Van’da muhabbet çağlayanı

alt

Bir haftaya yayılan program

Van’daki mevlid programı, zahirde bir güne mahsus idi. Fakat bu serhad şehrimiz, bir haftayı bulunan geniş katılımlı cemaatî hizmetlere, programlara ev sahipliği yaptı.

Bir üç günlüğüne gittik. Lakin orada gördük ki, günler öncesinden Van’a gelen kardeşlerimiz, ağabeylerimiz var. Hanımların ve aile boyu gelenlerin varlığı da dikkat çekiciydi.

Sayıları yüzlerle, binlerle ifade edilebilecek bu ziyaretçilerin mühim bir kısmı, bizden sonra da bölgeden ayrılmayıp kafileler halinde Nurs Köyünü ziyarete gittiler.

Cenâb-ı Hak, bu ziyaretleri kabul ile tekrarını nasip eylesin.
* * *
Türkiye’nin hemen her yerinden Van’a gelen Nur kafilelerini günlerce misafir eden, onları en güzel şekilde ağırlayıp uğurlayan, mevlid ve sâir programları vakitlice icra eden o isimsiz fedakârların hizmetlerini de tebrik ve takdirle karşılıyoruz.

Evet, geçen hafta Van’da sadece mevlid programı icra edilmedi. Aynı zamanda muhtelif mekânlarda muhtelif Nur dersleri yapıldı.

Kezâ, mahallî radyo ve televizyonlarda birçok sohbet/röportaj programları düzenlendi… Kezâ, Euro Nur ekibi, tam teçhizatlı şekilde orada görev başındaydı. Birçok kişiyle röportaj yaptı, mevlidin hemen her safhasını kayıt altına aldı. Bütün bunları kendi sitesinden dünyaya duyuracak.

Hizmet seferberliği

Mevlid programına Van valisinin, il müftüsünün, muhterem imamların, müezzinlerin, mebusların, belediye başkanlarının, akademisyenlerin ve sair bürokratların iştiraki cidden memnuniyet vericiydi.

Öte yandan, Van’daki hemen bütün tarikatların, dinî grupların ve Nur fraksiyonlarının—velev ki temsil makamında olsun—mevlid programına iştirak etmesi, onun da ötesinde dışarıdan gelen ziyaretçileri kendi misafiri gibi görüp yakın alâka göstermesi, parasıyla, arabasıyla, hanesiyle adeta seferberlik halinde koşuşturması, yine her türlü takdirin üzerinde.

Şevk ve ümit pırıltıları

Bu seneki Van Mevlidi okul zamanına denk geldiği için, ilköğretim ve lise seviyesindeki çocukların sayısı azdı. Üniversite öğrencileri ile genç memur ve öğretmenlerin iştirakı ise, hakikaten istikbâle matuf olarak bizlere ümit pırıltıları bahşetti.

Bizi ve bütün ziyaretçileri bilhassa memnun edip sürûra gark eden asıl manzara ise şuydu:

Bu sene, Türkiye’nin her bölgesinden, hemen her vilayetinden, her şehrinden Van mevlidine gelenler vardı.

Bunları tek tek sayıp dökenin imkânı yok. Esasen, buna gerek de yok. Zira, hangi birini saysanız, yine de unuttuklarınız, hatırlayamadıklarınız olacak.

Dolayısıyla, temsil makamında olarak, doğudan batıya, kuzeyden güneye, Anadolu’dan Trakya’ya bütün Türkiye’nin Van Mevlidine iştirak ettiğini söylemek mümkün.

İşte, aynı gaye etrafında birleşen bütün bu vatan ahalisinin Van’da biraraya gelip kucaklaşması, orada bir muhabbet çağlayanı vücuda getirdi.

Evet, kırk yıllık dost ve kardeşlerin yanı sıra, yeni “bahar çiçekleri”nin de aynı safta, aynı nur halesinde içinde yer alması, hep birlikte aynı nur potasında erimesi, dünyanın en mesudâne manzarasını teşkil ediyordu.

Öte yandan, hanım kardeşlerin, ablaların kendi aralarında buluşup kaynaşması, yılların hasretini gidermeye çalışması, kıraat edilen mevlidi ve nur derslerini kendilerine tahsis edilen mahfillerden takip etmesi, onlar için de unutulmaz hatıralar vücuda getirdi.

Bölgede sahibiyet şuuru

Âcizâne, benim en fazla dikkatimi çeken bir başka husus da şu oldu: Bölgedeki, yani bilhassa Doğu ve Güneydoğu Bölgelerimizde ikamet eden Nur Talebelerinin mevlid programına iştirakı ve yakın alâkası, istikbâle ait ümidimizi tahminlerin ötesinde cilâlayıp parlattı.

Bu ciddî ve öncekilere fark atan yakın alâkayı, mevlid programını düzenleyen arkadaşlara da sordum. Onlar da aynı düşünce ve kanaate iştirak ettiler ki: Bu sene,hakikaten umduğumuzun fevkinde bir katılım ve alâka görüldü.

Ümit ve temennimiz odur ki, aynı durum sonraki yıllarda da artarak devam etsin. Zira, bu vatanda her türlü menfiliği bertaraf edecek olacak umum Nur Talebelerinin ittihadı, ittifakı ve imtizacının temini için, bu tür programlar ulvî, nuranî, feyizli birer vesile teşkil ediyor.

Serhatta Nur menzilleri

Son olarak Van’ın Nur hizmetinde ve Üstad Bediüzzaman’ın hayatındaki yerine de kısaca temas ederek bitirelim.

1910’da “Dağ ve sahrayı medrese ederek” meşrûtiyeti ders veren Üstad Bediüzzaman, daha ziyade Van ve çevresindeki aşiretleri dolaşarak Münâzarât isimi eserini vücuda getirdi.

Nur Külliyatının Fâtihası olan İşârâtü’l-İcaz isimli eser, 1915’te çok ağır şartlar altında Van ve çevresinde telif edilmeye başlandı.

Horhor Medresesi ile Medresetüzzehrâ’nın mücessem şekli Van’da tezahür etmiş ve bunların gelecekte de aynı bölgede yeniden ihya edilmesi Üstad Bediüzzaman tarafından vasiyet edilmiş.

Kezâ, Medresetüzzehrâ’nın alt birimleri olan muhtelif şubeli Dârüttâlim ile Dârülfünûn’un merkezi, yine Van vilâyeti olarak belirlenip tasavvur edilmiş.

Van Gölü içindeki Akdamar Adasında elli kadar talebenin kâmilen yetiştirilmesiyle, dünyanın fethedilebileceği mesajı ve müjdesi verilmiş.

Nur menzillerinden olan Van Kalesi, Edremit, Tahir Paşa Konağı, Erek Dağı, Bâşet Dağı, Ferraşin Ovasının bir kısmı, Müküs (Bahçesaray), Vastan (Gevaş) ve daha bir çok menzilin Van ile doğrudan, ya da dolaylı bağlantısı var.

Ve nihayet, kendi köyünde dahi ancak sekiz sene kalabilen Üstad Bediüzzaman’ın yekûn on beş yılı aşan hizmeti ve hayat mâcerası Van ile çevresinde geçmiş. Bu sebeple, Van’ın hemen her mıntıkasında Üstad Bediüzzaman’ın bir izini, bir hatırasını bulmak mümkün.

Daha nice mevlidlerde ve anma programlarında buluşmak dileğiyle…

Binler selâm ve duâ

Van Mevlidinde buluşan “Isparta kahramanları”nın kardeşleri olan binler Nur Talebesine binler selâm ve duâlar.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*