Baba olmak değil, Babalık yapmak zor

Uzmanlar, sağlıklı bir çocuk gelişimi için sadece anne bakımının ve eğitiminin yeterli olmadığını ifade ederek, ‘’baba’’nın her aşamada etkin rol alması gerektiğini vurguluyor. Hacettepe Üniversitesi’nin (HÜ) Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hilal Özcebe ve Dr. Burcu Küçük Biçer’in koordinatörlüğünde, ailede babanın çocuk bakımındaki yerini ve sorumluluklarını belirlemek amacıyla Ankara’nın orta gelir düzeyinde olan bir mahallede araştırma yapıldı.

 Araştırmaya katılan babaların yüzde 60’ını 35 yaşından küçük genç babaları oluştururken, babaların yüzde 62’si lise veya üniversite mezunu ve çocuk bakımı konusunda bilgi kaynağı olarak genellikle medyayı kullanıyor. Araştırmada yer alan anne ve babaların yarısından fazlasını lise ve üstü eğitim almış olmalarına rağmen, ailelerin yüzde 40’ı gece uyumadan önce çocuklarına masal okumuyor. Araştırma içinde yer alan babaların yüzde 70’i çocuğunun hatasını anlaması için karşılıklı konuşmayı tercih ederken, yüzde 30’u bağırma, küfür etme, şiddet uygulama gibi davranışlara başvuruyor. Babaların yüzde 63’ü evde sigara içiyor, ancak sigarayı çocuklarının bulunmadığı ortamda içmemeye dikkat ediyor. Çocukların babalarıyla beraber yapmaktan hoşlanabileceği paylaşımlar açısından da parka gitme oranı yüzde 50’lik oranla ilk sırada yer alıyor. Bunu yüzde 39 ile birlikte televizyonda çocuk programı seyretme oranı, yüzde 21’lik oranla oyun oynama izliyor. Çocukların babalarıyla paylaşım oranlarının az olmasını anneler, ‘’babaların büyük çoğunluğunun uzun mesai saatleri içeren ve belli bir eğitim düzeyi gerektiren işlerde çalışması ve iş ortamlarının genelde stresli, yorucu olmasından iş dışındaki boş vakitlerini evde geçirmek istemeleri’’ olarak açıklıyor.

ÇOCUKLARIN BEKLENTİLERİ KARŞILANMALI

Projenİn yürütücüsü HÜ Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özcebe, çocuk gelişiminde ‘’anne’’ ne kadar önemliyse ‘’baba’’nın da en az o kadar önemli olduğunu söyledi. ‘’Baba olmak zor değil, ancak babalık yapmak zor’’ diyen Özcebe, toplumların gelişmesinde ve kalkınmasında, yarınlarda büyük görevler alacak olan en önemli varlıkların çocuklar olduğunu söyledi. Sağlıklı, başarılı, üretken ve mutlu bir gelecek için çocukların doğru bir şekilde yetiştirilmesi ve bakımının yapılması gerektiğine işaret eden Özcebe, ailenin toplumdaki en küçük birim olduğunu belirtti. Özcebe, anne-baba ve çocuklardan oluşan kurumun, pek çok sorumluluğu ve işlevi bulunduğunu dile getirerek, eşlerin birbirlerine olan sorumlulukları dışında en önemli görevlerinin çocuklarının anne-babasından beklentilerini karşılamak olduğunu vurguladı.

“BABA, EN ETKİLİ ROL MODELDİR”

Çocuk gelişiminde ‘’baba’’nın en etkili rol model olduğunu ve kişilik gelişimine yön verdiğini ifade eden Özcebe, geleneksel anlamda ‘’evin reisi’’ şeklinde görülen ‘’baba’’nın korkulan, çekinilen, konuşmak yerine saklanılan bir modelden ziyade, anne ile birlikte hayatı paylaşan, çocuklarına karşı hoşgörülü, etkili, güven veren, sorumluluk sahibi, paylaşımcı, sevecen, çalışkan, dürüst bir model olmasının sağlıklı ruh yapısına sahip çocukların yetişmesine yardımcı olacağı değerlendirmesinde bulundu. Özcebe, erkek çocuklarının genellikle erişkinlikte sergileyeceği tutum ve davranışları ‘’baba’’dan örnek aldığını, kız çocuklarının da seçeceği eşte aradığı özellikler arasından ‘’baba’’sının özelliklerinin olmasını tercih ettiğine dikkati çekti. Annenin ve babanın çocuk yetiştirilmesindeki rolünün farklı olduğunu, ancak birlikte yapılması gerektiğini vurgulayan Özcebe, ‘’Bu nedenle anneler kadar babaların da çocuk sorumluluğundaki rolleri açısından bilgilenmelidir. Bir baba, çocuğunu dinlemeli, ona yardımcı olmalı, anneye çocuk bakımında destek olmalı ve sorumluluk paylaşmalıdır’’ diye konuştu.

BİLGİLER YÜZ YÜZE YAPILAN ANKETLE ELDE EDİLDİ

Ankette, babaların çocukların bakımı ve eğitimindeki rolü tesbit edilmeye çalışıldı. Araştırmanın verileri, 119 anneden yüz yüze anket toplanarak elde edildi. Ankete katılanların yüzde 59,6’sı erkek, yüzde 40,3’ü kız çocuklarından oluştu. Çocukların yüzde 53,7’si 1-4 yaş, yüzde 6,7’ ise 1 yaşın altında. Annelerin yüzde 55,4’ü ve babaların yüzde 62,2’si lise ve lise ve üzeri eğitimli olduğu belirlendi. Araştırmaya katılan ailelerin yüzde 86,4’u çekirdek, yüzde 13,4’ü geniş aile yapısına sahip çıktı. Babaların çalışma süreleri yüzde 68.9 oranı ile günde 9-10-12 saat arasında yoğunlaştığı ve en çok 07-17 mesai saatlerinde çalıştığı belirlendi. Araştırmaya katılan annelerin yüzde 84,6’sı çocuklarının planlı bir gebelik sonucu doğduğunu, ailelerin yüzde 79,0’unda çocuğun doğumuyla ekonomik bir sorun yaşanmadığını belirtti. Babaların yüzde 96,6’sının doğum sırasında hastanede bulunduğu ifade edildi. Araştırma sonucu, babaların yüzde 64’ünün çocuk eğitimi ve bakımı konusunda herhangi bir kaynaktan bilgi almadığını ortaya koydu.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*