Risâle-i Nur’un özellikleri üzerine

* “Avrupa’nın bir kısım idrâksiz ve garazkâr feylesoflarının, müteşâbih âyet-i kerîme ve hadîs-i şeriflere yaptığı taarruzlarını, o âyet ve hadîslerin birer mu’cize olduğunu eserleriyle ispat ederek itirazlarını kökünden yıkan ve böylece evhâma düşürülen bâzı ehl-i ilmi de kurtarıp, İslâmiyete olan hücumları akîm bırakan Said Nursî gibi bir müellifin, elbette dâhî bir müfessir-i Kur’ân ve onun ilminin vehbî ve vâsi’ olduğuna, eserleri olan Nur Risâlelerinin bir hayat boyunca okumaya lâyık hârika bir şâheser olduğuna şüphe edilemez.” 1

* Risâle-i Nur tefsir, kelâm, ahlâk, tasavvuf, fıkıh ve sair İslâm ilimlerindeki bütün mefhumları açıklar, izah ve ispat eder. Kısa zamanda onlara vukufiyet kesbedecek şekilde formülize eder! Ehl-i Sünnet ve’l-Cemaat’in fikrî, imânî istikametini korumasını ve Müslümanların önce itikat, sonra da ibâdet ve sosyal hayat ekseninde birleşmelerini netice verir. “Ulema-i ilm-i kelâmın ve usulü’d-din allâmelerinin ve Ehl-i Sünnet ve’l-Cemaatin dâhî muhakkiklerinin İslâmî akidelere dair çok tetkik ve muhakematla ve âyât ve hadisleri muvazene ile kabul ettikleri usulü’d-din düsturları, şimdiki Risâle-i Nur’un meşrebini muhafazaya emrediyor, kuvvet veriyor.” 2

* Mezhep, meslek ve dinî ekoller hakkında enteresan kriter ve ölçüler ortaya koyarak; meslekler, mezhebler ne kadar bâtıl da olsalar, içinde ukde-i hayatiyeleri/hayat düğümleri, dayandıkları gerçek hükmünde bir hak ve hakîkat bulunabileceğini ifade ederek, seçici olmak, toptancı yaklaşmamak gerektiğini ortaya koyar. 3

* Risâle-i Nur, Kur’ân’ın cihanşumûl/evrensel yaklaşımına aynalık yaparak, bütün insanlara hitap eder; onların fıtratlarını uygun bir yaklaşım ortaya koyar.
Ve Risâle-i Nur, Kur’ân’ın nuruyla, zulümât karanlıklarını dağıtıyor, ehl-i gaflet ve ehl-i dalâletin boğulduğu en son ve en geniş kâinat perdelerinin arkasında Tevhid (Allah’ın varlığı, birliği) nurlarını gösteriyor. 4

* Risâle-i Nur, çağımızı kasıp kavuran deccalizmi, ifsat, dinsizlik, ahlâksızlık komitelerini teşhis eder. Yolunu şaşırmış, her şeyi karanlık gösteren felsefenin bataklığına saplanmış Batılıların hayata bakış açılarının gayet karamsar olduğunu, modern hayatın açmazlarını ortaya koyar. Dinsiz felsefenin bütün ekollerini süzgeçten geçirir; mânevî hayatı tahrip eden Allah’ı inkâr cereyanı, maddeperestlik, tabiatperestlik ve Deccalizmin fitnesiyle de palazlanan şehvetperestliğin temellerini çürütür, hücumlarını durdurur. Yani, “tesadüf, şirk ve tabiattan teşekkül eden fesat şebekesinin âlem-i İslâmdan nefiy ve ihracına Risâle-i Nurca verilen karar infaz edilmiştir.” 5

* Risâle-i Nur, Kur’ân’ın günümüze bakan içtimâî ve siyasî ölçülerini, prensiplerini, fomüllerini ortaya koyduğu için Bediüzzaman, içtimâî ve siyasî dahil olmak üzere her meselede Risâle-i Nur’a tam sadakat ve kanaat ister.

Dipnotlar:

1- Emirdağ Lâhikası – 1, s. 207.

2- Emirdağ Lâhikası, s. 183.

3- Mektûbât, s. 354.

4- Age, s. 317.

5- Mesnevî-i Nûriye, s. 142.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*