Ağabeyler anlatıyor…

Halil Yürür:

Bir gece fatihte, abdünnurun evinin bodrumunda teksir yaparken Peyamberimiz A.S. geldiler. Aşere-imübeşşere ile beraber geldiler. Gözlerimden sicim sicim yaşlar boşalıyordu. Ayağa kalktım. O anda makinanın başındaydım ve her tarafım mürekkep içindeydi. ‘Hoşgeldiniz’ dedim. ”çalış,çalış,çalış” dediler. ”Biz uzakta değiliz aramızda fazla mesafe yok” dedi Peygamber Efendimiz A.S.M. Bunları tavana doğru bakarak söyledi. Sonra hemen ayrıldılar. Bu rüya değil, ben makinanın başında teksir ederken, canlı canlı oldu.´

Zübeyir Ağabeyin Halil Yürür’e mektubundan:

Gündüz uykusunu sakın sakın fazla uyuma. Yatsını kılıp uyu. Sabahtan kalk, Süleymaniye veya daha uzak. Fatihe koş. Gündüz bir iki saatten fazla uyku bütün hastalıkların başı olan sebeblerden birisidir. Hasta da olsan sabahleyin fırla fırla ya Allah deyip bu yaz havasından, ilahi feyzinden istifade et. Üstadımız yaz kış daima bütün ömründe çıkmış ve dağlara, bahçelere yürüyerek gitmiş… Emirdağda, barlada o mecalsiz halinde mutlaka dışarı çıkıyor ve yürüyordu. Sıhhatin en büyük muhafızı 3 nimet-i ilahiye’de: Temiz hava, her gün yürüme ve yemekleri vaktinde, saatinde yeme.

Benzer konuda makaleler:

1 Yorum

  1. Allah im herkesi basta gaflet uykusundan uyandirsin ki, diger uyku zaten ozaman uyunmaz.gafletten uyananin uyumasina imkanmi var?sayin abim

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*