Kayseri’de Nurlu hafta

Kayseri Yeni Asya hanım okuyucuları olarak geçen hafta sonu Kocaeli’den Nuray Serim Hasbaş Ablamızı ağırladık.

Üç günlük bir program dahilindeki seminerimize Aksaray ve Nevşehir cemaatinden de katılım oldu. Çok istifadeli geçen programımızdan müsaadenizle biraz bahsetmek istiyorum.

Cuma günü Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri’nin Münâzarât adlı eserinden yaptığımız dersimizde meşrûtiyet, istibdat konularına değindik. Bu çerçevede meşrûtiyetin günümüzdeki adıyla cumhuriyetin; umumun fikrini, fikir alış verişini, iştişare, şer’i meşveret, hürriyet ve adalet kavramlarını içinde barındıran bir yönetim sistemi olduğunu etraflıca konuştuk. İstibdat, yani baskı rejiminin ise tek bir şahsın fikri, suistimale gayet müsait bir zemin, insanı sefilliğe yuvarlandıran bir sistem ve zulmün ta kendisi olduğu örneklerle açıklandı.

Ertesi gün, cemaatle tanışma kahvaltısı organize edildi. Kahvaltımız çevre illerden katılım sağlayan kardeşlerimizle kaynaşmamıza vesile oldu. Daha sonrasında umumî dersimizde ‘Zübeyir Ağabey ve Yeni Asya” başlıklı bir seminer yapıldı. Başlangıçta Zübeyir Ağabey’in hayatından hatıralarla konuya başladı ablamız. Üstadın talebelerinin ifadeleriyle Zübeyir Ağabey’in fevkalâde ihlâs, fevkalâde sadâkat, fevkalâde sebatkâr ve Nur’un kumandanı oluşunu büyük bir lezzetle dinledik. Üstad’ın vefatından sonra onun mesleğini meşveret esasıyla devam ettirmesi; günümüzde de halen devam etmesinde çok büyük katkıları olduğunu anladık. Daha sonra Yeni Asya Gazetesini çıkarmadaki rolünü, Mehmet Kutlular Ağabey’e gazetenin imtiyazını verme sürecini ve Kutlular Ağabeyin Yeni Asya’daki ehemmiyetine değindik. Gazetemizin Risale-i Nur’un matbuat lisanıyla ifa ettiği önemli görevini bir kez daha müşahede ettik ve yaptıkları fedakârlıklardan ve ödedikleri ağır bedellerden dolayı gazetemizle bir kez daha iftihar ettik. Seminerin saatler sürmesine rağmen fark etmememiz ve heyecanla dinliyor olmamız seminerimizin ne kadar istifadeli olduğunu ispat eder sanırsam.

Akşamleyin beraber yenilen yemeğin ardından dersimizde “Nur Talebelerinin Hususiyetleri” konulu çok istifadeli seminerimizi dinledik. Risale-i Nur’un muhtelif yerlerinden derlenerek hazırlanan bu seminerimiz adeta dertlerimize deva, hastalıklarımıza ilâç gibi geldi. Bizi ümitsizliğe düşmekten kurtarıp heyacanımızı harekete getirdi. Uykumuzdan uyandırıp sa’ye şevkimizi uyandırdı. Kusurlarımızı Risale-i Nur’un incitmeyen lisanıyla birer birer gösterdi. Tenkidin hayatımızdaki o ince çizgi ve sınırına değindi. İhlâs ve uhuvvetin hayatımızda ne kadar vazgeçilmez bir esas olduğunu idrak ettirdi. Hizmet Rehberinin hizmet eden Nur Talebelerinin baş ucu kitabı olduğunu, Beyanat ve Tenvirler’in siyasî ve içtimaî hayatta istikamette kalmak için olmazsa olmaz eserlerden olduğunun şuuruna vardırdı. Hizmetin hayatımızda her zaman en önde olması gerektiğini ve dünyevî işlerin ikinci üçüncü planda olması gerektiğini uzun uzun fikir alış verişinde bulunarak konuştuk. Bazı kişilerin çıkardığı fitneleri Risale-i Nur penceresinde etraflıca ele aldık ve bu fitnelerden çıkarmamız gereken dersleri konuştuk. Risale-i Nurları tam idrak edememizin sebeplerinden birisi ve en önemlisini, yani yeme ve içmenin anlayışımızı ne kadar kötü yönde tesir ettiğini uzun uzun tartıştık. Sünnet-i Seniyyeye göre beslenmenin, Nur Talebeleri sahabe mesleğini ve Sünnet-i Seniyyeyi devam ettirdiğinden dolayı çok dikkat etmesi gerektiğini anladık.

Ertesi gün misafirimizle beraber bir Kapadokya gezisi düzenleyip peri bacalarını, kiliseleri ve Seramik-Çini Müzesi’ni gezdik ve bu süre içerisinde bol bol tefekkür edip kâinatı mütalâa ettik. Akşam dönüşümüzde çiğ köfte yoğurup Nuray Ablamızla hizmetler hakkında bol bol muhabbet ettik. Daha sonrasında nerdeyse sabah namazı vaktine kadar Nur Talebelerinin hususiyetlerini okumaya devam ettik ve aklımızda takılı kalan bütün soruları konuştuk. Ve programımız böylece sona erdi.

Programımızın Cenâb-ı Hak tarafından inşaallah makbuliyetinin mücessem delillerinden bahsetmemek olmaz. Üç gün boyunca aralıksız yağan yağmur ve arada bir yağan karın Cenâb-ı Hakk’ın rahmetinin bizimle olduğunu, tahdis-i nimet nevinden söylemek istiyorum.

Programımızın bu kadar istifadeli ve tesirli oluşunda Nuray Ablamızın söyledikleriyle yaptıklarının aynı olmasının katkısı büyüktü. Bu nasıl sarsılmaz sadâkat, ihlâs, sebat, fedakârlık ve hizmet dolu bir ömür… Bu ablamız bizlere birer numune-i imtisal oldu. Bizlerin gayretini harekete getirdi. Vesile olduğu çok şey için Allah ebeden ve daima razı olsun. Rabbim hizmetlerini kabul etsin inşaallah. Başka illerdeki kardeşlerimizin bu ablamızı muhakkak kendi hizmet mahalline çağırmasını gönül rahatlığıyla tavsiye ediyorum. Bizlere bu programı düzenleyen Kayseri Meşveret heyetini de tebrik ve duâ ediyoruz. Rabbim bu hizmette emeği geçen herkesten razı olsun, hizmetlerini kabul etsin inşaallah. Selâm ve duâ ile…

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*