Yaratılışımızın ana gayesi: İman, ilim, duâ

Zaman zaman bu soru zihnimizde canlanır veya kalbimizde yankılanır: “Biz bu dünyaya niye geldik?”

Bu, mutlaka doğru olarak cevaplandırılması gereken bir sorudur. Zira, doğru cevabı bulunmaz ve gereği yerine getirilmezse, insanın yatları, katları, atları, çiftlikleri de olsa huzur ve mutluluğu bulamaz. Bunu, dünyanın en zengin ve en şöhretlilerinin bile bunalıma düşüp intihar ile hayatlarına son vermelerinden anlıyoruz.

Zira insan bu dünyaya ibadet, duâ ve ilimle tekemmül etmek / mükemmelleşmek için gönderilmiştir. İbâdetin özü ise duâdır.

Yaratılışımızın birinci gayesi, ana sebebi; imân ve ibadettir.

İkincisi; hakikî ilmi tâlim etmekle tekemmül etmek, gelişmektir.

Üçüncüsü de duâdır.

Bunu yaratılışımız, fıtratımız, yapımız bütün hâl ve yönleriyle gösteriyor. Şöyle ki:

Diğer varlıkların aksine, doğduktan bir iki sene sonra ancak ayağa kalkabiliyoruz. On beş senede ancak zarar ve menfaati fark ederiz. Aciz ve zayıf varlıklarız. İhtiyaçlarımız ve fakrımız sonsuzdur. Öyle ihtiyaç ve arzularımız var ki, bütün insanlık bir araya gelse, yine onları karşılayamaz.

Demek ki, yaratılışımızın asıl gayesi, hakikî ilmi talim etmekle mükemmelleşmek, gelişmek, olgunlaşmak, duâ ile ubûdiyettir. Yani, “Kimin merhametiyle böyle hakîmâne idare olunuyorum? Kimin keremiyle böyle müşfikàne terbiye olunuyorum? Nasıl birisinin lûtuflarıyla böyle nâzeninâne besleniyorum ve idare ediliyorum?” bilmektir. Ve binden ancak birisine eli yetişemediği ihtiyaçlarına dâir, bütün istekleri kabul eden Yaratıcıya acz ve fakir diliyle yalvarmaktır; ve istemek ve duâ etmektir. Demek, bu âleme ilim ve duâ vâsıtasıyla tekemmül etmek için gelmişiz. Mahiyet ve istidad itibâriyle her şey ilme bağlıdır. (Bediüzzaman Said Nursî, Sözler, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 287.)

Aciz bir çocuk, anne-babası, kardeşleri ve akrabalarına sığındığı gibi; aciz ve miskin bir insan, bütün dünyanın sultanı da olsa, Kâinat Sultan’ına sığınmaktan başka ne yapabilir?

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*