Anneler Günü

Mayıs’ın ikinci pazarı “Anneler Günü” olarak belirlenmiş… Anneler, ‘Cennetin ayaklarının altında olduğu’ mübarek kişiler… Veysel Karânî Hazretlerinin, âmâ olan annesinin her sabah ayaklarının altında cennetin kokusunu duyduğunu hatırlarım…

Evet, anneler bugünlerde daha fazla hatırlanır ve çeşitli pahalarda hediyeler alanlar da olur. Örnek olarak, bu aralar her yerde pırlanta ve tek taşlar çeşitli şekilde insanların ve özellikle de annelerin beklediği bir hediye olarak karşımıza çıkıyor. Oysa aslında bu elmaslar birçok annenin umudunu da söndüren taş parçaları! Üstad her zaman kömür ile elmasın ayrımını benzetmeler ile bizlere sunuyor iken, aslında elmaslar da çıktıkları yerde ‘kanlı elmas’ olarak adlandırılıyorlar. Parlayan taş parçaları için birçok çocuk işçi seferber oluyor ve anneleri de onları gözyaşları ile seyrediyorlar.

Annem; ben ve ablam için her zaman görünmez kalkan olmuştur. Hastalandığımızda ağladığını görmüştüm meselâ… Anneler hediye olarak sadece çocuğunun iyi birisi olmasını isterler her halde. “İnsanların pırlantaları çocuklarıdır” der ananem. Eğer onlar parlıyorlar ise, o zaman tek taşın olurmuş…

Bu günlerde birçok imkânı olan ve maddî bakımdan sıkıntısı olmayan ülke Güney Kore’de gençlerin ölüm sebeplerinin başında intihar gelmektedir. Bunun sebebi ise aile yapılarının bozukluğu ve en önemlisi de dinî anlamda boşlukta olmaları. Çünkü onlar her zaman maddî güce dayalılar. Eğer maddi imkânın varsa her şeyi alabilirsin! Alabilirsen mutlusun! Bu yüzden telefon değiştirme yüzdeleri de en yüksek olan ülke. İşte diğer milletlerden en önemli bir farkımız da, dindar ebeveynlere sahip olmamız. Onlar olmasa belki de bugün bizler parlayamayacaktık, ümitvar olamayacaktık.

Bir annenin en önemli isteği “Evlâdım” demesidir. Anneannem anneleri üç kategoride toplar her zaman:

— Altın Anne
— Elmas Anne
— Taş anne

Altın anne öyle bir parlar ki, çocuğuna da parlaklığını verirmiş. Elmas anne güneş ışıkları içerisinden geçtiğinde yedi rengi yansıtır ve çocuğu için iyiyi ve kötüyü seçermiş. Taş anne ise sadece biyolojik olarak annesi olurmuş. Çocuklarının kalbi taş olurmuş. Çünkü sevgisiz yetişen çocukları olur ve işte onların yüzünden kötülük yayılırmış.

Bu günlerde huzurevlerine hiç gittiniz mi bilmiyorum, ama orada birçok anne çocuklarını büyük bir özlem ile bekliyor. Onlar ile karşılaştığımda aklıma her zaman Eskişehir Hapishanesinin penceresinin yansımaları geliyor. “Ne ekersen onu biçersin”, “İyilik eden iyilik bulur” gibi sözler de geliyor. Ama sonra da Allah’ın onlar için iyilikler nasip etmesini istiyorum. Gerçekten kötülük eden bir anne bile olsa sonunda yaptığı ile ayağı takılıyor ve düşüyor.

Allah, annelerimizi başlarımızdan eksik etmesin ve tabiî ki anneanne ve babaannelerimizi de… Bütün annelerin ‘Anneler Günü’ kutlu olsun.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*