Kutlular: Said Nursî kimseye boyun eğmedi

Gazetemiz imtiyaz sahibi Mehmet Kutlular, CNN Türk’te yayınlanan “Tarafsız Bölge” programında Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin Sultan Abdülhamid, Rus başkomutanı, Divan-ı Harp Mahkemesi ve Mustafa Kemal karşısında boyun eğmediğini söyledi.

Hür Adam filminin basın ve gala gösteriminin ardından gündeme gelen “Said Nursî ile Mustafa Kemal görüştü mü, görüşmedi mi?” tartışmaları televizyon ekranlarıda devam ediyor.

Gazetemiz imtiyaz sahibi Mehmet Kutlular, CNN Türk’te yayınlanan “Tarafsız Bölge” programında Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin Sultan Abdülhamid, Rus başkomutanı, Divan-ı Harp Mahkemesi ve Mustafa Kemal karşısında boyun eğmediğini söyledi.

Hür Adam filminin basın ve gala gösteriminin ardından gündeme gelen “Said Nursî ile Mustafa Kemal görüştü mü, görüşmedi mi?” tartışmaları televizyon ekranlarıda devam ediyor. CNN Türk’te yayınlanan ve Ahmet Hakan’ın hazırlayp sunduğu “Tarafsız Bölge” programında evvelki gün başlayan tartışma önceki akşam da devam etti. Gazetemiz imtiyaz sahibi Mehmet Kutlular, Sosyolog Müfit Yüksel, Hür Adam filminin yönetmeni Mehmet Tanrısever, Yrd. Doç. Dr. Orhan Çekiç, Prof. Dr. Nurşen Mazıcı ve Prof. Dr. Anıl Çeçen’in konuk olarak katıldığı porgramda, Hür Adam filmiyle ortaya çıkan “Said Nursî-Mustafa Kemal ilişkileri eksenine Said Nursî’nin Mustafa Kemal’le görüşüp görüşmediği ve bununla ilgili bir belgenin var olup olmadığı” tartışıldı. Programa sert polemikler damga vurdu. Moderatör Ahmet Hakan’ın yer yer zor durumda kaldığı tartışmada Said Nursî’nin Mustafa Kemal’le Bitlis’in Rus işgalinden kurtuluşu için birlikte savaşıp savaşmadığı konusu stüdyoda adeta bir kaosa yol açtı. Cumhuriyetin ilk dönem din uygulamalarının da gündeme geldiği tartışmada bütün sesler bir birine karıştı.

ANKARA’YA ISRARLI  DÂVET ÜZERİNE GİTTİ

Mehmet Kutlular, Mustafa Kemal’le Said Nursî’nin Meclis’te görüştüğünü bu görüşmeyi Risâle-i Nurlarda yazdığını ve şahitlerinin olduğunu vurguladı. Kutlular, Said Nursî’nin İstanbul’da iken Millî Mücadeleyi desteklediğini bunun üzerine Mustafa Kemal tarafından ısrarla yapılan “Ankaraya gel” dâvetini “Ben cephe gerisinde savaşmayı sevmem, burada İngilizlere karşı bir mücadele veriyorum” diyerek reddetiğini, daha sonra eski Van Valisi Tahsin Beyin araya girmesiyle teklifi kabul ederek Ankara’ya gittiğini ve Meclis’te hoşamediyle karşılandığını anlattı.

ÜSTAD, KİMSEYE BOYUN EĞİP, MİNNET ETMEMİŞTİR

Hür Adam filmindeki bacak bacak üstüne atma sahnesiyle ilgili olarak da, burada abartılacak birşey olmadığını belirten Kutlular “Bugün Meclis’te millet vekilleri neler yapıyor Mecli Başkanına. Şunu da unutmayalım bu tarihte Mustafa Kemal henüz cumhurbaşkanı değil. Yalnızca, millî mücadele için kurulan meclisin başkanıdır. Mustafa Kemal, Said Nursî’nin bilgi ve zekâsını bildiği için birlikte çalışmayı teklif etmek için çağırıyor. Sonra Said Nursî şarkta herkesin saygı duyduğu, hürmet gösterdiği bir din adamıdır. Ayrıca Üstad hayatında kimseden ne zekât almış, ne sadaka almış, ne de hediye almıştır. Kimseden karşılıksız hiçbir şey almamıştır” diye konuştu. Üstadın iyi tanınmasının gerektiğini söyleyen Kutlular “Üstad kimseden sözünü esirgememiştir. Sultan Abdülhamit zamanında Medresetüzzehra projesi için Van’dan İstanbul’a geliyor. Projesini anlatıyor. Karşılığında ise alın size şu kadar para, size de maaş bağlayalım, o okulu da yaparız cevabını alıyor. Üstad buna karşılık ‘Ben buraya dilenmeye gelmedim. Memleketimin maarifi için geldim’ diyor. Bu cesaretini gördükleri zaman bu adam deli diyorlar ve tımarhaneye atıyorlar. Oradaki doktorlar ‘Bu adam deliyse, dünyada akıllı adam yoktur’ diyerek rapor verince oradan alıp hapishaneye atıyorlar. Divan-ı Harpte de boyun eğip teslim olmamıştır. Aynı şekilde esir düştüğü zaman Rus kumandanın karşısında da eğilmemiştir. “

