Hediye-i Rahman: Zeytinyağı

İlâhî hikmetler gereği dünya seyahatine gönderilen insanın, bu menzilde gereken bütün destek ihtiyaçları ilm-i İlâhî ile bilinip, kudret ve hikmetle ihzar edilmiştir.

Nev-i beşere safi bir gıda ve şifa olarak, rahmetin topraktaki hazinelerinden bir ağacın eliyle, Hediye-i Rahman olarak ihsan edilen zeytin ve zeytinyağı nimeti, diyet ve beslenme teknolojisinin gelişmeleri ile her geçen gün değeri daha çok anlaşılmaktadır. Eski çağlarda ‘SIVI ALTIN’ olarak nitelendirilen zeytinyağı nimetini, ‘Tıbbın babası’ sayılan Hipokrat da “Harika bir şifa verici” olarak tarif ve tavsiye etmektedir. Her şeyi ile faydalı muhtevası ve insanlığın sosyal ve ekonomik huzuruna sağladığı olumlu desteklerden dolayı barış, huzur ve sağlığın sembolü olmuştur.

Ana gaye ve hedefimiz, hayata ve sağlığa hizmet olduğundan, çok faydalı ilâhî nimetleri halis bir niyetle tanıtıp, sevdirmek ve karşılığında rıza-ı İlâhî’yi ümit etmektir. Bu düşünceler çerçevesinde, zeytinyağı nimetinin sayılamayacak şifa ve faydalarını gücümüz nispetinde, acizane takdim edeceğiz. Tıbb-ı Nebevî’nin önde gelen şifa kaynaklarından biri olan zeytinyağını, tıp ve beslenme araştırmaları sonucunda, ulaşılan düşünce ve sonuçlar çerçevesinde, hayatınızın sağlığı ve huzuru için tesbitlerimizi istifadenize takdim ediyoruz.

Tıp tarihi araştırmalarında, zeytinyağının asırlardır tedavi edici olarak birçok hastalıkta kullanıldığı ve ihtiva ettiği aktif maddeler kalp-damar hastalıkları ve çeşitli kanser türlerinde, çok fonksiyonlarıyla koruyucu olarak günümüzde de tavsiye edilmektedir. Zeytinyağının ihtiva ettiği organik kimyasallar “Güçlü antioksidan, anti kanser ve yangı giderici etkilerinin yanı sıra, sinir sistemini koruyucu ve damar tıkanıklığını engelleyici etkileri de var. Sinir sistemi ve damar ağının korunması, bütün vücudun sağlıklı olması anlamına geliyor! Kalın bağırsak kanseri hücrelerine karşı etki gösterdiği belirlendi. Kanser hücrelerinin üreme döngülerini bozduğu ve bazı kanser hücrelerini, hücre ölümüne (Apopitoz’a) sevk ettiği gösterilmiştir. Zeytinyağındaki bileşiklerin, hücresel yaşlanma ve yaşlanmaya bağlı dejeneratif hücresel değişiklikler üzerindeki etkileri araştırılıp, Akdeniz diyetinin gençlik sırrı keşfedilmeye çalışılmış, hem hücresel yaşlanmayı hem de hücresel yaşlanmaya bağlı olan kanserleşme sürecini engellediği gösterilmiştir. Aynı zamanda sağlıklı prostat hücrelerinde antioksidan etki gösterir. Sağlam ve güçlü bilimsel bulgular, zeytinyağının kansere karşı koruyucu olduğunu işaret ediyor, ancak zeytinyağı hangi yolla bunu başarıyor halen tam olarak net değil, ihtiva ettiği çoklu doymamış yağ asitleri mi bunu yapıyor, yoksa kuvvetli antioksidanlar olan polifenol’ler mi? Zeytinyağının kanser hastaları için çok önemli bir faydası daha var; karaciğerin kimyasal maruziyetlerden (karaciğere toksik etkisi olan kemoterapi ilâçları ile) gördüğü hasarı azaltıyor.”1

