İrtica bölücülüğe karşı!

Dâvâ konusu olan internet andıcıyla ilgili yargı süreci devam ederken, söz konusu sitelerin Başbakanlığın talimatı ve Millî Savunma Bakanlığının tahsisatı ile açıldığı ifade edildiğinde, önce Başbakanlığın böyle bir talimatı bulunmadığı söylendi, ardından Ecevit döneminde çıkarılan bir talimattan söz edildi.

 

Bizdeki MGK eksenli devlet işleyişinin, uzun yıllar “Başbakan adına” bizzat asker tarafından yürütülen faaliyetlerle şekillendiği, bilinen bir husus. Bilhassa 28 Şubat sürecinde bakanlıklar başta olmak üzere bütün devlet kurumlarının, bürokratik birimlerin, üniversitelerin… “Başbakan adına” iş yapan MGK Genel Sekreterliğinin görevlendirdiği üst düzey komutanlarca çok sıkı bir şekilde denetlendiği ve devleti adeta askerlerden oluşan bir “gölge kabine”nin yönettiği de.
Durum böyle olunca, 28 Şubat döneminde iktidarda olan bir Başbakanın iktidarında çıkarılmış bir talimatın, yıllar sonraki bir tasarrufa dayanak olarak gösterilmesi, “devlette devamlılık” ilkesinin bir gereği olarak yorumlanmış olmalı…
Bizdeki derin bürokrasinin böyle allengirli işlerdeki beceri ve mahareti zaten dillere destan.
Onun için, siyasî iktidarlar özellikle hassas ve kritik konularda her an müteyakkız ve dikkatli olmalı ki, bu tür sıkıntılı durumlar yaşanmasın.
Nitekim bu olayda Başbakanlık, Ecevit döneminde çıkarılan talimatı iptal etmiş olsaydı, andıççıların elinde böyle bir “dayanak” olmazdı.
Neyse ki, geç de olsa durum fark edildi, üzerine gidildi, söz konusu kara sitelerin çoğu kapandı ve olayla ilgili olarak açılan dâvâ da sürüyor.
(Gerçi o sitelerden “irtica.org” adını taşıyanı hâlâ yayında. Açılış sayfasında M. Kemal’in bir fotoğrafı ile irtica için yaptığı tarifin yer aldığı sitede, bazı aydınların “Türkiye’de irtica yoktur” mesajı veren yorumları var ve bu haliyle çok abes bir site olarak sanal âlemde lüzumsuz şekilde yer işgal ediyor. “Bu site niye hâlâ yayında?” diye sorduğumuz “Başbakan emriyle andıç” başlıklı yazımız 9.6.11 tarihli Yeni Asya’da çıkmıştı.)
İrtica sitelerinin Genelkurmayın talebi üzerine MSB tarafından tahsis edilen ödenekle açıldığı ise bizzat Bakanın yaptığı açıklama ile doğrulandı.
Şimdi internet andıcı dâvâsı, bazı sanıkların nihaî sorumluluk için Genelkurmay eski Başkanı Başbuğ’u adres gösterdikleri ifadeleriyle sürüyor.
Bu arada, bir başka gelişme daha oldu.
İrtica siteleriyle ilgili andıçlarda dahlinin bulunmadığını bildiren Başbakanlığın, “bölücü faaliyet”ler için resmî bir yazı imzaladığı ortaya çıktı.
Buna göre, “Bölücü faaliyetlere yönelik eylem planı-2006” başlıklı MGK direktifi, 19.1.06 günü Başbakan Erdoğan tarafından imzalanarak yürürlüğe girmiş. Halen devam eden KCK operasyonları başta olmak üzere, “bölücülükle mücadele” adı altında yapılanlar bu planın gereği olmalı.
Ve burada rahatsız edici bir durum var.
Cumhuriyetin başından beri rejimin iki kırmızı çizgisi olarak ifade edilegelen “laiklik ve üniter devleti koruma” adına izlenen hukuk dışı ve antidemokratik yöntemler, hem ciddî mağduriyetlere yol açtı, hem de güya korunmak istenen değerlerin daha da aşınmasına sebep oldu.
Laikliği koruma gerekçesiyle “irtica”ya karşı yürütülen mücadele, yıllar boyu irtica ile suçlanan kadroların iktidara gelmesiyle sonuçlanırken, “bölücülükle mücadele” de terörü iyice azdırdı.
Gelinen noktada, düne kadar mürteci olarak görülenlerin iktidarı döneminde, kırmızı çizgilerden irtica ile ilgili olanının kısmen soluklaştığı gibi bir görüntü oluşurken, aynı iktidar, üniter devleti korumak için “bölücü faaliyetlerle mücadele” adı altında, “devlet”le tam bir teşrik-i mesai halinde, eski yöntemleri aynen sürdürüyor.
Nitekim Ergenekon ve Balyoz’da olduğu gibi KCK operasyonlarında da ipin ucunun iyice kaçtığını düşündüren tuhaf gelişmeler yaşanırken, gidişatın, yürütüldüğü söylenen mücadeleye ve bununla varılmak istendiği iddia edilen amaçlara zarar verebilecek boyutlara ulaştığı gözleniyor.
Ve bunlar “Başbakan direktifi”yle yapılıyor.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*