekten, “yılandan, akrepten çekindiğiniz gibi çekininiz” ihtarını tekrar tekrar okumakta fayda var… “Tesanüd bozulsa, cemaatin tadı kaçar” tesbitini de çok iyi okumak gerekir…
Yön gösterici telkin ve tavsiyeleri kulak ardı etmeyenler için hizmetler yapılmış demektir. İkaz ve ihtarları dikkate alan hâdimler için hizmetlerde herhangi bir kayıt, bir sınır yok demektir. Hizmetleri hadimlere tevdi eden o müellif-i muhterem, o hizmetin tarzını ve biçimini de izah ve tarif etmiş. Hadimlerine kudsî emaneti tevdi eden o mürşid-i ekber, o emanetin salimen muhafazası için lâzım gelen çareyi, yolu yordamı da göstermiş… O çareleri, o tarzları, o metodları istimal edenler hizmetin en âlâsını yapmakta hiçbir zorluk, hiçbir güçlük çekmezler.
İşte o çare, o reçete ihlâstır, uhuvvettir, tesanüdü muhafazadır. Herhangi bir ihmale, herhangi bir savsaklamaya meydan vermeden hizmeti netice verecek olan bu reçeteler istimal edilirse, netice vermemesi mümkün değil.
Tabib-i ekberin tavsiye ettiği reçeteyi deneyelim, sonucunu hep beraber seyredelim. Hatta deneme ile zaman kaybına da gerek yok. Dönüp şöyle bir arkamıza bir bakalım. Bu hizmetin sergüzeşt-i hayatını, serencamını şöyle bir gözden geçirelim. Cihanşümul olan bu kocaman dâvâ, bu büyük hizmet nasıl vücuda geldi; hiçbir akamete uğramadan, günümüze nasıl geldi? Onca imkânsızlığa, onca mahrumiyete, onca manilere rağmen… İki elin parmaklarının sayısı kadar olan o isimsiz kahramanlar bu ağır yükü nasıl taşıdılar, tarihte emsali görülmeyen böyle bir hizmette nasıl muvaffak oldular?
Eserlerden öğreniyoruz ki, hizmetteki başarının hikmeti ve sırrı ihlâstan geçiyor, kardeşlikten, uhuvvetten geçiyor, tesanüdden, birlik beraberlikten geçiyor. Saff-ı evvel dediğimiz o hizmet kahramanları Üstadlarının ısrarla tavsiye etiği bu esaslara, bu düsturlara hüvesi hüvesine riayet ederek, inanılmaz hizmetlere imza atarak tarihe geçtiler. Onlar uhuvvet ve ihlâs düsturlarını öncelikle kendi aralarında istimal ettiler. Yeri geldiğinde haysiyetlerini, şereflerini, izzet-i nefislerini birbirlerine feda ettiler. Üstlendikleri kudsî hizmetin hatırı için her türlü haksızlığı, hakareti sineye çektiler… Hizmetin selâmeti için, onun zarardide olmaması için birbirlerine karşı şefkatle, merhametle muamele ettiler… Meşreb, mizaç farklılıklarını bir kenara bırakarak birbirinde fani oldular. Üstadlarının etrafında birbirlerine kenetlendiler, birlik beraberliği, tesanüdü bozacak tenkitlerden kaçındılar, hata ve kusurlara karşı gözlerini, kulaklarını kapadılar. Kırmadılar, kırılmadılar, incitmediler, incinmediler, küsmediler, küstürmediler… Her birisi gerçek mânâda birer “muhabbet fedaisi” oldu. Ve bu sayede başarı ve muvaffakiyet geldi.
Dün bu şekilde gelen hizmetteki başarı, bugün yine aynı şekilde neden gelmesin? Aynı düsturları, aynı esas ve prensipleri istimal etmekle neden gelmesin? Görüyoruz ki, bugün de Üstadın tavsiye ettiği prensip ve düsturları öne çıkararak yola çıkanlar aynı başarıyı gösteriyorlar. Hizmetlerimizin temeli olan ihlâsı, uhuvveti, tesanüdü istimal ederek hizmete talip olanlar, istenilen hedeflere çabuk varıyorlar.
Öyle görünüyor ki, hizmette başarının yolu ihlâsı, kardeşliği, birlik ve beraberliği korumaktan geçiyor. Diğer yollar kapalı gibi görünüyor.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*