İman esaslarının aklen ispat ve izahı

Tasavvuf yolu, seyr ü sülûk (mânevî gezi ve gözlem) ile, yani kalp ayağıyla hareket ederek kalp hastalıklarının izalesine (yok edilmesine, tedavisine) çalışır.1

Bu Allah’a götüren mühim bir tarîktır/yoldur. Ancak bugün en önemli vazife, iman şartlarının aklen ispat ile izah edilmesi, akla, kalbe yerleştirilmesidir. Aklî, kalbî, vicdanî, ruhî (psiko-sosyal) hastalıkların tedavisidir, izalesidir. Zira, iman esasları temeldir, asıldır, köktür.

Temel sarsılmış, kök çürümeye yüz tutmuş. Üstelik başta din, manevî değerler adına ne varsa inkâr ediliyor. Materyalist, seküler, ateist, tabiatperest felsefî akımlar; insanları dinden, maneviyattan, ahlâktan kopararak dalâlet ve sapıklık bataklıklarına sürüklüyor. Şüphe ve vesvese rüzgârları her tarafı kasıp-kavuruyor.
Ayrıca iman zaafı mü’minleri de sarmış, sarmalamış. Bundandır ki, ibadet, zikir, kardeşlik, yardımlaşma gibi İslâmın emir, nehiy ve ahlâkî güzellikleri pratik hayata geçirilemiyor.
Bunun sebebi; ne olduklarını ve nasıl yapılacağını bilmemekten değildir. Onları hayata geçirecek gücü, uygulayacak enerjiyi, yaşayacak ruhu kendinde bulamamaktır. Yani iman zaafı ve imanın taklidi olmasıdır.
Şüphe ve vesveselerin anaforunda yuvarlanan, her meselede ikilem içine girer. Akıl, kalp, vicdan tatmin olmaz. Taklidî iman,—tâbiri caizse— “şofbeni çalıştırmayan tazyiksiz su”, “ampulü yakmayan voltajı düşük elektrik” gibidir… Böyle bir imana sahip olan en basit olaylar karşısında titrer, kimi zaman yeryüzü ona dar gelir. O takdirde de hiç şüphesiz, peşinde koşulan huzur ve mutluluk bulunamaz.
Diğer taraftan çağın insanı hedonist, zevk ve lezzetkolik olmuştur. Dolayısıyla lezzet almak istediği haram ve gayr-i meşrû yolların gerçek zevk vermediğini; bilâkis içinde yüzlerce elem ve eziyeti taşıdığını anlaması gerekir. Bu da, akıl, kalp, vicdan ve duygusal açıdan mutmain olmayı gerektirir. Yani, bu zamandaki nefis terbiyesi; iman, İslâm esaslarının ve ahlâkının ispat ve izahıyla mümkün olabilir.

Dipnot:

1- Mektubat, s. 26.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*