Cumhurbaşkanı seçiminde izlenecek tavrı da görüşmek üzere 12 Temmuz’da olağanüstü toplanan Yeni Asya temsilcileri büyük çoğunlukla “Ekmeleddin İhsanoğlu’na destek” kararı aldıktan ve bu karar 14 Temmuz’da gazetemizde duyurulduktan sonra “çakma Yeni Asyacılar” yine sahneye çıkarak arz-ı endam ettiler.
Yeni Asya’nın yıllardan beri oturmuş sistemi ve prensipleri çerçevesinde periyodik ve bazan da olağanüstü toplanan temsilciler heyetini aşağılayan, küçümseyen, katılımcılarına hakaret eden “yorumlar” yaptılar. Yoğun katılımla yapılan toplantı için “40-50 kişi ancak geldi” gibi yalanlar uydurmayı da kendilerine yakıştırdılar.Sonra facebook’ta isimsiz bir korsan bildiri ile Erdoğan’ın yanında olduklarını duyurdular. Ama kimse bu “çıkış”ı ciddîye almadı.
Bunun üzerine “Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgeleri Risale-i Nur Talebeleri Platformu” gibi cafcaflı bir imza ile yeni bir “atak” yaptılar.
Kendilerini “Yeni Asya ekolünden gelen Nur talebeleri” olarak tanıtmayı da ihmal etmediler.
AA ve yandaş medyadan da destek aldılar.
Bu “Platformun sözcüsü” olarak sahneye çıkan şahıs, 30 Mart seçimi öncesinde de kendi imzasıyla benzer bir atraksiyona girişmiş, Timeturk adlı site ona kucak açmış, ama yaptıkları işi yüzlerine gözlerine bulaştırıp rezil olmuşlardı.
Bu defa güya “daha planlı, programlı, organizeli ve profesyonelce” bir tezgâh kurmuşlar.
Ama bu tezgâhın da her yeri dökülüyor.
Bir defa, ne demek “Yeni Asya ekolünden gelen Nur talebeleri?” Yeni Asya ekolünde iseniz, onun meşveret kararlarına uyarsınız. En azından, uymasanız bile saygılı olursunuz. Uymuyor ve onun rağmına hareket ediyorsanız, Yeni Asya adını kullanmaya ve istismara ne hakkınız var?
Yeni Asya camiasının karar organı umumî temsilciler heyeti, sözcüsü de Yeni Asya’dır.
Hem içerideymiş gibi görünmek, hem de hariçten gazel okumak, herşeyden önce ahlâkî bir problem. Hiç değilse dürüst ve samimî olun.
Bir diğer husus; “Platform”un bildirisine konulan “imza”lar da gerçeği yansıtmıyor. Meselâ Diyarbakır, Van, Cizre, Erciş… temsilcilerimiz “Bizim böyle birşeyden haberimiz yok, tasvip de etmiyoruz, malûm muhalif grubun işi” diyorlar.
Son bir nokta: Yeni Asya’ya “Tirajın kadar konuş” diye tafra atanların, şimdi Yeni Asya muhaliflerini “Yeni Asyacı” göstermek gibi ucuz taktiklerden medet umma noktasına gelmeleri acaba neyin işareti ve nasıl yorumlanmalı?
“Çantada keklik” diye gösterilen Çankaya hesabında, yolunda gitmeyen birşeyler mi var?
Benzer konuda makaleler:
- Yeni Asya ekolünden gelen…
- Korsan madde tökezletiyor
- Gündem ve Yeni Asya
- “Bediüzzaman Cevap Veriyor”
- Yeni Asya´dan zorunlu bir açıklama
- İllâ edep!
- Yeni Asya ve seçim
- Bir mektepsin Yeni Asya
- Hassasiyetle koruduğu tavizsiz çizgide yola devam edeceğiz
- Adana caddeleri Risale-i Nur Külliyatı’yla süslendi
1959 Kütahya doğumlu. İlk ve ortaöğrenimini burada tamamladıktan sonra İstanbul Hukuk Fakültesini bitirdi. Fakülteye girdiği yıl Yeni Asya Yayınlarında çalışmaya başladı. Yayınevinin çıkardığı çok sayıda kitabın editörlüğünü yaptı. Bu görevini sürdürürken, 1984-92 yılları arasında, aylık Köprü dergisinin sorumluluğunu üstlendi. 1988 yılı başından itibaren yayına başlayan Bizim Aile dergisinin kurucu editörü oldu. 1992 yılından bu yana Yeni Asya Gazetesinin Genel Yayın Yönetmenliği ve Başyazarlığı görevlerini yürütüyor.
İlk yorum yapan olun