Demokratlık, Yeni Asya ve istikamet

nejat-erenGeçen hafta sonu hem taziye hem de ziyaret ve hasret gidermek için Kütahya ilindeydik.
Amacımız iki ay önce ahiret diyarına uğurladığımız merhum kardeşimiz, Simav Yeni Asya Temsilcimiz Süleyman Bayşu’nun 52.sini Kur’ân ve duâyla eda edip ruhuna Fatihalar göndermekti. Bir ay önceden bu konudaki dâveti yapan da fedakâr dâvâ arkadaşımız Kütahya Yeni Asya Temsilcisi Servet Bey’di. Süleyman Ağabey ve dostumuz Salih Beylerden oluşan kafilemizin ilk durağı Gediz ilçesiydi. Ahmet Uzsoy Ağabeye uğramadan geçmek olmazdı. Ahmet Ağabeyi kendi özel tarif ve tabiriyle, Türkiye’de sarsılmayan ve bu çevredeki dostlarının ona ithaf ettikleri önemli bir vasfı “Üç Demokratlardan” birisi olmasıydı. Şanlı Osmanlı otağının ilk kurulduğu topraklar olan buralarda gerçek demokratlığın kokusunu hemen almak mümkün.

Ahmet Uzsoy Ağabey; Gediz’deki köklü esnaflardan. Hakikî bir “demokrat” kimlik ve kişilik! Yılların ehl-i hizmeti, sade bir Anadolu efendisi! Tam bir Yeni Asya takipçisi. Sarsılmaz bir “şahs-ı manevî” bağımlısı. Yıllar önce bir rahatsızlığından dolayı görme duyusu nimetini kaybeden Ahmet Ağabeyimizde hiçbir değişim yok maşallah. Gözleri görmemesine rağmen dükkânında masasının üstündeki Yeni Asya’yı görünce takıldım ve “Sen hâlâ Yeni Asya’yı alıyor musun Ahmet Abi!” dedim. Mahalli şivesiyle; “Niye almayacak mışım? Ne var bende tabiîki gazetemi alıyorum ve almaya da devam edeceğim!” dedi. Hemen arkasından da ilâve etti: “Gazeteyi her gün okuyorum. Ben gazetesiz yapamam. Seni çok özlemiştim. Bizi niye ihmal ediyorsunuz. Arayı bu kadar uzatmayın. Sık sık bizleri ziyaret edin.”

Gazetemizde bazan senin yazılarını da takip ediyorum, diye de ilâve etti. Yani o halinde Yeni Asya’yı her gün ya hayat arkadaşı ablamıza, ya oğluna ya da gelini veya torununa okutturuyor. Maşaallah, barekallah. Gözleri gören bizlere ibret ve ders olsun.

Israrlı ikramını kabul edip, gece misafir olmak için evinin üstünde dershaneye çevirdiği dairede kalmak üzere izin alıp akşam programı için Simav ilçesine doğru yola koyulduk. Hatıralarımı tazeledim, Simav’a en son on beş sene önce ziyarete gitmişim. Gerçekten arayı bu kadar uzatmamak lâzım.

Simav’da sohbet ve dersimiz Gediz, Uşak ve Demirci’den gelen dostlarımızın da iştirakiyle geç saatlere kadar devam etti. Simav’daki esnafın bu derece istekli ve yoğun katılımını hiç beklemiyordum. Çoğu esnaf olmasına rağmen, çok dikkatliler. İçtimaî ve siyasî konulara, memleketin ahvaline vâkıflar. Tabiî bu durduk yere olmuyor. Bu işin burada maya tutmasına vesile olan merhum kardeşimiz Süleyman Bayşu’yu rahmetle anıyor, bu dâvâya ve gazeteye sahip çıkan Simav’ın yerli esnafından Mehmet Bey başta olmak üzere bu dâvâyı anlayıp omuz veren ve katılıp, iştirak eden gönül veren herkesi en kalbî duygularımla tebrik ediyorum.

Ne mutlu vesile olanlara! Tanışma, ikram, soru-cevapla ders ve sohbetimiz sıcak bir ortamda geç saatlere kadar devam etti. Gece misafir olmak üzere Gediz’e döndük. Ahmet Ağabey, o geç saatlerde yine ayaktaydı. Aşk ve şevkle geçmiş hizmetleri anlatıyor, tecrübelerini paylaşıyordu. Yeni hizmet planlarının da bu tecrübelerin üstüne bina edilmesini tavsiye etmeyi ihmal etmiyor. En önemlisi de sık sık, “Şahs-ı maneviye, cemaate ve meşverete kesinkes bağlı olduğunu üstüne basarak tekrar ediyordu. Arada sırada da “Memlekette ne var yok. Anlatıverin gari bakalım!” diyerek bize takılıyordu. Ona ben de; “Ahmet Abi bu topraklar ‘Demokrat kokuyor!” dedim. Hemen cevabı yatıştırdı: “Tabiî yahu! Buralar ecdad Osmanlı diyarı ve rahmetli Menderes’in ilk milletvekili olduğu ildir!” diye Servet Bey de devreye girdi.

Demokrasinin güzelliğini, şahs-ı manevî ve cemaatimizin istikamet ve kıymetini, Risale-i Nurların naşir-i efkârı Yeni Asya’nın önem ve ağırlığını bu Anadolu steplerinde bir defa daha doya doya teneffüs etme fırsatını bulmuş oldum.

Bu vesileyle Süleyman Bayşu kardeşime rahmet ve mağfiret diliyorum. Kütahya’nın, Gediz’in, Simav’ın dâvâ erlerinin hepsini tebrik ediyorum. Cenâb-ı Hakkın bizleri ve memleketimizi şer odaklarından arzî ve semavî belâ ve musîbetlerden koruyup gerçek demokrasinin bu topraklarda da yerleşmesini nasip etmesi için duâ ve niyaz ediyorum.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*