Yumurtadaki mucize

Bu gün için insanların tükettiği en önemli gıdalardan birisi yumurtadır. Kaz yumurtası, ördek yumurtası, deve kuşu yumurtası gibi yumurtalarla birlikte en çok tüketilen tavuk yumurtasıdır. Bu büyük bir nimettir. Aynı zamanda, tüm canlı yumurtalarında olduğu gibi, tavuk yumurtası da başlı başına bir mucize nimettir. Zaten Allah’ın tüm sanatları harika bir sanat olması yanında bir mucizedir de.

Yumurta insan metobolizması için fit bir gıdadır. Her şeyi ile çok faydalı bir protein deposudur adeta. Bir çok vitamin de içermektedir. Bir ara kolesterolu yükseltiyor diye yanlış bir bilgi ile zihinlerde tereddütler meydana getirmişlerdi. Ancak bu gün bu düşüncenin son derece yanlış bir bilgi olduğu ortaya çıktı. Günümüzde uzmanlar neredeyse yumurtayı kabuğu ile bile yemeyi tavsiye edecekler. Çünkü kabuğunda bile kemikler için çok değerli olan mineraller var.

Bu konuda daha fazla bilgi almak isteyenler biyoloji kitaplarından istifade edebilirler. İnternet ortamında yazılmış yüzlerce makaleye de ulaşmak mümkün. O yazılar okunduğu zaman yumurtanın ne büyük bir nimet ve ikram olduğu net bir şekilde görülür.

Evet, gerçekten yumurta büyük bir nimet, büyük bir ikram, büyük bir ihsandır. Yumurtalar sayısınca, yumurta içindeki faydalar, proteinler ve vitaminler ve mineraller sayısınca ve yumurtanın teşkilinde görev alan atomlar ve moleküller adedince şükretsek yine de bu nimet için şükür vazifesini yerine getirmiş olmayız. Biz yine de Rabbimize bu sayıları niyet ederek o adetlerin çarpımları sayısınca Elhamdülüllah deriz.

Ancak yumurta sadece bize nimet olsun diye yaratılmamış. Yaratılış maksatlarından en önemlisi tavuk neslinin devamıdır. Her bitki ve canlıda olduğu gibi tavuklar da neslini devam ettirmek için yumurta yumurtlarlar. Yumurta adeta bir tavuğun çekirdeği nispetindedir. Nasıl bir elma ağacının en önemli cüzü meyvesi ve meyvesi içindeki çekirdeği ise, onun gibi, yumurtadan maksat da tavuğun genetik yazılımının bulunduğu yumurta çekirdeğidir. Yani neslin devamını sağlayan genetik yazılımdır.

Bu nedenle tavuklar yumurtalarını kimsenin görmeyeceği gizli bir yere yaparlar ve bir süre sonra kuluçkaya yatarlar. Yirmi bir gün sonra o yumurtalardan mini minnacık sevimli civcivlerin çıktığını görürsünüz.

Yumurtadan civcivin çıkması ise başlı başına harika, başlı mucize bir yaratılış sürecidir.

Şöyle ki:

Bilindiği üzere yumurta üç ana bölümden teşekkül eder. Yumurta kabuğu, yumurta akı ve yumurta sarısı. Kabuk sert olmasına rağmen yumurta akı ve sarısı adeta mayi, akıcı bir yapıya sahiptir. Bu nedenle kabuğunu kırdığınız zaman yumurta akı ve sarısı koyu bir sıvı gibi dağılır. İşte gelin görün ki, yirmi bir gün sonra bu sıvıya benzer iki ana maddeden ayak, tırnak, tüy ve kanat, kıkırdak ve kemik, gaga gibi taştan sert bir organ, öte yandan dil, beyin, göz, ciğer, böbrek, taşlık gibi iç organlar ve diğer bir çok yumurta üretim organları yaratılır.

Bu gerçekten bir mucizedir.

Aklın hayretler içinde kalacağı bir yaratılış sürecidir.

Allah’ın varlık ve birliğini gösteren harika bir delildir.

Öyle ki bir Alim o civcivin tüm yaratılış programını çekirdekteki DNA ve genetik üzerine yazmakta, bir Kadir-i Külli Şey o plan ve programa göre o canlıyı inşa etmekte ve bir Mürid iradesi ile o civcivin aza ve organlarını şekillendirmekte ve bir Hayy yirmi bir gün sonra o canıyı hayat sahnesine getirmektedir. İşte bir civcivin yaratılışında müthiş bir Kudret, mükemmel bir ilim, kararlı bir irade ve gören ve bilen ve duyan bir hayat sahibi Zat güneş gibi akıl gözüne gözükür.

Zaten insanın da en önemli görevi budur:

Yani, yumurtadan çıkan civcivin arkasındaki Yaratıcıyı görmek, bilmek ve bu yaratılış sürecini aleme ilan etmek.

Aksi taktirde insan tüm bu yaratılan mahluklar arkasındaki gizli bir Kudreti görmese kördür. Onlarda yazılan o ince İlmi yazıları okuyamazsa cahildir. O yumurtadaki yaratılış sürecini akıl gözüyle idrak edemez ise aklını tımarhane odalarını hapsetmiş bir cünundur.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*