Sistem neden oturmuyor?

Ülkemizin sevk ve idaresinde mevcut sistem ki, buna eğitim sistemi de dahildir, bütün unsurlarıyla tam ve doğru olarak yerli yerine oturmuş mudur?

Bütün müesseselerin mekanizmasında bir çok sıkıntı mevcuttur.

Yargı, yürütme ve sair alanlarda cereyan eden olumsuz ve antidemokratik hal ve vaziyetler, mevcut sistemin iyice oturmadığı yönünde işaretlerle doludur.

Genel anlamda ortaya çıkan problemlerin varlığında ihtilâl anayasalarından kaynaklanan unsurlar sebep olarak gösterilir.

Bu tesbit doğrudur.

Cumhuriyet idaresinin ilanından günümüze kadar birçok problemle iç içeyiz.

Çözümün ise tam demokratik bir cumhuriyet idaresinin hâkimiyetin de aramak doğru bir yaklaşımdır bize göre.

Yakın Tarihle Başlayan Problemler

Koca imparatorluğun ardından, milletin öz değerleri içinde kalarak millet ve ülke bekası adına verilen millî ve manevî mücadeleler yeni bir oluşumu netice vermiştir.

Cumhuriyet adı verilen yeni bir idare şekliyle doğru olan yapılarak bir çok kazanım elde edilmiştir.

Bu yeni yapı, milletin inanç değerleri bağlamında verilen mücadeleler sonucu ortaya çıkmıştır.

Millî mücadele, İstiklâl Harbi gibi süreçlerde topyekûn olarak ortaya konular doğru istikametteki irade, muvaffakiyetle sonuçlanmış, milletin malı olarak tarihte yerini almıştır.

Ülke insanımızın maruz kaldığı sıkıntıları aşma adına verilen mücadelelerin içinde yer alan şahıs/şahısların inisiyatifleriyle meydana getirilen bu şanla dolu tarihî gerçekleri sahiplenme ve saptırma gayreti içinde bulunmuşlardır.

Bu süreçte meydana getirilen olumsuz tutum ve davranışlara paragraf açan Bediüzzaman, yapılanlara eserinde dikkat çekerken şu değerlendirmeyi yapar ve der ki:

“Başka padişahlar gibi ya kuvvet ve kudret veya kabile ve aşiret veya cesaret ve servet gibi vasıta-ı saltanat olmadığı halde zekâvetiyle  ve fenniyle ve siyaset ilmiyle o mevkii kazanır ve aklıyla çok âlimlerin akıllarını teshir eder, etrafında fetvacı yapar. Çok muallimleri kendine taraftar eder ve din derslerinden tecerrüd eden maarifi rehber edip, tamimine şiddetle çalışır.” (Şuâlar, 5. Şuâ, 504)

Problemlerin Kaynağı hakim Zihniyet

Ülke bekası adına yapılan olumlu hareketleri şahıs ve şahısların inisiyatifine yönelik tanzime tabi tutan bu sakat zihniyet, doğru sistemin problemli hale gelişinin kaynağına zemin olur.

Mevcut süreç içinde husûle getirilen tek partili bir anlayışın siyasî iradesini devletin bütün müesseselerinde hâkim zihniyet olarak tezahürleştirir. Sistemin günümüze kadar yerli yerine oturmayışına kaynağını bu zihniyette görmek mümkündür.

Bütün müesseselere sirayet etmiştir

Kendi sakat anlayışları tarafında yeniden dizayna tabi tutularak meydana çıkarılan anayasa başta olmak üzere ihsas edilen kanun, yönetmelik ve genelgelerde bu çizgi doğrultusunda uygulama safhalarında icra edilmiştir. (Eğitimde mevcut tevhidi tedrisat kanunu gibi )

Günümüzde yaşanan bütün sevk ve idare mekanizmalarında meydana gelen olumsuzlukların kaynağında maalesef hep bu anlayış mevcuttur.

Anayasalar Doğru Yapılmalıdır

Bir ülkenin sevk ve idaresinde asıl olan unsur tanzim edilen Anayasalardır.

Sistemlerin doğru istikamette faydalı olarak doğru hedefe varmalarında önemli rol sahibi olan anayasalar, ülke insan menfaati adına düzenlenmesi esas alınmalıdır.

1924, 1960 ve 1980 anayasalarının vesayet altında tanzim edilerek icra sürecine sokulması, antidemokratik bir yapı içinde oluşması yarım yüzyılı aşan bir zamandır sürekli tartışılır olması, yeni ve doğru bir anayasa yapılması gereğini göstermektedir.

Sonuçta, ülkemizin sevk ve idaresinde mevcut sistemin tam oturmayışı, hâkim rejimin kıskacına aldığı mevcut sistemin antidemokratik oluşundan kaynaklanmaktadır.

Milletin hür iradesine dayalı demokratik bir rejim ve yeni bir sistemin mevcudiyeti zaruret arz etmektedir.

Yönetimler bu önemli husus için kafa yormalıdırlar. Ülkemizin bekası ve insanımızın saadeti adına. Sistemdeki hastalıkların sebebi de mevcut rejimin kıskacında oluşudur.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*