Zeynep, bunun burukluğunu ve bayramın sevincini birlikte yaşıyordu. Her bayram yapıldığı gibi temizlik, tatlı işlerine bugün başlangıç yapılacaktı. Bu yüzden her zamankinden daha erken kalkıldı. İftar vakitlerine yakın biraz dinlenilmeliydi…
“Bunlar mutluluktan kızım, o gün çok güzel bir gündü. Anneannem bana pamuk şekeri almıştı. Bak elimde tutuyorum. Mutluluğum gözlerimden belli oluyor. Resim çok eskimiş olsa da mutluluğumu herkes görüp, fark edebilir” dedi. Resmin çerçevesi yoktu. Bu günlük temizliğe de ara vermişlerdi.
Zeynep odasına gidip, renkli kartonları resme göre ölçüp kesti. Yapıştırıcı ile yapıştırıp başka bir renkte üzerine çiçekler yaptı. Resmin mutluluğu artık daha çok belli oluyordu. En son simli kalemlerle üzerine “Ramazan Bayramı Hatırası” yazdı. Sonra onu kitaplarının arasına sakladı.
Akşam babası eve gelince; babasıyla sarılıp resim çektirdi. Abisi onu yazıcıdan çıkarttı. Sonra odasına gidip ona da bir çerçeve yaptı. Üzerine “Ramazanın 27. Günü” yazdı. Çerçevelediği iki resmi annesine götürüp; “Ben senin mutluluğunla çok mutlu oldum, bu resimle de çok ileride benim çocuklarım mutlu olur İnşâallah” dedi. Annesi bunu duyunca hem şaşırdı, hem de mutlu oldu. Güzel bir gece geçirdiler…
Yatarken; “Allah’ım, her zaman karşımdakinin mutluluğuyla mutlu olabileyim. Benim mutluluğumla da başkaları mutlu olabilsin İnşallah…(âmin)” dedi ve güzel rüyaların âleminde yolculuğa daldı…
Benzer konuda makaleler:
- Hediyeyi Hediye Edince
- Yeryüzü temizleyicisi
- İlk Tatlı
- Şükretmek
- Yakın ve uzak
- Allah Lafzını Yazmak
- Herşeyi Gören Ve Duyansın
- Allah’in evi
- Mukabele
- Her yaratılanın bir görevi var
İlk yorum yapan olun