Türkiye yeni bir Menderes arayışında

Cumhuriyetin kuruluşunu hatırlayın.

Osmanlı yıkılmış yerine yeni bir devlet kurulacaktı.

Meşrutiyet ile başlayan süreç cumhuriyet ile taçlanacaktı.

Millet yeni bir meclisle idareye vekilleri ile katılacak,

köylü milletin efendisi olacaktı.

Demokrasi, insan hakları, vicdan hürriyeti ve insani değerlerle medeniyet sahasında yeni sayfalar açılacaktı.

Bu niyetlerle yeni bir devlet kuruldu.

Cumhuriyet idaresi başa geçti.

Kurucu parti ise CHP oldu, devletin ismine uygun olarak.

Çok hızlı bir faaliyete giriştiler, yeni kanunlar, devrimler, inkılaplar, seçimler…

Güya yeni bir medeniyet inşa ettiler, muasır medeniyetlere çıkacaktılar…

Peki ne oldu sonunda?

Önce Tek Parti, sonra Tek Adam, sonra da Ebedi Şef rejimine döndüler.

Milletin bütün dengelerini bozdular, haksızlık, hukuksuzluk, zulüm, baskı, gelir dağılımında dengesizlik, rüşvet, adam kayırma, daha bir o kadar sıkıntı…

İnanan insanlar üzerindeki akıl almaz baskılar da cabası…

Ve sonunda milleti kuru ekmeğe muhtaç ettiler.

Mevcut iktidar da sanki aynı yolu takip ediyor gibi.

Çıkış zamanlarında yine hak, hukuk, adalet, kalkınma, eşitlik, hakça paylaşım, demokrasi, AB gibi parlak iddialarla yola çıktılar. Bir süre de devam ettiler, icraatlar ile süslediler söylemlerini…

Ancak gelinen noktada yine Tek Adam rejiminde karar kıldılar.

Sonuç derseniz?

Yine hukuksuzluk, haksızlık, adaletsizlik, sesi kesilmiş bir meclis, işlemeyen demokrasi, bastırılmış düşünceler ve fikirler…

Ve nihayetinde “Askıya asılmış ekmek.”

Sanki Tek Parti rejimini hatırlatır gibi.

Üç aşağı beş yukarı 1950 şartları yani…

İşte bu nedenle Türkiye yeni bir Menderes arayışında.

Son günlerde yaşananlar da bunun en açık göstergesi.

Zira iktidar cephesinde de bu arayış hızlanmış durumda.

Mevcut yönetimin Tek Adamı bu problemi çözmeye çalışıyor, ama nafile.

Çünkü gelinen noktada iktidar tüm kontrolü kaybetti.

Ülke yönetilemez durumda şu an.

Bu da sürdürülebilir bir durum değil.

İşte bu nedenle siyaset yeni bir Menderes arıyor diyoruz.

Yeni bir Demokrat arayış bu aynı zamanda.

Peki yeni Menderes kim olabilir?

Mevcut yapı içinde böyle bir aday var mı?

Bu sorunun cevapları ortada…

Tek tek adaylara bakmak lazım:

Meral Akşener’den başlayalım isterseniz.

Meral Hanım İyi Parti ile iyi bir çıkış yapmıştı. O zor şartlarda %10 gibi bir oy potansiyeli ciddi bir değerdi. Zaten bu nedenle bu gün yine siyasi arenada hala önemli bir aktör Sayın Akşener.

Ancak milliyetçi etkiden tam olarak kurtulamamış bir görüntü var ortada.

Bir türlü merkeze gelemedi Sayın Akşener…

Bir diğer aday Abdullah Gül.

Sayın Gül hala derin bir siyaset takip ediyor. Mevcut iktidarın elemanları ile de gizli bağlantılarının olması, onu siyasette etkin bir aktör olmaya devam ettiriyor. Son zamanlarda çıkan bazı iddialar da oldukça dikkate değer.

Ahmet Davutoğlu da son zamanların yükselen değeri.

Evet Sayın Davutoğlu da sürekli olarak puan toplamaya devam ediyor. Söylemleri ile bilhassa Güneydoğu tabanında oldukça etkili. Partisi de hızla oy kazanmaya devam ediyor. Tabi ki oy kazanma zemini mevcut iktidarın tabanı olduğu için bir oy bile kazansa bu önemli hale geliyor.

Diğer bir aday da Sayın Ali Babacan.

Mevcut adaylar içinde Menderes olmaya çalışan en önemli kişi Sayın Babacan. Söylemleri ve eylemleri ile son zamanlarda oldukça popüler hale geldi. Bilhassa sosyal medyanın ilgi odağı. Youtube’da her hangi bir canlı yayını çok kısa sürede binler tarafından seyrediliyor. Ekonomi konusundaki tecrübe ve bilgisi de daha çok ilgi odağı haline getiriyor kendisini.

Son aday da bizzat DP başkanı olan Gültekin Uysal.

Bize göre de en güçlü Menderes adayı Sayın Uysal olmalı. Ancak Sayın Uysal bir türlü “fazla uysallıktan” kurtulup da güçlü bir atak yapamıyor nedense..

Her neyse durum böyle…

Biz buraya tek tek adayları saydık…

Belki de bütün adaylar bir araya gelip bir Menderes ruhu oluşturabilirler.

Zira ülkenin bu zor şartlardan kurtuluşu bu ruhun tekrar ihya edilmesinde.

 

 

 

Benzer konuda makaleler:

1 Yorum

  1. Bu iktidar sayesinde Geldiğimiz siyasi çıkmazın telafisi çok zor zira TC. bilgisizlik, cehalet, kibir yolsuzluklar ve dış devletler ilişkisinin çökmesi bu vahim tabloyu yaratmıştır… sonrası için arzu ettiğimiz huzur ve istikrarın gelmesi çok zor olacaktır. RAHMETLİ MENDERES Dönemini özleyebiliriz ancak o, da mümkün olmayacaktır. Huzur ve istikrar çok zor olacaktı ALLAH HAYIRLISINI VERSİN…

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*