Üstad ömrü boyunca çok kez zehirlenmiş.
İlk defa Ankara’da mecliste olmuş bu olay.
Ardından on dokuz defa çeşitli mahallerde.
Her defasında çok sıkıntı çekmiş Üstad.
Sendelemiş, günlerce hasta yatağında yatmış, inlemiş, nefesi kesilmiş.
Ama sonunda yine ayağa kalmış, dimdik…
Zehirlenmeden sonra her ayağa kalkışında ise Ankara’nın kap kara karanlık dehlizlerinde hep şu ses yankılanmış:
Yine öldüremedik!..
Yine yok edemedik!..
Üstattan sonra ise Yeni Asya aynı tazyiklere maruz kalmış.
Tabi ki müntesipleri çoğaldığı için yeteri kadar zehir bulamamışlar.
Bu sefer de Yeni Asya’ya farklı yönlerden hücum etmişler.
İçten ve dıştan darbelerle yıkmaya çalışmışlar.
Yok etmek için uğraşmışlar.
27 Mayısta, 12 Martta, 12 Eylülde hep vurmuşlar…
28 Şubatta toptan yok etmeye çalışmışlar.
Darbe üstüne darbeler…
Sendelemiş Yeni Asya, bazen de kısa süre baygınlıklar olmuş.
Lakin her darbe sonunda ayağa kalkmış…
Adeta küllerinden doğmuş bir anka kuşu gibi.
İşte bu her ayağa kalkışın, küllerinden doğuşun akabinde yine o karanlık ses yankılanmış, Ankara’nın o kapa kara karanlık dehlizlerinde:
Yine yıkamadık…
Yine yok edemedik…
52 yıl sonra, bu gün her şeye rağmen yine ayaktayız.
Yine hizmetimizin başında başımız dik durmaktayız.
Evet, dertlerimiz, sıkıntılarım yine var, hep olduğu gibi.
Fakat biz Yeni Asya olarak yine hak bildiğimiz yoldan yürüyoruz.
Hak, hukuk, adalet ve demokrasi mücadelemize devam ediyoruz.
Bu konuda Yeni Asya en sıkı imtihanlardan geçmiş, demokrasi ve hak mücadelesinde ne derece samimi olduğunu bu uğurda ödediği bedeller ile umum aleme ispat etmiştir.
İşte geçen 52 yıl bunun en açık delilidir.
Bu önemli ve şükredilecek bir husustur.
Bu önemli hasletin kamuoyu tarafından da tasdik edilmesi son derece önemlidir.
Bakınız 52. yıl münasebeti ile Yeni Asya hakkında söylenen sözlere.
Gazetemizde yayınlandı, buradan okuyabilirsiniz.
Oldukça dikkat çekici beyanlar var.
Bilhassa;
Sayın Kılıçdaroğlu’nun sözleri son derece önemli.
Bu gün Üstad’ın Hilmi Uran’a yazdığı mektupta dile getirilen hususların Kemal Bey tarafından icra edildiğini görüyoruz.
Demokrasi adına çok ciddi bir gelişme bu.
Ülkenin barış ve huzur için de…
Şurası su götürmez bir gerçek:
Demokrasinin ortak payda olarak kabul edilmesinden herkes kazanır.
Aynı zamanda Sayın Akşener’in Yeni Asya’nın demokrasi mücadelesini taktir etmesi onun Demokrat kimliği hakkındaki düşüncelerinin bir yansıması.
Meral Akşener ülkede demokrasi yolunun açılmasında sıra dışı mücadele örneği verdi ve vermeye de devam ediyor.
Sayın Uysal zaten öteden beri Yeni Asya’nın demokrasi mücadelesini çok yakından bilen birisi. Yeni Asya ile demokrasi ve hak mücadelesinde daha sıkı bir gönül bağı var.
Sayın Kesici, Sayın Karamollaoğlu, Sayın Destici, Sayın Günay, Sayın Ali Babacan ve diğer siyasilerle birlikte bir çok fikir ve düşünce insanı bu gün Yeni Asya’nın demokrasi, hak ve hukuk yolundaki mücadelesini taktirle karşılıyor.
Bizler de tüm bu hakperest düşünce ve fikir erbabına teşekkür ediyoruz.
Yeni Asya’ya da 52 yıllık hak ve demokrasi mücadelesinde yolun açık olsun diyoruz.
Daha nice yıllara…
Benzer konuda makaleler:
- Yeni Asya Yeni Asya
- Büyük bir dâvânın dellâlı ve temsilcisi: Yeni Asya
- Yeni Asya bayrak bayrak burçlara dikilmezse şaşarız
- Yeni Asya 48 yaşında
- Haydar Gündüzalp: Yeni Asya´yı ağabeyim vasıtasıyla tanıdım
- Bir mektepsin Yeni Asya
- Yeni Asya: Demokratlara nokta-i istinad
- Yeni Asya ve gençlik
- Yeni Asya inayet altında!
- Yeni Asya’nın mücadelesi demokrasinin önünü açıyor
İlk yorum yapan olun