Barış Peygamberi (asm)

Okuyucularımızın mahiyetini yakından tanıdıkları II. Avrupa’nın propagandalarına cevap yerine tepki vermenin doğru olmadığını biliyoruz.

11 Eylül’le birlikte maalesef ele geçirdikleri kapital ve bazı siyasetçilerle İslâmiyeti ve dolayısıyla Efendimizi (asm) barış karşıtı göstermeye çalışan global din ve ahlâk düşmanlarının stratejilerini bazı Müslümanlar doğru okuyamadı. Büyük paralarla kurdukları enstitülerin aldatmaya dayalı kamuoyu araştırmalarının neticeleriyle, yine kurdukları medya devlerinin manşet ve ekranlarındaki haberlerle paniğe kapıldı. Güneş gibi dünyanın üzerine doğan İslâmiyeti ve onun Peygamberini (asm) doğru anlatmak yerine, karşı reflekslere müracaat etti.

Oysa II. Avrupa’nın insanlığa yaptığı zulüm ve hakareti göstermek için bazen doğru bir düğmeye basış veya onların mahiyetini anlatacak bir makale bizi neticeye götürecekken, yine çeşitli mahfillerde onların insafına sığınma hatasına düştü.

İslamofobia toplantıları… Antisemitismus kanununun genişletilerek Müslümanları da içine alması talepleri… Veya Batının tarihine müracaat ederek onların skolastik ve yakın çağda irtikâp ettikleri vahşetleri gündeme getirmemizin ne İslâmiyete ve ne de insaniyete faydası olmuyor kanaatindeyiz. Ahirzaman dinsizliğinin globalleştiği nisbette İslâmiyetin de cihanşümul olduğuna inanıyoruz. Cihanşümul olan İslâmiyetin Peygamberi (asm) yalnızca Müslümanlara değil; bütün insanlığa ve âlemlere rahmet olarak gönderildiğine göre… İnsaniyeti kurtarmada, barışta, medeniyette, adalet ve çevrede hedefimiz belli bir coğrafya, kitle ve zaman olmadığına göre… II. Avrupa’nın içinden çıktığı İsevî dünya da kurtuluş için Efendimizi (asm) beklediğine göre… Öyleyse biz itilen katılan azınlıklar psikolojisinden çıkarak, esas pozisyonumuzu almalıyız.

Gerek Türkiye’de ve gerekse Avrupa’da dinî cemaatlerin en güzel zaman ve imkânlarını, organizeli global dinsizlerin karalama ve iftiralarına tepki için harcamaları işimizi zorlaştırıyor. İslâmiyetin günümüz ve gelecekteki insanî problemlerin hal çarelerini dünyaya anlatacak konferans, ilmî çalışma ve neşriyatlar, mütehayyir bir şekilde Batıda bekleşen yüz milyonları İslâma dost yaparak modern devrimcileri maddî ve manevî desteklerden mahrum bırakacaktır.

Türkiye’deki kamuoyu araştırma şirketlerinin mahiyetini anlamamış olanlar, Avrupa ve Amerika’daki yoldaşlarının istatistikleri karşısında elbette paniğe kapılacaklar. Efkâr-ı ammeyi büyük paralarla satın aldıkları gazete ve ekranlarla aldatmaya devam edenlerin başarıları, elbette bizim kapanan ferasetimizle alâkalıdır. Gözleri değneğin ucuna takılmış havuçtan başka birşey görmeyen siyasal İslâmcıların bilhassa bu noktadaki vebali büyüktür.

II. Avrupa’nın kargaşa ve kaos peşinde koştuğunu biliyoruz. Âlem-i İslâmın bir türlü kurtulamadığı cehalet illetinden istifade ile onların bulanık sularda bizi nasıl avladıklarını hüzünle seyrediyoruz. Buna karşı gürültü çıkarmak, karanlıkta ıslık çalmaya benziyor. Bir lamba, bir mum olup önümüzü aydınlatacak gayretlere ihtiyacımızın olduğu bir zamanda, bazen düşmanın çıkardığı patırtı gürültüyü nizamî hücumlar zannederek maalesef yeise düşüyoruz.

Müslümanların da global düşünme, strateji geliştirme ve hasmının mahiyetini detaylıca öğrenme zamanı geldi, geçiyor. Dünya siyasetini 11 Eylül’den sonra felç eden kapitalin kaptanlarına dikkat etmeyenler, devletlerin başındaki tetikçi idarecileri siyasetçi zannediyorlar. Ve onların kapılarına gitmiş veya onların insaflarına sığınmış olanlardan hiçbirinin izzetlice döndüğüne şahit olamıyoruz. Yine o mezellete uğrayanların cihanşümul İslâm dâvâsına küçücük bir faydası dokunduğuna, Müslümanların herhangi bir derdine köklüce derman olduğuna şahit olamıyoruz.

Avrupa Nur Cemaati karanlığa ıslık çalmadı. Âlem-i İslâmın yaralarından akan kanları göstererek Müslümanları üzmeden Barış Peygamberini (asm) anlattı. Almanya’nın Köln şehrinde bini aşkın dinleyiciye İslâmiyetin güneşler gibi karanlık ve zulmetleri nasıl dağıttığını birçok faaliyetle izaha çalıştı. Efendimizden (asm) günümüze ve geleceğe hakikî barışın nasıl tesis edildiğini ve edileceğini sahasında uzman kişilerin diliyle Avrupa’ya duyuyordu. Dinleyiciler arasında bulunan Avrupalılar da hak verdiler ki; Hz. Muhammed (asm) barış Peygamberidir. Onsuz ne Avrupa’ya ve ne de Asya’ya barış gelmeyecektir.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*