Bir Ulusal İhanet Projesi olarak: AB

AB Projesini Avrupalılar bize hâlâ anlatamadılar, gittiler. Baksanıza… Birilerine göre din elden gidecek, diğerlerine göre Türkçülük ve tüm Millî değerler… Selaniklilere sorarsanız devletin bütünlüğü berhava olacak… Düne kadar imkânsızlığın mahkum ettiği cehalette inleyen milletimiz, bugün de ahirzamanın fitnesinin sihirlerini neşreden ekranlara kilitlenince, milleti istediğiniz şekilde kandırabilirsiniz. Ayrıca bazı global Medya gurupları da devreye girince, gel keyfim gel…

Ülke AB´ye doğru adım attıkça, kemalistleri hafakanlar basıyor. Güzelim bir asırlık saltanatları kaybolacak diye canhavliyle bağırıyorlar: Ülkenin bölünmez bütünlüğü!… Laiklik ve ilkeler… Halbu ki Türkiye´nin tarihi şahittir ki, hürriyetçi ve hakikî medeniyet yolundaki batı ile yaptığımız anlaşmalar, toprak bütünlüğümüzü korudu… Kars – Ardahan´ı Ruslardan Nato anlaşması ile kurtarmadık mı? Ya kendilerine türkçü diyen ve Milliyeti tekellerine aldıklarını zannedenler!… Mazilerinin türklükle ne kadar ilgili olduğunu çok büyük bir soru… Sonra, ülkeyi ırkçılıkla felakete sürükleyen bu gurubu AB´ye neden karşı olduğu da belli. Zira AB´de ırkçılık yapamayacaklar… Siyasal İslamcı dediğimiz “dini siyasetlerine alet edenlere gelince… Bugünkü AKP´nin babası – annesi… Belki de İslama en büyük zararı vuran bu dindarlarımız, din çarşısında tezgâh kurmuşlar.… Bütün sermayeleri din değil mi? AB içindeki müslümanların başta Türkiye olmak üzere bir çok İslam ülkelerindeki dindaşların da daha rahat yaşadıklarını görmemezlikten geliyorlar.

Anlayacağınız ulusal bir cephe kurmuş bu kafadarlar. Evvelâ demokrasiye, hürriyete ve insan haklarına karşılar. AB´nin tezgâhlarını basacaklarından korktuklarından bu yaygarayı basıyorlar. Belki de millete, dine ve vatana en büyük zararları kendileri veriyorlar. Farkına varmadan Soros ile Wolfowitz´in Transatlantik işbirliği ile Sarkozy ve Merkel´in bize lâyık gördükleri imtiyazlı ortaklık tezlerine yardım ediyorlar. Bilmeden diyorum, zira aksisi tam bir ihanet sayılır. Bu Ulusalcılarımız önümüzdeki seçimlerde de işbirlikleri kuracaklar. Ecevit´in yâr-ı vefakârı sayın Bahçeli, bir çok AB kararının altında imzası olduğunun milletçe bilinmediğini zannediyor. Milleti çok da aptal yerine koyanlar, kendileri çuvallayacaklar…

 

Benzer konuda makaleler:

1 Yorum

  1. Bediüzzaman üç farklı dönemi yaşadı;

    Meşrutiyet dönemi.

    Tek parti dönemi.

    Çok partili dönem.

    Osmanlı?nın son dönemleri ile Cumhuriyet?in kuruluşundan 1960?lı yılların başına kadar geçen süreçte yaşanan bütün değişim ve gelişmelerin merkezinde yer aldı Bediüzzaman. Hayatî önem arz eden hemen hemen bütün sorunlarda fikir beyan etti, çözümler sundu.

    Bediüzzaman?ı Bediüzzaman yapan asıl yönü ise aynı dönemlerde özelde Müslümanları, genelde tüm insanlığı tehdit eden dinsizlik akımına karşı verdiği mücadeleydi. Materyalist düşüncenin fikir hayatını hâkimiyeti altına aldığı, komünizmin en çılgın dönemini yaşadığı, dünyanın en bunalımlı, en karanlık, en sıkıntılı günlerden geçtiği çok talihsiz bir zaman diliminde, hayatını imanı kurtarma ve korumaya vakfetti. Dinsizlik akımına karşı tüm insanlığın ortak malı olan değerleri, güzel haslet ve vasıfları, güzel neticeleri kullanmaktan, istihdam etmekten kaçınmadı.

    Bediüzzaman Osmanlı?nın son döneminde Meşrutiyet?i neden ve nasıl savunmuşsa, Cumhuriyet döneminde de Demokrasiye öyle destek verdi. Hayatının her döneminde Batı?nın yanlışlarını, insanlığın başına açtığı felaketleri nasıl eleştirmişse, Batı?nın ortaya koyduğu doğruları ve gerçekleri asla inkâr yoluna gitmedi, iyi ile kötüyü ayırarak iyinin yanında yer aldı. Kavramlara ve kalıplara takılmadı. İnsanî kusur ve yanlışları ayıklayıp, insanlığa daha fazla hizmet edebilecek, maddî ve manevî yaralarını tedavi edecek çözümler sunabilecek hale getirdi.

    Said Nursi, AB ve Demokrasi isimli bu kitapta Bediüzzaman?ın Meşrutiyetten Cumhuriyete uzanan çizgide Demokrasiye olan yaklaşımı tüm detaylarıyla göreceksiniz. Bununla birlikte, Bediüzzaman?ın tespitlerinden hareketle ülkemizin Avrupa Birliği üyeliği sürecine yönelik önemli yorum ve analizlere muhatap olacaksınız.

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*