İlim, Nasıl Maluma Tabi Olur?

Bu yazımızda “ilim, maluma tabidir” ifadesi üzerinde durmak istiyoruz. Bu ifade 26. Söz, Kader Risalesinde geçmektedir. Uzunca ifade şöyle başlamaktadır:

“Dördüncüsü: Kader, ilim nevindendir. İlim, mâlûma tâbidir. Yani, nasıl olacak, öyle taallûk ediyor. Yoksa, mâlûm, ilme tâbi değil. Yani, ilim desâtiri, mâlûmu, haricî vücud noktasında idare etmek için esas değil.

Çünkü, mâlûmun zâtı ve vücud-u haricîsi, irâdeye bakar ve kudrete istinat eder. (Sözler, 430)“

Bu tanım içinde geçen “ilim, maluma tabidir” tabiri anahtar bir hüviyet kazanmaktadır. Meselenin bütünlüğünü anlamak, bir ölçüde bu tabirin anlaşılmasına bağlı gibi gözüküyor. Elbette ifadede geçen diğer tanımlar da mühim ve önemlidir. Ancak bu tabirin öncelikli olarak açılması gerekiyor.

Bu konuda değerli yorum ve izahlar yapılmış. Biz de meselenin farklı boyutlarına dikkat çekerek bazı izahlarda bulunmak istiyoruz. İnşallah konunun anlaşılmasında sizlere ve bizlere bir faydası olur.

İlim nedir?

İlim malumu teşhis, tespit ve tarif eden kesin, kati ve doğru bilgidir.

Malum nedir?

Eşyanın görünen, bilinen, hissedilen tüm hal ve hareketleri; maddi ve manevi bağları, münasebetleri; insanların cüz-i iradeleri ile ortaya çıkmış hareket ve fiilleri; eşyanın ve mahlukatın zat ve vücutları, her türlü canlı ve cansız ferdin hal ve keyfiyetleri; hulasa, Cenab-ı Hakkın tüm isim ve sıfatlarının tecellisi ile meydana gelen, vücut bulan tüm mahlukatın hal ve durumları malumdur. Demek ki tüm malumlar Allah’ın var etmesi ile malum olurlar. Yoksa yok olur giderler.

Bu noktada şu kesin tanım yapılabilir: Allah’ın zat ve sıfatı ve vacib-ul vücut oluşu en kati malumdur. Allah’ın tek, yekta, benzersiz, şeriksiz olması malumuiyetin ek kati ve kesin mertebesidir. İşte bu malumu tanımlayan ve teşhis ve tespit eden “La İlahe İllallah” sözü ise en mühim, en kati, en kesin, sarsılmaz bir ilimdir. Yani ilim, maluma tabidir. Yani bir Allah vardır, tek Allah vardır, gücü ve kudreti sonsuz olan bir Kadir-i Mutlak vardır. “Allah’tan başka ilah yoktur” diyerek bu kesin ve kati gerçeği en temel bir ilmi gerçek olarak tespit ve ilan etmiş olursunuz.

Ehl-i küfrün, ehl-i şirkin ortaya koyduğu fikir ve düşünce ise tamamen yalan, yanlış, eksik, doğru olmayan, temelsiz ve mesnetsiz bir düşünce olduğundan en büyük yalan, en kötü bir bilgidir. Bir ilim değil, bir kıymeti olmayan, hiçbir malumu tanımlamayan boş bir sözdür.

Sual: Malum olmadan ilim olmaz mı?

Cevap: Olmaz. Bilginin ilim olabilmesi için malumu doğru ve olduğu gibi tanımlaması lazım. Yoksa boş bir söz olur. Şimdi şöyle bir söz edelim: “Kahire- İstanbul seferini yapan Mısır Havayollarına ait bir Boing 747 uçağı Kıbrıs açıklarında düştü. 7 mürettebat ile 167 yolcusundan kurtulan olmadı.” Şimdi böyle bir haber ve hüküm aslında malumu olma ihtimali olan bir sözdür. Çünkü böyle bir hadise her zaman vuku bulabilir. Ancak hakikaten böyle bir olay olmamış ise bu söz boş bir sözden, yalan ve aldatmaca bir ifadeden öte geçmez. Bir ilim olmaz. Çünkü hiçbir malumu tanımlamamıştır. Bu söz söyleyen kişi için yalan bir ifadedir. Ancak ilmi ilahide bu söz bir malum durumuna geçmiştir. Evet, kul mevcut olmayan hayali bir malumu tanımlayarak yalan söylemiştir. Fakat Allah’ın kader ilminde bu bir malum olarak, “Filanca kulum, filan zamanda bir yalan söyledi” şeklinde kayıtlara geçmiştir.

