Dindar Kemalizm istemiyoruz

Gazeteci-yazar Mehmet Altan, “Türkiye’nin bin muhafazakâr ve bir dindar Kemalizme ihtiyacı yok. Kemalist cumhuriyetten demokratik cumhuriyete geçişe ihtiyacı var” dedi.
Gazeteci-yazar Mehmet Altan, “Türkiye’nin bin muhafazakâr ve bir dindar Kemalizme ihtiyacı yok. Kemalist cumhuriyetten demokratik cumhuriyete geçişe ihtiyacı var” dedi.
Taraf gazetesinden Tuğba Tekerek’e konuşan Mehmet Altan, demokrasinin temelinde burjuva-proletarya çelişkisi varken, Osmanlı’nın Cumhuriyet’e taşınan temel çelişkisinin sarayla tebayla arasındaki çelişki olduğunu söyledi. Cumhuriyet devletini padişahı kaçmış bir saray bürokrasisinin oluşturduğunu ifade eden Altan, “Devlet eliti, asker ve sivil bürokrasi kışla etrafında mevzilenirken tutunamayanlar, tebaanın devamı olan, rejimin horladığı insanlar da kendisine camiyi ve dini liman olarak algıladı. Batıdaki burjuvazi ve proletarya arasındaki sınıfsal kavga Türkiye’de cami-kışla ikilemi olarak ortaya çıktı” dedi.
Altan, AKP’nin bir şekilde ilk üç yılında AB reformlarıyla, önemli atılımlar yaptığını belirterek, “Ama bugün gördüğüm kadarıyla iktidarını kışlaya karşı cami rövanşı anlayışıyla sınırladı ve dünyadan gittikçe kopan, demokratikleşmeyi boşveren bir muhafazakârlaşmayla malül hale gelmeye devam ediyor” diye konuştu.
“4+4+4” eğitim sistemini “korkunç” olarak nitelendiren Altan, okulda din dersinin olamayacağını savundu. Altan, “Eğer devlet eliyle din eğitimi veriyorsan zaten demokratik bir devlet olamıyorsun. Cesareti varsa gider Tevhid-i Tedrisatı kaldırır” dedi. Mehmet Altan, “AKP’nin iktidardaki ilk yıllarına göre değişimi neye bağlıyorsunuz?”  şeklindeki soruyu da şöyle cevaplandırdı:
“Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde milliyetçi muhafazakâr oylar için bir siyaset stratejisi olabilir. Bunun dışında bir akıl kaybı yoksa olup biteni hiç normal bulmuyorum; ‘Ben kendime göre 72 milyonu şekillendireceğim.’ Ben Birinci Cumhuriyet’e bu nedenle karşıydım zaten. Kimse kimseye akıl vermesin; kaç çocuk yapacak, ne yiyecek ne içecek… O zaman Kemalizmde ne problem vardı? O da aynı şeyi yapıyordu. Türkiye’nin bir muhafazakâr Kemalizme, bir dindar Kemalizme ihtiyacı yok. Kemalist cumhuriyetten demokratik cumhuriyete geçişe ihtiyacı var.”
Bu değişimin ‘Ankaralılaşma’ olduğunu söyleyen Altan, “Sen Ankara’yı değiştirmeye çalışırken Ankara da seni değiştiriyor. Ama aynı zamanda bu dönem herkesin ikbâl arayışını öne çıkardığı bir dönem. 73 milletvekili yeniden seçilemeyecek. Başbakanlık yarışı başlamış, Cumhurbaşkanlığı meselesi var. Çok belirsiz bir ortam” değerlendirmesinde bulundu.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*