Zamanımızın gittikçe artan sayılarla çoğalan, ileri yaş beyin hastalığı olan Alzheimer, beyin hücrelerinin serbest radikallerle hasara uğraması sonucu meydana gelmektedir. Bu harabiyeti önlemek için alınan natürel sızma zeytinyağının, iltihapları önleyici ve antioksidanları bozulmaktan koruyarak, beyin hücre zarlarının sağlığını idame ettirir. “2008 yılında British Medical Journal dergisinde yayınlanan bir araştırma sonucuna göre, 1.5 milyon kişilik çalışmaların incelenmesi, Akdeniz tarzı beslenmeye sıkı sıkıya bağlı kalmanın Alzheimer riskini % 13 azalttığını ortaya çıkarmıştır. Bu gaye ile, koruyucu olarak her gün en az 2 yemek kaşığı natürel sızma zeytinyağı tüketilmesi tavsiye edilmektedir.” 2 Bir başka önemli faydası da, yaş ilerledikçe hareketlerin kısıtlanmasıyla sıkıntı yaşatan, eklemlerdeki Artrit hastalığına karşı, günde 2-3 yemek kaşığı natürel sızma zeytinyağı tüketmekle, geniş çapta fayda sağlanır. Ayrıca Astım hastalarının krizlerden korunma amacıyla, düzenli olarak natürel sızma zeytinyağını çiğ olarak tüketmelerinde rahatlatıcı rol oynar.

Yüksek kalite standartlarıyla üretilen natürel sızma zeytinyağları, birçok hastalıktan etkilenme riskini yarı yarıya indirmektedir. Zeytinyağı ağırlıklı beslenme tarzıyla, bağırsaklardaki kanser önleyici hücreleri geliştirerek, anormal hücre gelişimine karşı korur. Çağımızda insanları ruh sağlığı yönünden perişan eden, şiddetli depresyon fırtınaları “beslenme tarzının tetikleyici rolü ya da tedavi eden birkaç hayat tarzı faktörünün suçlarından biridir. İspanya’da 10.094 sağlıklı kişiyle yapılan bir çalışma Akdeniz tarzı beslenmeye sıkı bir şekilde uyanların, daha az uyanlarla karşılaştırıldığında % 30 daha az depresyon riski taşıdığını bulmuştur.” 3

Sağlıksız beslenme ve hareketsiz hayat tarzı, vücutta yüksek LDL. kolesterol, yüksek total (toplam) kolesterole ve düşük HDL. Kolesterole sebep olur. Bu olumsuz sebeplerden dolayı, yüksek tansiyon, kalp-damar hastalıkları, kalp krizi ve felç gibi, yaşama kalitesini olumsuz etkileyen hastalıkların ortaya çıkmasına zemin hazırlamaktadır. Sağlıklı bir kolesterol dengesinin kurulmasıyla, sağlanacak düzenli bir kalp-damar sistemi faaliyeti, yapılan araştırmalar sonucunda elde edilen bilgiler ışığında, uyulması gereken bir esas teklif edilmektedir. “Kolesterolü yüksek olan kişilerde, yemekten sonra her gün en az iki yemek kaşığı natürel sızma zeytinyağı (pıhtı giderici fenoller bakımından zengin) tüketmek, kalp krizi ve felce sebep olan pıhtılara engel olur. (American Journal of Clinical Nutrition. 2007)” 4

Sağlıksız beslenme sonucunda, iç salgı bezlerinden pankreasın fonksiyonları da tahribata uğradığından, vücudun şeker dengesinin bozulmasıyla, çoğunlukla Tip 2 diyabet denilen tablo ortaya çıkmaktadır.

