Narkoz Yemiş Millet

Ülke ekonomisi nasıl?

Dış dünyadan bakınca güzel gözüküyor.

Global krize dayanmış, krizler hep teğet geçmiş, büyüme müspet, bankalar alabildiğine kar etmiş, makro ekonomi güçlü, hazine zengin, dolar çok, TL değerli…

Daha ne olsun ki?

Bu kadar iyilik övülür elbet.

Zaten dış dünyadan da övgüler geliyor.

Kredi not kurumları notlarınızı yükseltiyor.

Global sermayenin CEO’ları mevcut düzenin devamı için değerli tavsiyeler ve görüşler sunuyor!

Ne güzel değil mi?

Dış dünyada çok övülen bir ekonomik düzenimiz var.

Peki niçin bu övgüler?

Niçin bu kadar bizi göklere çıkarıyorlar?

Sebebi menfaat.

Çünkü ülkemiz global sermayenin açık bir pazarı.

Müthiş kar ediyorlar.

Bakın sıcak para 133 milyar dolar olmuş.

Borsada 68 milyar dolar var. Adamlar %24 kar etmiş.

68 milyar, olmuş 84 milyar.

İşin uzmanına kulak verelim:

‘’2009 yılı sonunda Türkiye’ye getirilerek hisse senedine yatırılan 1 milyon dolar, 13 Aralık 2010 itibariyle 1 milyon 248 bin dolar oldu. 2002 yılı sonunda Türkiye’ye gelen 1 milyon dolarlık sıcak para 13 Aralık 2010 tarihi itibariyle İMKB’de 6 milyon 695 bin dolara yükseldi. 2009 yılı sonunda Türkiye’ye getirilerek DİBS’lere yatırılan 1 milyon dolar, 13 Aralık günü itibariyle 1 milyon 71 bin dolara kadar yükseldi. 2009 yılı sonunda TL mevduata yatırılan 1 milyon dolar Aralık 2010’da 1 milyon 88 bin, 2002 yılı sonunda Türkiye’ye getirilerek TL mevduatta tutulan bin dolar, Aralık 2010 itibariyle 5 bin 524 dolara ulaştı.(Yeni Asya Gazetesi, 15.11.2010)’’

Gördünüz mü tatlı karı?

Adamlar sizi övmesin de kim övsün?

Peki içten bakınca nasıl gözüküyor ekonomi?

Millet ne durumda?

Fukaralık hangi boyutlarda?

Hayat pahalılığı, halkın alım gücü, geçim ekonomisi nasıl?

Maliye Bakanına göre her şey yolunda.

Hatta yumurta bazında alım gücü iki katına çıkmış.

2002 de bir çuval şeker alabilen ücretli şimdi iki çuval şeker alabiliyormuş.

Şeker ve yumurtada böyle olabilir.

Ancak diğer temel maddelerde durum aynı değil gibi.

Dünyanın en pahalı benzinini kullanıyoruz.

Et fiyatları da alabildiğine yükselmiş.

Fasulye, pirinç, mercimek de bir o kadar pahalı.

Yani temel maddelerdeki enflasyon genel enflasyondan yüksek.

Esnafında, memurunda, işçisinde, çiftçisinde pek de huzur yok.

En kötüsü şu:

Millet bankalara ipotek edilmiş durumda.

Kredi kartları ile memurlar adeta banklara çalışıyor.

Araba ve ev alanların da bir çoğu uzun yıllar bankalara borçlanıyor.

En kötüsü ise bu:

Milletin müspet tepki gücü kırıldı.

Fertler yanlış olan şeyleri sakin ve doğru bir şekilde dile getiremiyorlar.

Millet sanki narkoz yemiş gibi.

Görünen o ki perde arkasında tesirli olan darbelerin etkisi devam ediyor.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*