Adamın biri, yara-bere içinde kalarak New York parkında kuduz bir köpeğin saldırdığı küçük kızı kurtarır.
Polis gelir:
“Yarın göreceksin gazeteler şöyle manşet atacak:
“Cesur New York’lu küçük kızın hayatını kurtardı!”
“Ben New York’lu değilim!”
“O halde Amerikalı cesur adam diye manşet atacaklar!”
“Amerikalı da değilim!”
“Peki, nerelisin?”
“Iraklı!”
Ertesi gün gazetelerin manşetleri şöyleydi: “Radikal İslâmcı, masum Amerikan köpeğini öldürdü!”
Şiddetli istibdat dönemlerinde basının hali bundan farksızdı. Müftünün koyunu çalınır. Atılan manşet şöyledir:
“Müftü koyun çaldı!”
Yüzyılımız, “bilgi ve iletişim çağı” olarak vasıflandırılır. Zira kitle iletişim, mutbuat/ basın-yayın vasıtaları (yazılı, sesli, görüntülü kitap, gazete, dergi, radyo, tv, telefon, video, kamera, sinema-film, internet, vs.) girmediği mekân yok gibi.
Fikrî, imanî, ilmi, teknik, sosyal, kültürel, ekonomik tartışmalar, müzakereler, mücadeleler, hatta savaşlar büyük çapta, Üstadın tabiriyle “matbuat” yoluyla yapılıyor!
Şu halde çağımızın en büyük “irşat veya tahribat” vasıtalarından birisi medyadır diyebiliriz.
İlk haberci Hz. Adem’dir (as). Habir-i Mutlak ve Mütekellim-i Ezeli’den gelen emir ve nehiyleri haber vermeye başladı.
Kur’ân “kıssa”, yani, peygamber ve kavimlerinin (doğru haberlerini) verir.
“Yeryüzünü gezin, dolaşın, gözlerinizi açın, görün, gözlemleyin, ibret alın!” ve “Önceki milletlerin sonlarının nasıl olduğuna bakın.”1 mealinde onlarca âyet bu hususu nazara verir. Kur’ân’ın üçte biri kıssalar, yani, peygamberin tebliğ ettiği iman hakikatleri, ibadetler, ahlâkî meseleler ile mücadelesi ve milletlerin yaşayışıyla ilgili doğru haberleri oluşturur.
Peygamberimiz (asm), Mütekellim-i Ezeli’den aldığı “müjdeleyici ve sakındırıcı” vahyi, hikmetli, yumuşak üslûp, kavl-i leyyin ile, mektuplar/lâhikalarla zamanın kral, imparator ve reislerine de tebliğ etmiştir.
Bediüzzaman; Mektubat ve Kastamonu, Emirdağ, Barla Lâhikalarıyla tebliğ dersini de Rasulullah’tan (asm) almıştır.
Yeni Asya da, Kur’ân, iman hakikatleri Risale-i Nur’ları neşreden günlük bir lâhikadır.
Risale-i Nur’un matbuattaki dili Yeni Asya, bu vazifesini Esma-i Hüsna endeksli olarak yürütmeye çalışıyor.
Dipnot:
1- Rum Sûresi; 42.
Benzer konuda makaleler:
- Vatan sathını bir mektep yapmak
- Yeni Asya farkı
- Basının hal-i pürmelâli ve Yeni Asya
- Risale-i Nur, Kur’ân’a aynadır
- YÂ MÜTEKELLİM!
- Risâle-i Nur’da aile içi iletişim
- Cezayir´de Risâle-i Nur tebliği
- Risale-i Nur terörün panzehiridir
- Yeni Asya ve gençlik
- İman yenilemek
İlk yorum yapan olun