Orta Karadeniz’in sadık kahramanları

Yaz geldiği zaman, kış mevsiminde kapalı mekânlarda yapılan Risale-i Nur programları, yerini piknik alanlarına ve yayla buluşmalarına bırakıyor. Anadolu’nun her tarafında gerçekleşen mezunlar günü, piknik organizeleri ve bölge buluşmaları gibi ilânlar bunu gösteriyor.

Bu cümleden olarak 16 Haziran’da katıldığımız Batı Karadeniz fedakârlarının Gerede pikniği gibi, geçtiğimiz 2 Eylül 2012 günü Orta Karadeniz’in sadık kahramanlarının yayla buluşmalarına iştirak ettik. Telefonla tarif edilen yayla yolunu geçince, dolambaçlı ve ancak altı yüksek araçların çıkabileceği taşlı yollardan gecikmeli de olsa toplantı yerine ulaştık. Kadim dostumuz Mehmet Ali Kaya tevhid eksenli bir ders yapıyor, kalabalık heyet de can kulağıyla onu dinliyorlardı. Tokat, Kırıkkale, Çankırı ve Çorum gibi il ve ilçelerden katılanlar da vardı. Yirmi senedir düzenli yapılan Kargı Yaylası buluşma toplantıları gerçekten verimli bir kaynaşma vesile oldu. Öğle namazı ve yemek faslından sonra bir buçuk saat süren ve bize tahsis edilen bölümde, uzun yıllar boyunca vukua gelen birçok olayda sarsılmayıp sadakat ve istikametini muhafaza eden bu gayyur ve faal dâvâ adamlarıyla Bediüzzaman Hazretlerinin âhirzaman fitneleri içinde ve tamirat vazifesindeki manevî büyüklüğünü ve Nur Risalelerinin ifa ettiği misyonu ve daha birçok konuları müzakere ettik. Zaman, zemin, hâl ve şartlar ne olursa olsun iman hizmetinin durmaksızın yapılmasının üzerinde durduk. Kabuğumuzu kırmanın ve halka açılmanın zaruretinden bahsettik. Örnek hizmet mahallerinden misâller vererek, birkaç sene içinde mevcut cemaatin kırk elli kat artabildiğini ve bunun neşriyatımız dâhil birçok hizmet alanlarımıza müsbet yansımaları olduğunu ifade ettik. Gençliği olmayan cemaatlerin geleceği de olmayacağını belirterek, gençlik ve talebe hizmetlerine ağırlık verilmesini ve bu hususta özellikle öğretmen olan kardeşlere büyük sorumluluk düştüğünü söyledik.

Gerçekten, ömür yıllarının bir sel gibi sür’atle akıp gittiği bu âhirzamanda, her türlü mazereti bir kenara atarak iman hizmetinin hakkını vermeye şiddetle ihtiyaç var. Bediüzzaman Hazretlerinin iman, hayat ve şeriat dairelerini içine alan müteaddit hizmet cihetlerindeki iman hizmeti hiçbir zaman bitmez. Ona kıyamete kadar ihtiyaç var. Yaşlanmış dâvâ erlerinin tecrübesiyle, gençlerin enerjisini birleştirip ve meşvereti hâkim kılarak, plânlı ve organizeli çalışmaları ortaya koyup, kudsî iman dâvâsını geleceğe taşımak en öncelikli vazifemiz ve hedefimiz olmalıdır. Mevcuda iktifa etmek, gayret ve hamiyet duygularıyla bağdaşmaz. Orta Karadeniz’in sadık kahramanlarının bu duygularla dâvâya sahip çıktığını görmek bizleri mutlu etti.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*