Natürel sızma zeytinyağının temel gıda olduğu, Akdeniz tarzı beslenme sisteminin uygulandığı topluluklarda, yapılan yüksek sayıdaki istatistiklerde Tip 2 diyabetin engellendiği sonucuna varılmış ve her gün 2-3 yemek kaşığı Natürel sızma zeytinyağı tüketilmesi, sağlıklı yaşama kaidesi olarak tavsiye edilmiştir. Zamanımızda yanlış beslenme ve katkı maddelerinin yoğun oranlarda kullanıldığı gıdaların, vücut dengesini bozarak obezite, damar tıkanmaları ve yüksek tansiyona sebep olduğu bilinen bir gerçektir. Günde 2 yemek kaşığı Natürel sızma zeytinyağı tüketilmesi bu hastalıkların önlenmesinde etkilidir. “Bir İspanyol çalışmasına göre, yüksek tansiyonu olan kadınlar, beslenmelerine zeytinyağı ekledikleri zaman, tansiyonlarının düştüğünü bildirmiştir.” (Journal of Hypertension, 1996) 5

Natürel sızma zeytinyağındaki antioksidanlar, hafıza kaybını ve yaşa bağlı zihin yorgunluğunu engeller. Beyin hücre zarlarını sağlıklı tutarak faydalı olmaktadır. Bu faydalar zeytinyağı kullanma oranı arttıkça daha fazla hissedilmektedir. Aynı zamanda gözün görme kabiliyetini güçlendirdiğinden, her yaşta ve özellikle ileri yaşlarda görme problemlerine engel olur. Natürel sızma zeytinyağının yemeklerde veya cilde sürülmesiyle yanıklar, yara izleri, bebek pişikleri, siğiller, sedef hastalığı, çeşitli mantarlar, kepeklenme, egzama ile bakteri ve virüslerin sebep olduğu enfeksiyon yaralarını önleyici ve tedavi edici etkileri bulunmaktadır.

Natürel sızma zeytinyağının insan organizmasına verdiği destekler dolayısıyla, görülen en değerli faydası yıpratıcı şartlarda hayatını idame ettirmekte olan insanların, erken yaşlanma problemlerine sağladığı harika desteklerdir. Hücrelerin serbest radikallerle, tahribata uğraması sonucu meydana gelen hasar “vücudumuzda erken yaşlanmaya yol açabilir. Sigara içen, sağlıksız beslenen ya da stresli insanlarda, bu ihtimal daha yüksektir. Natürel sızma zeytinyağının antioksidanları, aşırı oksitlenmeyi önlemeye yardımcı olur. Özellikle bir antioksidan olan Skualen’in ilâve bir yaşlanma karşıtı yararı vardır, çünkü metabolizmayı arttırarak hücrelere daha fazla oksijen sağlar. Lübnan’da, insanların sabah ve akşam birer bardak zeytinyağı içtiği bir köy olduğu söylenir; burada ortalama yaşama süresi, kadınlar için 98, erkekler için 97’dir.” 6

Zamanımızda insan sağlığını tahrip eden olumsuz hayat şartları (sigara, stres, G.D.O.’lu ve kimyasal katkılı gıdalarla beslenme, obezite, yüksek tansiyon, diyabet, uzun süren iltihaplı hastalıklar ve olumsuz kolesterol seviyesi v.s.) atardamar sağlığını bozarak, trombus denilen pıhtılarla tıkanması sonucu kalp krizine (Enfarktüs) ve özellikle beyin damarlarında meydana gelen daralma ve sertliklerin (Ateroskleroz) sebep olabildiği felçler (Paralizi), insanın hayat kalitesini bozarak, yakın çevrenin de sıkıntılar yaşamasına sebep olur. Sağlıklı hayat şartlarının devam etmesi ve felç riskinin azaltılması, beslenme ve hayat standartları seviyesinin yükseltilmesine gayret ve dikkat etmemizle, güvenli bir koruma altına alınması neticesinde sağlanabilir. Bunun için beslenmemizin kaliteli seviyeye yönlendirilmesi, günde 2-3 yemek kaşığı Natürel sızma zeytinyağını mümkünse çiğ olarak almakla olumlu sonuçlara ulaşılabilir. Akdeniz tarzı beslenmeyle, felç olma riski % 41 oranında azalmış olacaktır.

