Dostluk üzerine

“Dostluk;” sıcak, içten, samimî, hasbi, ruha hayat, bedene rahat veren sırlı bir kelime.

“Dostluk;” ezelden ebede giden bir zincir ve halkanın özü.

“Dostluk;” her alanda olduğu gibi; Kâinatın Efendisi ile unutulmayan zirve noktası sıddıklar şahı Hz. Ebubekir Sıddık makamının kâinat üzerinde dalgalanan sancağın simgesi.

“Dostluk;” Hz Ömer, Hz. Osman ve Hz. Ali (ra), yani meşhur alâmetleriyle “Ciharı Güzin” Makamının namı ve şanının adı.

“Dostluk;” ancak İslâmiyetle mana ve ifadesini bulan bir şeref levhası.

“Dostluk;” İslâm tarihiyle zirve yapan ve insan ruhunu okşayan şahane örnekleriyle süslenen mümtaz bir serlevha.

“Dostluk;” Batı felsefesinin, materyalizmin ana mihveri ve özü olan; kandırma, hile, vefasızlık, yalan ve maddeperestliğin alternatifi ve panzehiri.

“Dostluk;” fedakârlığın ta kendisidir ve göstergesi.

“Dostluk;” vefadır, diğergamlık ve hasbilik.

“Dostluk;” mütevazılıktır, kibarlık ve anlayış.

“Dostluk;” yardımdır, katlanmaktır, dayanmak.

“Dostluk;” güzel ahlâkın paylaşımı.

“Dostluk;” şikâyetten uzak olmak ve ona tavır koymak.

“Dostluk” demek; kötülükleri değil iyilikleri gündeme taşımak.

“Dostluk” zorlukları ve eziyetleri bir nev’î sineye çekmek.

“Dostluk” olabilecek dikenleri, menfilikleri, olumsuzlukları, çileleri müsbete kanalize etmeye gayret etmek demek.

“Dostluk” kendi menfaatini değil, dost kabul edilenlerin menfaatini öne çıkarmaktır.  

“Dostluk”, Konfüçyüs’ün dediği gibi; “Elmaslardan önce acıları paylaşmaktır.”

“Dostluk” demek; Jaeger’ın dediği gibi; “En iyi şeyin arkanızda değil, daima önünüzde“ olduğunu idrak edebilmektir.

“Dostluk” tevazu ovalarında gezmek, halis niyet havuzunda yüzmek, alçak gönüllülük gölgelerinde serinlemektir.

“Dostluk” gerçekleri görüp, bilip, itiraz etmeden, uymaktır.

“Dostluk” sabırda, sebatta direnmek, en son söylenecekleri en başa almamaktır.     “Dostluk” kafanın içindeki altın madeni olan zekâyı yerinde kullanmaktır.

“Dostluk” kuvvete değil samimiyete güvenmektir.

“Dostluk” arkadaşının kusurunu görünce onu uyarmak, fakat bu kusurları başkalarına açıklamamaktır.”

“Dostluk” “Özü de sözü de doğru olmaktır.”

“Dostluk” “sarsılmayan, yıkılmayan “doğruluktan” ayrılmamaktır.”

“Dostluk” muhatabına saygı, hürmet ve tahammül göstermektir.

“Dostluk” Dale Carnegie’nın dediği gibi, “Yemine gerek görmeyecek kadar sözlerine sadık olmaktır.”

“Dostluk;” “Aynı dili konuşan değil, aynı duyguları paylaşanlar anlaşabilirler” diyen gönül sultanı Mevlânâ Hazretlerinde ma’kes bulan duygunun adıdır.

Ahir zamanın dehşetinin etkin bir şekilde hissedildiği böyle bir dönemde “dostluğun” ve “dostlarımızın” kıymetini, önemini, değerini, lüzumunu gerçek mânâda idrak edip kavramamız gerektiğine inanıyorum.   

Bu fani dünyada bir yolcu olan insanın, kılavuzu Rasulullah (asm), haritası Kur’ân, pusulası akıl, sermayesi iman, azığı amel, yakıtı sevgi, karakteri ahlâk, aksesuarı edep, sıfatı merhamet, adı şeref ve izzet, parolası sabır ve sebat olursa gerçek manadaki “dostluk” mefhumuna da erişmiş olur.

İnsanın içini ısıtan, insanı insanla bağlayan en açık göstergesi olan, samimiyetin, sadakatin, fedakârlığın, gerçek insanlığın en belirgin özelliği olan “dostluğun” başta kendi benliğimiz ve gönül diyarlarımız olmak bütün İslâm ve insanlık coğrafyasını kapsayacak hale gelmesi ve bütün Müslümanlara Cenâb-ı Hakkın, tahkiki iman, halis ameller, rızasına uygun hizmet ve faaliyetler ile şuur, basiret, feraset, sadakat ve istikamet nasip etmesi dilek ve temennisiyle.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*