Bayramı bayram bilerek yaşayabilmek

“Bayram” kelimesi sevinç ve saadet anlamına gelir ama “dinî bayram” denince bu ifade bir kelimeye sığmayacak kadar büyüktür, ulvîdir, kapsamlıdır.

Çünkü “dinî bayramlarda”;
Başta Cenâb-ı Hakk’ın rızasını kazanmak vardır.
Hz. Resûlü’ne (asm) ittiba etmek vardır.
Akrabaya yakınlık vardır.
Yardım ve yardımlaşma vardır.
Tefekkür ve derinlik vardır.
İnsanlık ve hamiyet vardır.
İkram ve cömertlik vardır.
Ziyaret ve sohbet vardır.
Şefkat ve merhamet vardır.
Barış, alâka, ilgi ve irtibat vardır.
Doğruluk, samimiyet ve hasbîlik vardır.
Gülümseme ve tebessüm vardır.

Yeniden dostluk temelleri atma ve var olan dostlukları yenileme ve kuvvetlendirme vardır.

Bunun aksine:
Kin yoktur.
Nefret yoktur.
Yalan yoktur.
Hile yoktur
Oyun yoktur.
Kan yoktur.
Dövüş yoktur.
Savaş yoktur.
Ağlamak ve hüzün yoktur.
Gaddarlık, kavga, terör, anarşi zaten yoktur.

“Kurban” yakınlaşmadır. En büyük saadet Hakka yakınlaşmaktır. O’nun rızasını tahsil etmektir. O’nda fânî olmaktır. O’nun için yaşamak, sevinmek, gezmek, yemek, içmek ve tefekkür etmektir.

Bayram, insan olmanın ve sevginin anahtarı olan duyguları paylaşmaktır.

Bayram, iç dünyanın güzelliklerini dışa yansıtmak, dost ve akrabalarla bunu paylaşmaktır.

Bayram, külfet ve menfîliklerle boğuşmadan ve boğulmadan kurtulup, onları unutup hayır, hasenat ve saadetle hemhâl olup kazançlı hale gelmektir.

Bayram, gerçek bir mü’min için; iç dünyada, dış dünyada, evde, çarşıda, komşuda, caddede, mahallede, ülkede ve dünyada sevinç ve barışı yaşayıp, yaşatmaktır.

Bayram, saadet ve mutluluğun ana mihveridir.

Bayram, bir mânâda amaca ulaşmak, umuda erişip sevgiyi taçlandırmaktır.

Bayram, candan sevgi ve gülümseyerek, maldan ikram ve verenin hatırı için “verileceklere” çok çeşitli ve geniş bir “ikramdır”.

Bayram, vereni fakirleştirmeyen, alanı zenginleştiren bir rahmet denizidir.

Bayram, sanki bir gün veya andır, ama aslında ebediyete kadar giden bir farklı zaman ve mekândır.

Bayram, yorgunlukların, bıkkınlıkların, umutsuzlukların bittiği, neşe ve dinçliğin yaşandığı andır.  

Bayram, karanlıkların aydınlıklara döndüğü andır.

Bayram, maneviyatın maddiyata galip gelip susturduğu andır.

Bayram, dertli, borçlu, hastalıklı, sıkıntılı, ıztıraplı gönüllere ilâç ve şifadır.

Bayram, sevgi köprülerinin sağlamlaştırıldığı andır.

Bayram, en büyük şeâir-i İslâmiyedir.

Bayram, yardımdır, sadakadır, öşürdür hayatın zekâtının hatırlandığı, verildiği ve yaşandığı andır.

Başta iç dünyanızla, evlâd-ı iyalinizle, akraba ve dostlarınızla, komşularınız ve mesai arkadaşlarınızla, dava ve meslek arkadaşlarınızla, tüm inananlar ve insan olan yoldaşlarınızla bütün can dostlarımızın hayırlı ve bereketli bir “bayram” yaşamanız en kalbî dileğimizdir. Kavuşmuş olup yaşamakta olduğunuz “Kurban Bayramınız” mübarek olsun. Hayatınız ve ameliniz daimî ve ebedî bayramlarla dolup devam etsin inşallah. Âmin.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*