Yeni Asya’nın elinde Nur var, siyaset topuzu yok!

Tasfiye sırasının dindar cemaatlere ve dindar siyasetçilere geleceğini söylemek kehanet değildir!

Zira, “Men dakka duka!” (Kim kapı çalarsa, kapısı çalınır!)

Ama Nur Talebeleri ve özellikle Yeni Asya’ya Allah’ın izniyle mahfuz kalacak. Çünkü bu işlere bulaşmadığından da inşallah “inayet altındadır:

“Kardeşlerim, hiç merak etmeyiniz. Kat’i kanaatim geldi, bizler bir inayet altında, gayet ehemmiyetli bir hizmette ve ihtiyar ve iktidarımız haricinde bir dest-i gaybi tarafından istihdam ediliyoruz.1

“Sakın, sakın, hiç kederlenmeyiniz, merak etmeyiniz, hem telâş etmeyiniz, hem bana acımayınız. Şeksiz şüphesiz, inayet-i İlâhiye perde altında bizi muhafaza etmekle, “Umulur ki hoşlanmadığınız birşey sizin için daha hayırlıdır. (Bakara Sûresi: 216.) âyetine mazhar etsin…

“Onların o planları da yine akim kaldı…” (Bediüzzaman, Emirdağ Lâhikâsı, 64.)

. Yeni Asya, her zaman ve zeminde, her platformda hak ve hürriyetleri, adaleti, demokrasiyi savunmuş, savunmaya devam ediyor.

. Yeni Asya, zulme, haksızlığa, hırsızlığa, yolsuzluğa, adaletsizliğe, hukuksuzluğa her zaman ve zeminde, her kişi ve kesimde karşı gelmiş!

. Yeni Asya’nın elinde Nur var, siyaset topuzu yok!

. “Rejimi reddetmek ne vazifemizdir, ne de kuvvetimiz var. Ve ne de düşünüyoruz ve ne de Risale-i Nur izin veriyor. Fakat biz kabul etmiyoruz, amel etmiyoruz, istemiyoruz. Red başka, kabul etmemek başkadır, amel etmemek daha başkadır.”2 hakikati ve direktifince, devleti ele geçirme gibi bir hedefi olmamış, kadrolaşmaya gitmemiş…

. Devlete bulaşmamış, nemalanmamış!

. “Ne verdilerse hiçbirini almadı ki” geri alsınlar!

Bunların tam tersini yapanlar düşünsünler!
Dipnotlar:

1- Emirdağ Lâhikâsı, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 25. 2- Bediüzzaman, Kastamonu Lâhikası, s. 206.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*