İmbiklerden süzülen üç nur damlası

Nur salkımı…

Bu ifade sanat müziği ile bir şekilde yolu kesişenlere tanıdık gelecektir. Ard arda ahiret  âlemlerine kalbimiz ayrılık acısıyla buruk, gözümüz dalgın, gönlümüzde her daim duâlarla uğurladığımız ablalarımızı, ağabeylerimizi, kız kardeşlerimizi düşündükçe çok sevdiğim bu dizeleri hatırlar oldum sıkça…

“Birimiz şarkta, birimiz garpta, birimiz cenupta, birimiz şimalde, birimiz ahirette, birimiz dünyada olsak, biz yine birbirimizle beraberiz” hakikati teselli merhemi olmakta acılarımıza…

Tevhidin en parlak delillerinden olan kâinat kitabındaki bahar sayfasında cemrelerin havaya, suya, toprağa düştüğü günlerde uğurladık üçünü de…

NAZMİYE KESELİ

Nazmiye Ablayı hep yüreğime işleyen sesi ve bakışı ile hatırlarım. Ağır sağlık problemleri olmasına rağmen o ne bitmez tükenmez bir enerji. Tire’ye yolu düşüp de o enerji yumağının cazibesine kapılmayan var mıydı ki? Muazzam bir zekâ, zerafet, medeniyet timsaliydi Nazmiye Ablamız. Her gidişimde kendisi belki farkında bile olmadan bu satırlara sığmayacak ne çok ibretli hayat dersleri verdi bana. “Ölmeden önce dersanemizi gözlerimle görmek istiyorum” sözleriyle büyük gayret ve fedakârlıklarla açılan mekân muhakkak ki kıyamete kadar nice iman derslerine şahitlik edecek… Değerli eşi Celal Ağabeyimize olan derin muhabbetini, hürmetini her kelimesinde hissettiğimiz ibretli hatıraları gülerek, güldürerek, düşünüp, düşündürerek nasıl da dinlerdik ondan… Eşi vasıtasıyla evlerinde o dar zamanlarda misafir ettikleri Nur’un saff-ı evvel ağabeyleri, eşinin Medrese-i Yusufiye günlerinde çocuklarıyla hayatı idameye çalışmaları, evdeki bakıma muhtaç ihtiyar aile büyüklerine hizmet ve hepsiyle beraber yürütmeye gayret ettiği çalışma hayatı. “Sıkıntılı günlerimizde eve maddî destek olsun diye bir taraftan ayaklarımda çocuk sallar, bir taraftan da elimde dikiş dikmeye çalışırdım” demişti. 27 Mayıs 1960 İhtilâli sonrasında yaşadıkları onun Demokrat kimliğinin de aynası hükmündeydi. Hatıralarını sohbet şeklinde Bizim Aile Dergimizde de yayınlamıştık… (http://www.bizimaile.com/2016/09/cocuklugumda-yasadigim-o-korkulari-unutamiyorum/)

Etrafında pervane gibi dönen, hürmette muhabbette kusur etmeyen Tire’nin şefkat kahramanı hanımlarını göstererek “Nazmiye Ablacım sen gençliğinde evde hizmet ettiğin yaşlılara ve eşinizle o dar zamanlarda misafir ettiğiniz ağabeylere mukabil Rabbimiz de sana böyle kardeşleri mi ihsan etti acaba?” dediğimde gözleri dalarak  “Hepsini rahmetle, muhabbetle hatırlıyorum” demişti.

Biz de “imbiklerden süzülen nur damlası” Nazmiye Ablamızı her daim rahmet ve muhabbetle hatırlayacağız.

AYŞE ÖZEN

Neredeyse küçük bir devlet büyüklüğünde olan İstanbul’da sık görüşemesek de her birlikteliğimizde samimiyetini gönlümüzde hissettiğimiz bir ablamızdı. Semtler arası ortak düzenlenen programların, derslerin sadık fedâkâr takipçisi olduğuna, evini her daim nur sohbetlerine açtığına geçirdiğimiz kırk yıl ve şefkat kahramanı kardeşlerim şahittir.

Ağır geçirdiği hastalığının son günlerinde “Elbette Nur Talebesiyim” sözlerinin onun kurtuluş beratına işaret ettiğine inanıyoruz.

HATİCE NUR CİHANGİR ENGİN

2003-2004 Risale-i Nur Eğitim Programı’nda bir grup genç kardeşlerimle “Haşir”  konusunu mütalâa ediyorduk. Rabbimin dantel gibi işlediği güzel yüzüyle onun konuya yaptığı katkıları, medeni cesaretini, hanımefendiliğini, zerafetini sonraki yıllarda (ihlâsla yaptığından olsa gerek) özel okumalarımda bile hep hatırladım. Hele 28. Söz olan Cennet Bahsini işlerken söyledikleri hâlâ zihnimdedir. Rahmetli babamın ağır hastalık günlerinde ne büyük bir teselli idi genç kardeşlerimle yaptığımız o dersler…

Hatice’nin “Cennet Bahsindeki bütün soruları İslâm âlimlerinin asırlar boyunca yaptıkları tartışmaları noktalıyor” diyerek başladığı katılımları unutmak mümkün mü? Sonraki yıllarda hiç görüşme imkânımız olmadı. Bununla birlikte hastalığını öğrendiğimde özel duâlarımda hep yer aldı.

HÜLÂSA

“İmbiklerden süzülen üç nur damlası” olarak onların geçirdikleri ağır dünya imtihanları bitti. Ahirete âlemlerine iman diplomasıyla terhis edildiler inşallah. Rabbimiz değerli ailelerine sabr-ı cemil ihsan eylesin.

Benzer konuda makaleler:

1 Yorum

  1. Ahirete irtihal edip Hz. Hatice Hz. Fatıma Hz.Zeyneplere komşu olmalarını Yüce Rabbimden niyaz ettiğim bu azize insanlara yer arışmış olmanız bizi çok mütehassis etmiştir.
    Hassaten adı gibi kendi hayat ve felsefesi de Nur olan ciğerparemiz Hatice Nurumuz hakkındaki hüsnü teveccühünüze teşekkür ederiz.
    Allah sizlerden ebeden razı olsun.
    Perihan ve İbrahim Cihangir-Osmaniye

Perihan ve İbrahim Cihangir için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*