Bir Nur şairi: Celal Yalçın Ağabey

altKutsî Nur hizmeti deryasında, Nurlar’ın hakikatlerini gazetemizde yazdığı şiirlerle âleme ilân ederdi Celal Yalçın Ağabeyimiz. Bizler de büyük bir alâka içinde okur ve kendisini bu vesilelerle tebrik ederdik.

Nur Talebesi olmak mazhariyetiyle birkte, o bir Nur şairiydi. Nurlar’dan aldığı ilmini ve dersini yazdığı güzel şiirleriyle izhar ederdi.

Yıllar önce, Malatya’da katıldığımız hizmet içi eğitim vesilesiyle, konakladığımız öğretmenevinden bir gurup arkadaşla yanına giderek bir akşam sohbetinde kendisiyle tanışmıştık.

Vefat haberini telefonumuza gelen mesajden alınca, ”Allah sana rahmet eylesin Celal Ağabeyimize” sözleri dilimizden döküldü.

Çok uzun yıllardı Malatya’da Nur hizmetinin emektarlarındandı. Tok sesli, tok gönüllüydü. Hazret-i Üstad’a halisane bağlıydı. Nur’un meslek ve meşrebine karşı istikametindeki sebatı örnek alınacak seviyedeydi.

Ömrünü hep Nur hizmeti içinde geçiren Celal Ağabey’in bir hususiyeti de, Nurlar’dan ve Aziz Üstad’dan aldığı derslere binaen, mütevazi, nezih ve nazik bir kişiliğe sahip oluşuydu.

Bir insan için ömrünü Risale-i Nur hizmeti içinde geçirmek büyük bir mazhariyettir. İnsanın, Nurlar’la yaşaması o sevda ve hasret içinde hayatını devam ettirmesi çok ehemmiyetli bir husustur.

Nurlar’ın mana ve ehemmiyetiyle birlikte, Risale-i Nurlar’ın hakkaniyetine dair, Nur’un satıraralarında bir çok anekdotlar mavcuttur.

Şöyleki; Risale-i Nur’la meşguliyetin dünye- vî ve uhrevî faydaları vardır.

Bunların da: 1. Ehl-i dalâlete karşı manen mücahede etmek, 2. Üstadına neşr-i hakîkatte yardım etmek, 3. Müslümanlara îmân cihetinde hizmet etmek, 4. Kalem ile ilmi tahsil etmek, 5. Bazan bir saati bir sene ibadet hükmüne geçen tefekkürî ibadeti yapmak, 6. İmân ile kabre girmeye vesile olmak.

Beş türlü de, dünyevî faydaları var: 1. Rızıkta bereket, 2. Kalbde rahat ve sürur, 3. Maîşette sühûlet, 4. İşlerinde muvaffakiyet, 5. Talebelik faziletini almakla, bütün Risâle-i Nur Talebelerinin duâlarına hissedar olmak.“ (Şuâlar: 369-410)

Malatya’nın Nur kahramanlarından Celal Yalçın Ağabeyimize de, bu duygu ve düşünceler içinde Allah’tan gani gani rahmet diliyoruz.

Nur Talebelerine ve ailesine sabr-ı cemil diliyor, merhumun, gazetemiz Yeni Asya’nın 9 Temmuz 2017 tarihli Elif sayfasında yayınlanan bir şiiri ile yazımızı sonlandırıyoruz:

Gelecek bir gün ölüm

Çocuk, genç, ihtiyar demeden geliyor ölüm,
Gelmeden sana ölüm, takva zırhına bürün,
Hastalıklar, musîbetler, bak kalmadı halin
Ahirete çalış, gelecek bir gün ölüm.

Ahireti kazan ölüm gelip çatmadan,
Hastalık ve musîbetler yolunu kesmeden,
Hazır ol, Nurlar’ı oku her zaman,
Ahiretin kurtulur, gelecek bir gün ölüm.

Nerede, ne zaman bilinmez, gelecek ölüm,
Saç beyaz, hastalıklar, bak kalmadı halin,
İman ve inançla ol ki, ölüm gelip çatmadan,
Ahiretin kurtulur, gelecek bir gün ölüm.

Hayırlı işlere koşarken gelirse ölüm,
İbadet, namaz varsa ölümden korkma gülüm,
Nasıl yaşadıysan öyle bulacak seni ölüm,
Ahiretin kurtulur, gelecek bir gün ölüm.

Şu fani dünyaya aldandık, sabit zannettik,
O zan sebebiyle bütün bütün kaybettik,
Hastalıklar, musîbetler ikaz etti uyandık,
Az yaşasan, çok yaşasan, gelecek bir gün ölüm.

CELAL YALÇIN

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*