KÂİNATTA EN BÜYÜK HAKİKAT NAMAZDIR!

Saİd Nursî’nin milletvekillerine namazla ilgili bir konuşma yaptığını ve daha sonra bu konuşmayı bastırıp dağıttığını belirten Kutlular, Üstad’ın namazla ilgili konuşmasından sonra mescidin büyütüldüğünü söyledi. Daha sonra  Mustafa Kemal’in Bediüzzaman Hazretlerine “Hocam biz seni buraya yüksek fikirlerinden istifade etmek için çağırdık. Sen evvela namazdan başladın, aramıza ihtilâf soktun” dediğini, bunun üzerine Bediüzzaman Hazretlerinin ise, “Kâinatta en büyük hakikat imandır, imandan sonra namazdır, namaz kılmayan haindir, hainin hükmü merduttur” diye cevap verdiğini ifade eden Kutlular, bu olayın net bir şekilde Üstad’ın eserlerinde de yazdığını vurguladı. Kutlular, “Mustafa Kemal bu konuşmanın üzerine Hocam sen beni yanlış anladın. Biz millete hizmet ediyoruz. Dolayısıyla namaz ferdî bir ibadettir ,onu yapamıyoruz demiştir. Buna cevap olarak Üstad Hazretleri de, ‘Ben Allah’a karşı vazifesini hakkıyla yapmayanın, millete lâyıkıyla hizmet edebileceğine inanmıyorum’ diyor” şeklinde konuştu. Bu konuşmanın üzerine Mustafa Kemal’in Üstad’ı riyaset odasına götürdüğünü ifade eden Kutlular şöyle devam etti: ”Mustafa Kemal riyaset odasında da Said Nursî ile görüşmüştür ve bu görüşmesinde birlikte çalışmayı teklif etmiştir. Mustafa Kemal’in Said Nursî’ye 300 banknot, (1 banknot 1 altın liradır) Şeyh Sünusî yerine Şark Umumî Vaizliği, milletvekilliği ve köşk teklif etmiştir. Üstad bu teklifleri kabul etmeyerek, Ankara’dan ayrılıp Van’a gitmiştir.”

 BACAK BACAK ÜSTÜNE ATMA SAHNESİ NORMAL

TartIşma konusu olan bacak bacak üzerine atma sahnesiyle ilgili olarak görüş bildiren Prof. Dr. Nurşen Mazıcı, Said Nursî’nin hem bir din adamı olduğunu, hem de yaşça Mustafa Kemal’den büyük olduğunu söyleyerek bu sahnenin gayet normal olduğunu belirtti. Filmdeki Mustafa Kemal ve Said Nursî’nin görüşme sahnesini anlatan Mehmet Tanrısever, “O sahnede Mustafa Kemal Said Nursî’yi fikirlerinden ötürü tebrik ediyor. Said Nursî de Mustafa Kemal’e Avrupalıların fen ve ilimle kendilerini ezdiklerini bu konuda geri kaldıklarını, buna karşılık din ve fen ilimlerinin sahip çıkarak bunlara karşılık verebileceklerini söylüyor. Bir okul projesinden bahsediyor. Mustafa Kemal yeniliklerden bahsediyor içki ve kıyafet meselesinde bazı hafifletmeler getireceğini söylüyor. Üstad fen ilimlerinde, din ilimlerinde istediğin desteği vereyim, ama Allah’ın emirlerinde hafifletmeyi beklemeyin diyerek arkasını dönüp çıkıyor. Mustafa Kemal de ‘Hocam size Selânik konuşmanızdan beri saygım var. Bizim inkilâplarımıza karışma hür yaşa!’ diyor sahne burada bitiyor“ dedi.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*