Kutlu Doğum Haftası

Şu âlemin en önemli hadiselerinden birisi şüphesiz, Peygamber Efendimizin (asm) dünyaya teşrifleridir. Kâinatın gidişâtını değiştirecek olan bu önemli olay bütün kâinatı ilgilendirmekte, bütün varlıkları alâkadar etmektedir. Onun dünyaya teşrifleri doğrudan veya dolaylı olarak şu kâinatta var olan her şeyi ilgilendirmekte, alâkadar etmektedir.

Âlemlere rahmet olarak gönderilen, Kur’ân’ın tebliğ edicisi, canlı tefsiri, hayatının her safhası Kur’ân’a ayna olan Peygamberimiz (asm) ümmetini çok sevmekte, onların sıkıntıya düşmelerini istememekte, ayaklarının kaymasına razı olmamaktadır.

Onun sünneti, deniz feneri gibidir. Yolunu tayin etmek isteyene yol gösterici, sanki bir kılavuz kaptandır. Onun sünneti edeptir. Her türlü mükemmelliğin kılavuzudur. Yolunu bulmak isteyenler onun sünnetine koşmalıdır. Onun sünnetini terk eden edebi terk etmiştir. Edebi terk eden ise Allah’ın rahmetinden mahrum kalır. Allah emrediyor, “Resûlüm size neyi emrediyorsa alın, neyi de yasaklıyorsa ondan kaçının” diyor. Her türlü kurtuluşun reçetesi ondadır. Yolun doğrusu işte budur. Onun hayatının her kesiti, insanlar için örnek bir hayattır. Kur’ân’ın nasıl yaşanması gerektiğini görmek isteyen onun hayatına bakmalı. Onun hayatı Kur’ân’ın kendisidir. O Kur’ân’ın canlı tefsiridir. Doğru İslâmiyet onun hayatıdır.

İçimizden çıkan, insan olarak bizden birisi olan o zatın (asm) getirdiği hakikatlere sarılmak, ona hürmet ve saygının işaretidir. Ona saygı göstermek Allah’a saygı göstermek demektir. Tevhid kelimesi nasıl Allah’ın birliğine alemdir. Aynı zamanda tevhidin en önemli tebliğ edeni odur. Bu durumu hayatı boyunca ilân etmektedir. Çünkü o olmadan tevhidi anlamak zordur. En doğru tevhid, onun anlattığı şekildir. O ve ondan önceki peygamberlerin söylediği en faziletli söz Allah’ın birliğini ilân eden tevhid kelimesidir. Tevhidi en iyi anlatan ise odur.

Âlemlere rahmet odur. Susuzluktan çatlamış gönüllere, şerha şerha yarılmış topraklara, rahmeti arayan gönüllere rahmet sağanağıdır o. Dünyanın karardığı, adı üstünde cehaletin bir felâket gibi olduğu, uğradığı zaman ve mekânları yıkıp mahvettiği karanlık gecelerin seheridir o. Onun getirdiği ışık huzmeleri ile cehalet karanlıkları yırtılmış, hakkın ve hakkaniyetin önü açılmış, karanlıklardan bunalanların gözüne fer gelmiş, insan olmanın, yaşamanın hazzına varmış, çözülmez denilen problemler çözülmüş, hayatın akışı değişmiştir. İnsanlık ona (asm) çok şey borçludur. Bir insan olarak hayatımızın en önemli dönüm noktalarından biri, onun din ve dâvetine muhatap olmaktır. Bundan dolayı ne kadar şükredilse yeridir. Onun getirdiği hakikatler sayesinde hayat bir anlam ifade etmiştir. Çıkmaz labirentlerin içinde dolaşıp dururken, çıkış yolunu o göstermiştir. Kararan geceleri o aydınlatmıştır.

Hayatın sıkıntıları içinde bunalan, daralan gönüllere çıkış yolu, huzur ve güven ortamı onun getirdiği hakikatlerdedir. Gönülleri tatmin edip doyuracak hakikatler ondadır. Derman onda, şifa ondadır.

İnsanlığın en hayırlıları, ona muhatap olanlardır. Onun sohbet şerefine nâil olanlar, dünyanın en bahtiyar insanlarıdır. Onun faziletine yakın olmakla büyük bir şeref kazanmışlardır. Onun sohbeti sayesinde dünyanın en seçkin insanları hâline gelmişlerdir. O, bedevî bir milletten medenîlere üstad olacak insanları yetiştirmiştir.

Sünnetine uyanlar da onun yolunda ve izinde yürümüş olacaklardır. Faziletinden istifade edeceklerdir. Kopmaz bir ipe, şaşırmaz bir istikamete yönelmiş olacaklardır. Onun sünnetinin rehberliğinde aşılamayacak hiçbir engel yoktur. Yolların en kestirmesi onun yoludur. Saadet onun gösterdiği şekildir. Mutluluk onun telkin ettiği hayat tarzındadır.

Mutluluğu elinin tersi ile itebilecek bir insan olur mu? Mutlu olmak için onun sünneti yeterlidir. Sünnet-i seniyye dairesi içinde yaşamak ne güzeldir!

Ya Resûlallah! Şefaatini diliyorum. Ümmetim dediklerinin arasında olmayı arzu ediyorum. Bunu nasip eyle. Âmin!

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*