Batılılara göre insanlığın barış reçetesi: İslâmiyet

Haçlı seferlerinden, kolonizasyondan, sömürü devrinden, kapitalizmden diyalog ve uzlaşmaya gelen Batı zihniyeti, bir kısım yerlerde perdeli ve bulanık da olsa, şu noktaya gelmiş bulunmaktadır:

“Huzur İslâmda.” Ancak, sordukları suâl şu:
“Güzel de, uygulaması nerededir?” Sonra şöyle devam ediyorlar:

“Huzura ancak inanç ile akıl bağdaştırılarak varılır. Henüz hiçbir İslâm ülkesi bunu tam başaramadı. Belki Türkiye başaracak.”

İslâm, dünyada karanlık çağların hüküm sürdüğü yüzyıllarda bile, insanlığa huzuru tattırmışsa, bu kâfî bir teminattır. Demek, İslâmın “huzur” verme istidat ve kabiliyeti vardır. Şu tesbitler H. G. Wells’in: “İslâm, dünyada kendisinden meydana gelmiş cemiyetlerde, geniş bir şekilde yaygın olan sosyal adaletsizlikten ve zulümden âzâde bir cemiyet meydana getirdi.”

H. A. R. Gibb, Pro. Lois Massignon, Godrfey Higgins, Sir Richard Gregory, Rahip Dr. O’lery, Dr. Leitner, William Kelly Prof. Snonck Hurgruaje, Alman Prenslerinden Bismarck, Prof. Edward Monte, Levazuane, Dr. Jahnson, Corsele, Rowwell gibi yüzlerce mütefekkir, yazar ve araştırmacı da, huzurun ancak “İslâmda olduğunu” ifade etmişler. (Avrupalı Gözüyle İslâm / Mustafa Ateşmen)

Fransız yazar Gaston Carre’nin şu sözleri, endişeleri izâle etmeye yetmez mi:

“İslâmiyet yeryüzünden kalkacak ve bu suretle hiçbir Müslüman kalmayacak olursa, barışı devam ettirmeye imkân kalır mı? Hayır… Buna imkân yoktur!”

Parlak zekâsıyla meşhur olmuş İngiliz filozof Bernard Shaw’ın “Demokrasimizin bir adım ötesi İslâmiyettir” sözüne kim itiraz edebilir?

“Hz. Muhammed’in (asm) dini öyle bir dindir ki, insanlığın ayrı ayrı bütün milletlerini kendine çekebilir. Ben görüyorum ve inanıyorum ki, insanlığın şöyle demesi vâciptir: [Hz.] Muhammed, insanlığın kurtarıcısıdır.” (Vehbi Vakkasoğlu/103-104)

Kapitalizm ve Rus ihtilâlinin tahribatını, ancak İslâmiyetin temizleyeceğini, Raymons-Lerouge, “Aradan 14 asır geçmesine rağmen, Hz. Muhammed bu zamanın tek rehberi, tek hidâyet Resulüdür” cümleleriyle ifâde etmektedir.

Sosyolog D. Eratsen de, dinsizliği ancak Peygamber Efendimizin (asm) önleyeceğine inanır: “Hz. Muhammed’in hayranlarındanım. Hür milletlerin karşısında bulunan dinsizlik ve komünizm, ancak Hz. Muhammed’in (asm) gösterdiği prensiplere sadık kalınarak önlenebilir.” (A.g.e., 13.)

Batılı ilim ve fikir adamları bunu gördüğüne göre, AB’ye girişimiz, her halde, bu meyli daha da arttıracaktır ve pek çok insan, saadet güneşinin hüzmelerinden istifâde edecektir.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*