İkinci Nesrin Ünal hadisesi mi?

Image
Yeni bir seçim sath-ı mailine girildi ya, artık partiler bu konuda hızla yokuş aşağı koşmaya başladı. Peşinden de milleti sürükleyerek tabii. Artık aday adayları bitti, şimdi adaylar yerli yerine oturdu. Onlardan da, kim adaylıktan asâlete geçecek Allah bilir.

 

Saman alevi gibi birden yükselip, yükseklerden bakan partilerle, dipten ve derinden yanan, hiç sönmeyen meşe ateşi mesabesindeki, küçülmüş, daha doğrusu küçültülmüş partiler, aynı seçime, eşit olmayan şartlarda giriyorlar. Yani koşu yapan iki atletten biri normal koşu kıyafetiyle, diğerinin üzerine de 10-15 kiloluk bir demir bağlanmış şekilde yarışıyorlar adeta.

Aday adayı meselesine dikkat ettiğimizde müşahede ettik.Ne kadar bir enaniyetle hareket ediliyordu, büyüklük psikozuyla. Adaylardan alınan harç miktarı en çok onlardaydı. Kıran kırana bir aday adaylığı mücadelesi başlamıştı. Neticede en çok müracaatla da 1. liği alanlar, asîl adaylarını tesbit edince baktık listelere ki, acaib bir durum var ortada. Adam kendi bölgesinde tanınmış bilinmiş biri, ama bir anda onu, alâkası olmayan bir yere kaydırmışlar. Yani çoğu, kendi vilâyeti dışından, başka bir yerden aday gösterilmiş. Aklımıza, DP ve AP nin eski Milletvekillerinden ve ağır ceza eski reislerinden rahmetli İsmail Hakkı Köylüoğlu’nun, 77 seçimlerinden önce, bize anlattıkları geldi: ”50 den önce CHP’nin reisleri (M.Kemal ve İnönü’yü kastederek) adamı yakalıyor, “Ahmed ağa, seni Tunceli’den Milletvekili yaptık diyorlar. Yani, tek adamlar, tayin gibi yaptıklarından öyle tabii. Halbuki adam Uşak’lı. Tunceli’yi haritadan bile gösteremez” işte aynen o misal gibi yaptılar iki-üç dönemdir milletvekilliği yapmış adamlarını başka vilayetlere kaydırarak.

Tabii bir de, kadın milletvekilliği adayı meselesi var. Bir-iki ay önce “meclisin yarısı kadın milletvekili olsun” kampanyacılarının gazına gelen partiler, bu yönde de aday sayısını fazlaca tuttular. Kadın deyince akla gelen en mühim şeylerden biri de, başörtülü kadınlardır. Bunlardan da, aday olacak veya olmuş olan var mı diye merakla seyrederken, (hassaten de AKP böyle adaylar gösterir zannıyla) bir baktık ki, “en çok kadın adayı biz gösterdik” diyen Başbakan’ın partisinde çıka çıka bir tane başörtülü kadın aday çıktı Antalya’dan. O da seçilemeyecek bir sıradan. Zevâhiri kurtarmak için herhalde. Sonradan duyduk ki, hanımefendi seçilirse başını açarak meclise girecekmiş. Allah, Allah! Bu başörtüsü sanki oyuncak. Sanki su bataryası, aç-kapa. Aklımıza hemen, “MHP’nin de böyle bir adayı vardı.” diye geldi. Hemen ismini ve nereden olduğunu hatırladık ve “ve minel garaib” dedik. Tevafuka bakın ki, o da Antalya milletvekili idi. İsmini de hatırlarsanız, Nesrin Ünal’dı. İçimizden mırıldandık “işte 2. bir Nesrin Ünal hadisesi” diye.

Normal 0 21 false false false DE X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4

Image

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*