Bayram Yüksel ve Ali Uçar

kazim_gulecyuzNeredeyse çocuk denecek yaşta basit bir sebeple girdiği Afyon hapsinde Üstadla tanışan ve onun yakın alâkasıyla, vefatına kadar yakın hizmetinde bulunan Bayram Yüksel Ağabeyi ve Nur camiasının güçlü, ateşin hatiplerinden Ali Uçar’ı, vefatlarının 19. yıldönümünde yine rahmetle yad ediyoruz.
70’li yıllardaki Ankara ziyaretlerimizde ve iki dönemlik Hacettepe serencamımız sırasında uğradığımız Hacıbayram 27 numarada Yüksel’le hayli görüşmelerimiz olmuştu.

Bir mübarek geceye tevafuk eden bu ziyaretlerimizden birinde, Üstadın cübbesiyle namaz kılmıştık. Bir başkasında da Tevafuklu Kur’an’la ilgili bir mesele için Ankara’ya gelip oraya uğrayan Abdullah Yeğin Ağabeyin imametinde beraber cemaat olmuştuk.

Anadolu insanının safiyetine, Üstadın terbiyesinden geçmenin olgunluğunu da ilave eden müstesna şahsiyetinin en bariz özellikleri tevazuu, şefkati ve kucaklayıcılığı idi.

Bu samimî muhabbet ve alâkasını, kucaklaşırkenki candanlığında defaatle yaşadık.

Kore gazisiydi. Üstadın görevlendirmesi ve teşviki ile Risale-i Nur’u oralara ve Japonya’ya ulaştırmak ona nasip olmuştu.

Zübeyir Gündüzalp’in Yeni Asya’ya verdiği önemi yakînen bilen ve aktaran bir insan olarak, gazeteye ve kadrosuna karşı hep sıcak bir tavır ve yaklaşım içerisinde olmuş; 80 sonrasındaki süreçlerde de bu tavrını koruyarak son demlerine kadar devam ettirmişti.

Bir diğer önemli vasfı da müdebbirliğiydi. Ankara’daki Nur hizmetleri yıllarca onun mihmandarlığında devam etti. Bir yerden sonra hizmetini Isparta’da sürdürdü. Hizmet için gittiği Almanya’dan dönerken Bulgaristan’da bir trafik kazasında Ali Uçar ve Mehmet Çiçek’le birlikte şehit oldu (19.11.97).

Coşkulu hitabetiyle gittiği yerlerde “fırtına” gibi esen dillere destan edebiyatçı Ali Uçar’la da önce 1975’teki bir Kütahya ziyaretinde, ardından biz 1977’de İstanbul’a geldikten sonra Kirazlımescit başta olmak üzere farklı hizmet mekânlarında defaatle görüşmüştük.

O da yazarları arasında yer aldığı Yeni Asya’nın okurları ile sıcak ilişkisini sonraki dönemlerde de kesmedi; fırsat buldukça büro ve temsilciliklerimize ziyaretlerde bulundu.

Yüksel ve Uçar 19 yıldır Barla kabristanının göle nâzır âsude bir menzilinde, diğer saff-ı evvellerle birlikte haşir sabahını bekliyorlar.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*