Muharrem ayı kültürümüze ayrı bir güzellik katıyor

BURSA Kent Konseyi Gönül Dostları Kadın Çalışma Grubu tarafından düzenlenen ‘Muharrem ve Aşure’ konulu konferansta, Muharrem ayının İslâm tarihindeki önemi anlatıldı. Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslâm Tarihi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Algül, Muharrem ayının sadece İslâmiyet’te değil bütün vahiy dinlerde ayrı bir önemi olduğunu söyledi.

“Hürmetli ay; Muharrem”

Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslâm Tarihi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Algül konferansında Muharrem ayının sadece İslâm tarihinde değil bütün vahiy dinlerde ayrı bir yeri olduğuna vurgu yaptı. Muharrem ayının Kur’ân’da ‘hürmetli, saygılı’ ay olarak belirtildiğini ifade eden Prof. Dr. Algül, bu ayın, ilâhî bereket ve feyzin, coştuğu ve bollaştığı bir ay olduğuna değindi.

“Oruç farz değilken Muharrem

ayında oruç tutuluyordu”

Muharrem ayı ve Âşure Günü’nün, Hıristiyan ve Yahudiler tarafından da mukaddes sayıldığını ifade eden Prof. Dr. Algül, “Peygamberimiz Medine’ye hicret buyurduktan sonra orada yaşayan Yahudilerin oruçlu olduklarını öğrendi. “Bu ne orucudur?” diye sordu. Yahudiler, “Bugün Allah’ın Musa’yı düşmanlarından kurtardığı Firavun’u boğdurduğu gündür. Hz. Musa, şükür olarak bugün oruç tutmuştur” dediler.

Bunun üzerine Peygamberimiz (asm), “Biz, Musa’nın sünnetini ihyaya sizden daha çok yakın ve hak sahibiyiz” buyurdu ve o gün oruç tuttu, tutulmasını da emretti. Daha o dönemde Ramazan ayında oruç tutmak farz değildi. Ramazan orucu farz oluncaya kadar geçen dönemde Müslümanlar da Muharrem ayında oruç tutuyorlardı” diye konuştu.

“10 peygambere 10 değişik ikram”

Muharrem ayının 10’uncu günü olan Aşure Günü’nün Allah katında da çok seçkin bir yeri olduğunu dile getiren Prof. Dr. Algül, bu günde Cenâb-ı Hak’kın on peygamberine on değişik ikram ve ihsan ettiğini belirtti. Algül, “Allah, Hz. Musa’ya Âşure Gününde bir mu’cize ihsan etmiş, denizi yararak Firavun ile ordusunu sulara gömmüştür. Hz. Nuh gemisini Cûdi Dağının üzerine Âşure Gününde demirlemiştir. Hz. Yunus, balığın karnından Âşure Günü kurtulmuştur. Hz. Âdem’in tövbesi Âşure Günü kabul edilmiştir. Hz. İbrahim’in oğlu Hz. İsmail o gün doğmuştur” dedi. Aşure sofralarında birlik ve dayanışmaların yaşandığı bu ayda, ders ve ibret alınması gereken olayların da yaşandığını dile getiren Prof. Dr. Algül, Hazreti Muhammed’in torunu Hazreti Hüseyin’in, 61. Hicret yılının Muharrem’ine ait 10. gününde Kerbelâ’da şehit edildiğini kaydetti. Konferansın ardından aşure ikram edildi.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*