Dört-beş günlüğüne bir İstanbul seyahatimiz oldu. Misafir olduğumuz evde internet yoktu. Gazetemizi de bulamıyorduk tabii. Onun için memleket haberlerinden biraz bîhaber kalmıştık. Fakat Bursa dönüşü, bayiimizdeki birikmiş gazeteleri alıp şöyle bir başlıklarına bakınca bir haber, diğerlerinden daha çok dikkatimizi çekti. Manşetten verilen haberin başlığı şöyleydi : “Bu kafayla bilim olur mu?”
Tabii, üşenmedik okuduk haberi. Akdeniz üniversitesinde, yakında yapılacak rektör seçimi adaylarından, camii düşmanı birisiyle karşılaştık. Hayrettin (doğrusu Hayreddin ama ona bu isim münasib düşmemiş demek) Ökçesiz isimli bir Prof. İşin tam ortasından bir camii düşmanlığı yaparak, bir de bunu uluorta, âleme teşmil etmiş. Haberin devamı şöyle: “Üniversitelerin dini siyasallaştırılmasına yer ve yatak edilmesine karşı duracağız.” ifadesini kullandı. Ökçesiz sözlerini şöyle sürdürdü: “Üniversitelerin dini siyasallaştırılmasına yer ve yatak edilmesi ne demek? Buraya 7 bin kişilik cami yapılması demek. 7 bin kişinin camiden, Cuma Namazı’ndan çıktığını düşünün. Nasıl bilim yapacaksınız burada? Olmaz. Öğretim Üyeleri Derneği öncülüğünde önerim şu; öğretim üyelerini ve rektör adaylarını bu caminin idari işleminin iptali için dava açmaya çağırıyorum.” >Şimdi buna ne demek lâzım? Be kardeşim, sen nerede yaşıyorsun? Burası, aslı yok yaylası mı? Ya da gayr-i Müslim bir yer mi? Beyefendi, burası bir İslam beldesidir ve bu millet de, bu milletin evlâdları olan, o üniversite talebeleri de, çalışanları da müslümandır. O Müslümanların ibadethanesi olan camiiye dil uzatmak da ne oluyor? Siz namaz kılmayabilirsiniz, camiiye, dine, dindara da karşı olabilirsiniz. Ama bunu uluorta pervasızca söyleyemezisiniz. Zaten kendiniz diyorsunuz “yedi bin kişi burada namaz kılacak” diye. Peki, o yedi bin kişiyi nasıl karşınıza alıp öyle pervasızca konuşabiliyorsunuz? Onlardan hicab etmiyor musunuz? Karşı çıktığı yetmiyormuş gibi, bir de tahrik edici, hakaret edici birçok kelime sarf ederek, “öğretim üyelerini ve rektör adaylarını bu caminin idari işleminin iptali için dava açmaya çağırıyorum” diyorsunuz. Bu ne aymazlık, bu ne haddini aşmaktır böyle?
Bakınız, bu millet çok camii düşmanı gördü. Ama şimdi onların çoğunun esamesi okunmuyor. Haa, böyle, millete rağmen, milletin değerlerine karşı çıkarak ucuz kahraman olmak istiyorsanız, bir yerlere sinyal verip, rektör seçilemediğiniz takdirde milletvekilliğinizi falan garantiye almaya çalışıyorsanız o başka.
Benzer konuda makaleler:
- İslâm ülkeleri üniversitelerinden büyük iş birliği
- Üstad’ın görüşleri üniversitede
- Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal: Bediüzzaman kucaklayıcıdır
- Üniversite var, üniversite var!
- 7 yaşındaki kız çocuğunun başını açmak
- Barla´da Nurlu yarışma
- Peygamber Efendimizin (asm) evine ziyaretçi akın
- Mescitlerine kavuştular
- Dikkat çeken araştırma: Arılarla ilgili yeni bir tefekkür penceresi
- Biz, bu bayramın geleceğini günler önceden anlardık…
İlk yorum yapan olun