Zeytinyağının ihtiva ettiği geniş etkili şifa maddeleri, karaciğerde safra salgılanmasını arttırarak, bağırsaklara gönderilmesini hızlandırır. Bu faaliyetiyle de, hazımsızlığı giderip, sağlıklı beslenme ile sindirim sistemi fonksiyonlarını düzenler. Vücut sağlığımızın dengeli şekilde sürdürülebilmesi, almaya devam edeceğimiz Natürel sızma zeytinyağı nimetiyle gerçekleşeceği bilinmelidir. Ne yememiz gerektiğini bilmek, sağlığımızı zorlu risklere atmamanın bir kaidesi olmalıdır. Sıvı yağlar içinde vücut sağlığına faydalı olan tek yağ, Natürel sızma zeytinyağındaki yüksek antioksidanlar sayesinde, göz sağlığına destek vererek, göz merceğinin bulutlanmasını önlemeye yardımcı olur. Zeytinyağı, kalsiyum emilimine yardımcı olarak kemik erimesine (Osteoporoz) yol açan olumsuz faktörleri ve kemik kaybını ortadan kaldırarak, kemik yoğunluğunu güçlendirir.

Zeytinyağı, mide iç duvarını tahrip eden sebeplerden koruyarak, özellikle mide ülserine sebep olabilen Helicobacter Pylori bakterisine karşı güçlü bir mücadele vererek, etkisiz hale getirdiği tesbit edilmiştir. Tokluk hissini uzun süre devam ettirdiğinden, açlığı ve öğünler arası aşırı yemeyi önlediğinden, obeziteye yol açan fonksiyon bozukluklarını engeller. Zeytinyağının, sağlıklı beslenme sonucu, aşırı kilo alımını engellediği ve ideal kilolar sınırında sabitleştireceği bilinen gerçektir. Hayat kalitesini ileri yaşlarda aşırı derecede zorlaştıran Parkinson hastalığından korunmada, zeytinyağı tüketimi önemli bir rol oynar.

Dengeli ve sağlıklı beslenmenin en değerli bir şekli olan ve temeli Natürel sızma zeytinyağına dayanan, Akdeniz beslenme tarzı dışında, halk tababetinde kullanma şekilleriyle “zeytinyağıyla masaj yapmak kaslara esneklik kazandırır, göze sürmek gözü kuvvetlendirir, cilde uygulamak cildi parlatır, yumuşatır, güzelleştirir ve kırışıklıkları yok eder. Kantaron, kekik, öğütülmüş çörekotu veya anasonla karıştırmak, zeytinyağının faydalarını arttırır. Zeytinyağından maksimum fayda sağlamak için, yemeği yağsız pişirmek ve üzerine zeytinyağı gezdirmek gerekir.” 7

Natürel sızma zeytinyağını beslenmemizin odak noktasına yerleştirmemiz ve çevremize yaygınlaştırmamız, şahsî ve toplum sağlığımız açısından faydalı destekleri görülecektir. Ayrıca, kullandığımızda Tıbb-ı Nebevî kaidelerini hatırladıkça, Sünnet-i Seniyye’ye ittiba’ sevabını, Hediye-i Rahman olan bu nimetten faydalanarak elde edeceğimizi, her zaman hatırlamalıyız.

SAĞLICAKLA KALIN

Feyzullah Ergün

Dipnotlar:
1- Dr. Elif GÜVELOĞLU, Kanser İyileşir, s. 323 Hayykitap 2015.,
2- Dr. Penny STANWAY, Mu’cize Bitkiler: Zeytinyağı, s. 53 Kuraldışı Yayıncılık 2013.,
3- Age. s. 57.,
4- Age. s. 94.
5- Dr. Penny STANWAY, Age. s. 96.
6- Age. s. 61.
7- Dr. Aidin SALİH, Gerçek Tıp, s. 111, Sade Hayat Yayınları 2015.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*