Sual:Malum olmadan ilim olmaz deniliyor. Peki bunca ilmi ve teknolojik gelişmeler malumu olmadan geliştirilmiştir?

Cevap:İlmi ve teknolojik keşifler dediğimiz şeyler bir malumu veya malumlar arasındaki bazı münasebetleri keşiften başka bir şey değildir. İnsan ilmi ancak malum ve bilinen eşya içerisinde gelişir. Bazı keşifler de malumları taklitten ibarettir. İnsan ilmi kesbi olduğu için malumun mahiyetini ve malumlar arasındaki münasebeti zamanla öğrenir. İşte insan havanın kaldırma gücünü öğrenmiş, uçağı yapmış. Suyun kaldırma gücünü öğrenmiş denizaltıları ve gemileri yapmış. Havanın iletme özelliğini keşfetmiş bu günkü iletişim vasıtalarını keşfetmiş.

Dikkat ediniz tüm teknik ve teknolojik gelişmeler malumların keşfinden ibarettir. İnsan ilmi ile malumları ve arasındaki münasebetleri öğrenerek yeni malumlar meydana getirebilir. Burada da yine ilim maluma tabi olarak karar kılar. Malumu olmayan bilgiler ise hayal ve tasavvurdan öte geçmez. Ancak Allah’ın ilmi sonsuz ve kesbi olmadığı için olmuş ve olacak her şey onun ilminde mevcuttur.

Sual:

“Yokluktan varlığa ermede, ilm-i ilahi mi önce yoksa irade-i ilahiye mi önce geliyor? Yani ilim maluma tabi ise, malum olan, malum olmadan önce yoklukta iken veya yok iken, ilmi ilahi ile mi belirleniyor, İrade-i ilahi ile mi? İlmi vücutlar önceden varmış da ilim maluma tabi oluyor, gibi oluyor. Malumun bir nevi ezeliyeti gibi oluyor. İrade önce ise, cebir çıkıyor. Yoksa malum olan vücud-u ilmiyeler Allah (cc)’nin varlığı ile mi varlar? “

Cevap:Bu sual internet ortamında sorulmuş bir sualdir. “İlim maluma tabidir” sözüne istinaden çokların da aklına geliyor. Bu suali sormaktaki sıkıntı ne yazık ki İlm-i İlahinin ve ezeliyet kavramlarını anlamadaki yetersizlikten kaynaklanıyor. Sanki İlmi ilahi de bir sıra ve tertip içinde biliyormuş gibi bir yanlışlığa düşülüyor. Halbuki, “ İşte, kader, ilm-i ezelîden olduğu için; ilm-i ezelî, hadîsin tâbiriyle, manzâr-ı âlâdan, ezelden ebede kadar Her şey, olmuş ve olacak, birden tutar, ihâta eder bir makam-ı âlâdadır(Sözler, 430)” sırrınca Ezeli ilim tüm mahlukata, olmuş olan ve olacak olan her şeye zaman ve mekandan münezzeh olacak şekilde bakıyor. Bütün mahlukatın bütün keyfiyat ve halleri, bütün zaman ve mekanlarda cereyan etmiş ve edecek olan fiiller Ezeli ilim sahibi olan Zat-ı Zülcelalin nazarı dışında değil. Bu nedenle kaderi ilimde olan her şey malumu ile birlikte var edilmiş. Öncesi, sonrası, azı çoğu, ilerisi gerisi diye bir kavram Allah’ın ilminde ve kudretinde söz konusu değildir. Allah, her malumu tüm malumiyetiyle eskisiz ve noksansız olarak bilen ve tüm bu malumları kaderi levhalarına kaydetmiş olan Azamet sahibi bir Alim’dir.

Evet, “Kader, ilim nevindendir. İlim ise, mâlûma tâbidir.”

 

Benzer konuda makaleler:

1 Yorum

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*