Günahlar hayatımıza müdahale ediyor

Geçen hafta Gaziantep’te toplumun bu sorununu kendine dert edinmiş insanlarla birlikte, Yeni Asya gazetesi yazarı Sebahattin Yaşar’ın katılımıyla biraraya geldik.

Birçok üniversiteli ve liseli gencin de bulunduğu oturumda konuşma yapan Sebahattin Yaşar toplumun düzelmesini isteyen insanın, önce kendisini düzeltmesinin gerekliliğine vurgu yaparak başladığı konuşmasında özellikle günahlarımızın dünyanın, ülkenin üzerinde kelebek etkisi şeklinde birçok sorunun sebebi olduğuna değindi.

Katılımcılarla sık sık istişare edip konuyu irdelediği konuşmasından genel olarak satır başları ise şöyleydi:

1- Âlemin gidişatı bizim günahlarımızdan bağımsız değil. Fabrikanın çarkları arasına düşecek küçük bir parça, bütün bir fabrikayı işlemez hale getirebilir. Onun için kimse “benim günahımdan kime ne” diyemez. Bediüzzaman dünya savaşlarının bile sebebini ibadet ihmallerine ve işlenen günahlara bağlıyor.

2- Günahlar, insanın hayat hakkına müdahale ediyor.

3- Günahlar kendi dünyasının da bakış açısını bozuyor. Bakış açısı bozulan insanın ruh hali bozuluyor. Her şeyi karanlık, olumsuz, anlamsız görmeye başlıyor.

4- Hastalıklar, günahların daha dünyada iken hazır cezası oluyor.

5- Günah, tövbe edilmezse, birikir, devam ederse, alışkanlığa dönüşür, alışkanlık ülfete sebep olur, sonra severek ve isteyerek yapılmaya başlanır, sonra da vazgeçilmez hale gelir, iman mahalli olan kalbe yerleşir ve imanı oradan çıkarıncaya kadar büyür. Sonunda kişiyi küfre atar. Onun için her bir günahta küfre giden bir yol vardır.

Gecesinde çorba faaliyeti ve park yürüyüşü gibi zengin aktivitelerle, faydalı muhabbetlerle geçen günün sabahı ise katmerli, börekli ve özenli hazırlanmış bir kahvaltıya uyanmış olmanın mutluluğu ile toplanan Gaziantep’teki çeşitli üniversitelerde okuyan öğrenciler eğitimci – yazar Sebahattin Yaşar’ı kahvaltıdan sonra da bırakmadı.

Gençlerle; “Sonuç odaklı değil, amaç odaklı hareket” temalı sohbette İstanbul İslâm Bilim ve Teknoloji Tarih Müzesi’nden, doğru Nurculuk tavrına kadar varan geniş bir yelpazede konuşma fırsatı bulan Sebahattin Yaşar ise sıklıkla hoşnutluğunu belirtirken Tıp Fakültesi öğrencisi Aziz İren, “Sıcak bir ortamda hoş sohbet arkadaşlar ile hayatımda olumlu izler bırakacak olan faydalı oturumlar gerçekleştirdik, bu programlar sayesinde güzel dostluklar edindik, memnun oldum” ifadelerini kullandı.

Konservatuvar öğrencisi Fatih Özkartal ise katmerlerin gerçekten güzel olduğunu belirtmeyi tercih ederken bu tür faaliyetlerin sıklıkla yapılması gerektiğini vurguladı.

Musa Yıldırım

 

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*