Biz Kimiz?

Bilenler bilir de bilmeyenlere “BİZ” den bahsedelim biraz.

“Biz bir cemaatiz. Hedefimiz ve programımız, evvelâ kendimizi, sonra milletimizi idam-ı ebedîden ve daimî, berzahî haps-i münferitten kurtarmak ve vatandaşlarımızı anarşilikten ve serserilikten muhafaza etmek ve iki hayatımızı imhâya vesile olan zındıkaya karşı Risale-i Nur’un çelik gibi hakikatleriyle kendimizi muhafazadır.”1

Evet, BİZ’den “yanılmadık!” kelamlarını duyarsınız  ara-sıra. Zira ”hakikatbin göz aldanmaz; hakperest kalb aldatmaz.”2 Evet, BİZ’in gözü hakikatbindir, kalbi de hakperest. Çünkü gözünün gözlüğü ve kalbinin dürbünü Risale-i Nurdur. Yanlış anlama, bizi BİZ yapan BENler olarak elbette aldanabiliriz, aldanırız da… Ama asla aldatmayız.“Biz ki hakikî Müslümanız; aldanırız, fakat aldatmayız. Bir hayat için yalana tenezzül etmeyiz. Zira, biliyoruz  ki ‘Gerçek hile hileleri terk etmektedir’”.3

Aldanabilen BENlerden müteşekkil bir BİZ vardır bizde… Bizim ona şahs-ı manevî dediğimiz. İşte o, ne aldanır ve ne de aldatır! Kendi BENini BİZe atıp eritmeyenler anlayamaz bu hakikati. Yanlış anlayanlar olabilir, illa gel BİZden ol demiyoruz. Diyoruz ki “BEN olma BİZ ol”, ancak o zaman aldanmazsın.. “Aldatmak” dersen, zaten o  başka mesele… Hakiki Müslümansınız zaten aldatmazsınız..

BİZin elinde Kur’ân ve Sünnet-i Seniyye haricinde hiçbir şey yoktur. Bilirsin ki Risale-i Nur bu iki hakikati talim ettiren ve tefsir eden bir yoldur. Biz bu yol üzere gideriz hakikate.. Bu yolun üzerinde olmayan hiçbir istasyonda durmayız-duraklamayız. Bizi yoldan çıkartacak olan yan yollara sapmayız.. Mihenge vurmadan inanmayız hiçbir söze. Mihenk ki bizi BİZ yapan bir NUR dur. Yanlış anlaşılmasın, ekseriyetin mihengi BENi olsa da bizimki Risale-i Nur’dur! Hiçkimsenin BENinin fikrinin BİZde geçerliliği yoktur tâ ki mihenkten geçer not  almamışsa… Yani kafamız kalındır biraz, Risale-i Nur haricini almaz!

BİZe sataşanlar da çelme takmaya çalışanlar da pek çoktur. BİZ gemisinin yüzdüğü denizler dağdağalı ve de hırçındır. Ama dehşetli dalgalara karşı dümenini nereye kıracağını iyi bilen bir kaptanın gemisini Cenab-ı Hak batırtmaz biiznillah… Maksadı ila-yı kelimetullah olanın düşmanı çok olur. Rehberimiz  şeriat-ı garradır. Onun için ki bu BİZ gemisi sahil-i selamete sağ-salim çıkacaktır inşallah.

Elhasıl:

“Bizim cemaatimizin meşrebi, muhabbete muhabbet ve husumete husumettir. Yani, beyne’l-İslâm muhabbete imdat; ve husumet askerini bozmaktır. Mesleğimiz ise, ahlâk-ı Ahmediye (aleyhissalâtü vesselâm) ile tahallûk ve sünnet-i Peygamberîyi ihyâ etmektir. Ve rehberimiz şeriat-ı garrâ ve kılıcımız da berahin-i kàtıa ve  maksadımız ilâ-yı kelimetullahtır. Cemaatimize her bir mü’min mânen müntesiptir. Sûreten intisap ise, Sünnet-i Nebeviyeyi kendi âleminde  ihyâya  azm-i kat’î iledir. En  evvel mürşid-i umumî ulema ve meşâyih ve talebeyi, şeriat namına ittihada dâvet ederiz.”4

Dipnotlar:
1 Şualar
2 Eski Said Dönemi Eserleri
3 Eski Said Dönemi Eserleri
4 Eski Said Dönemi Eserleri

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*