Çağımızın vebası olarak nitelenen anarşi ve terör belâsına karşı, daha geçen yüzyılın ilk yarısına erişilmeden ikazlarda bulunmaya başlayan bir isim: Bediüzzaman.
Eserlerinde ve asılsız isnatlarla çıkarılıp hepsinden beraat ettiği mahkemelerdeki müdafaalarında ısrarla anarşi tehlikesine dikkat çekip, bu musibetin önüne ancak etkili manevî tedbirlerle geçilebileceğini vurguluyordu Said Nursî.
İşte bazı örnekler:“Ey ehl-i siyaset ve hükümet! Evham edip bizlerle uğraşmayınız. Bilâkis teshilât göstermeniz lâzım. Çünkü hizmetimiz emniyet ve hürmet ve merhameti tesisle hem asayişi, hem inzibatı, hem hayat-ı içtimaiyeyi anarşilikten kurtarmaya çalışıp, sizin hakikî vazifenizin temel taşlarını tesbit, takviye ve teyid ediyor.” (Tarihçe, s. 467)
“Bu milletin ve vatanın hayat-ı içtimaiyesini anarşilikten kurtarmak (…) için beş esas lâzım ve zarurîdir: Birincisi merhamet, ikincisi hürmet, üçüncüsü emniyet, dördüncüsü haram helâli bilip haramdan çekilmek, beşincisi serseriliği bırakıp itaat etmektir. İşte Risale-i Nur hayat-ı içtimaiyeye baktığı vakit, bu beş esası temin edip, asayişin temel taşını tesbit ve temin eder. Risale-i Nur’a ilişenler kat’iyen bilsinler ki, onların ilişmesi, anarşilik hesabına, vatan ve millet ve asayişe düşmanlıktır.” (age, s. 484)
“Risale-i Nur’un, gerçi siyasetle alâkası yoktur; fakat küfr-i mutlakı kırdığı için, küfr-i mutlakın altı olan anarşiliği ve üstü olan istibdad-ı mutlakı esasıyla bozar, reddeder. Emniyeti, asayişi, hürriyeti, adaleti temin eder.” (age, s. 630)
“Gerçi Risale-i Nur sırf ahirete bakar, gayesi rıza-yı İlâhî ve imanı kurtarmak(…)tır. Fakat dünyaya ait ikinci derecede gayet ehemmiyetli bir hizmettir ve bu millet ve vatanı anarşilik tehlikesinden (…) kurtarmaktır.” (age, s. 721)
“Gaye-i hareketimiz ve hedefimiz ölümün idam-ı ebedîsinden iman-ı tahkikî ile biçareleri kurtarmak ve bu mübarek milleti de her nevi anarşilikten muhafaza etmektir.” (age, s. 726)
“Hıristiyan dinini mağlûp eden ve anarşiliği yetiştiren şimalde çıkan dehşetli dinsizlik cereyanının bu vatanı manevî istilâsına mukabil Risale-i Nur, sedd-i Zülkarneyn gibi bir sedd-i Kur’ânî vazifesini görebilir.” (age, s. 753)
“Hem hükümet ve millet ve vatan, (…) Risale-i Nur’a değil ilişmek, tamamıyla terviç ve neşrine çalışmaları elzemdir ki, geçen dehşetli günahlara kefaret ve gelecek müthiş belâlara ve anarşistliğe bir set olabilsin.” (age, s. 790-1)
“Biz bütün kuvvetimizle anarşiliğe bir sedd-i Zülkarneyn gibi bir sedd-i Kur’ânî tesisine çalışıyoruz. Bize ilişenler, anarşilik ve belki komünistliğe zemin ihzar ediyorlar.” (age, s. 811)
“Komünist perdesi altında anarşistliğin emniyet-i umumiyeyi bozmaya dehşetli çalışmasına karşı, Risale-i Nur ve şakirtleri (talebeleri) iman-ı tahkikî kuvvetiyle bu vatanın her tarafında o müthiş ifsadı durduruyor ve kırıyor, emniyeti ve asayişi temine çalışıyor.” (age, s. 843)
“Beklerdim ki, ‘Vatanımızda anarşiliğe inkılâp eden komünist tehlikesine karşı Nurların tesirleri ne derecededir ve bu mübarek vatan bu dehşetli seyelândan nasıl muhafaza edilecek?’ gibi dağ misillü meseleler sorulsun.” (age, s. 858)
“Nur mekteb-i irfanının talebeleri kalpler üzerinde işler; emniyet ve asayişin bekçisini kafalara, kalplere yerleştirir. Bizim iman derslerimiz anarşiye ve bozgunculuğa karşıdır. (…) Hakikî bir Müslüman, samimî bir mü’min hiçbir zaman anarşiye ve bozgunculuğa taraftar olmaz. Dinin şiddetle men ettiği şey fitne ve anarşidir. Çünkü anarşi hiçbir hak tanımaz; insanlık seciyelerini ve medeniyet eserlerini canavar hayvanlar seciyesine çevirir ki, bunun ahir zamanda Ye’cüc ve Me’cüc komitesi olduğuna Kur’ân-ı Hakim işaret buyurmaktadır.” (age, s. 1001-3)
Eserlerde buna mümasil daha birçok ifadeler var. Ancak bu kadarı fikir vermek için yeterli.
İşte Risale-i Nur anarşiye böyle set oldu. Engellendiği yerde de anarşi ve terör fırsat buldu…
Benzer konuda makaleler:
- Anarşinin yegâne çaresi, hakikat-i İslâmiyettir
- Şiddetli belâlara ve anarşîliğe karşı bir set
- Terörün yegâne çaresi, İslâmın hakikatleridir
- Terörün yegâne çaresi, İslâmın hakikatleridir
- Terörün yegâne çaresi Risâle-i Nur’da
- Terörün yegâne çaresi, İslâmın hakikatleridir
- Risâle-i Nur terörün panzehiridir
- Bu memleketteki hükûmet, âlem-i İslâma karşı Risâle-i Nur’a muhtaç
- Bu vatan Risâle-i Nur’a muhtaçtır
- Yeni Asya, Bediüzzaman’ın şu direktifinden hareketle kurulur
1959 Kütahya doğumlu. İlk ve ortaöğrenimini burada tamamladıktan sonra İstanbul Hukuk Fakültesini bitirdi. Fakülteye girdiği yıl Yeni Asya Yayınlarında çalışmaya başladı. Yayınevinin çıkardığı çok sayıda kitabın editörlüğünü yaptı. Bu görevini sürdürürken, 1984-92 yılları arasında, aylık Köprü dergisinin sorumluluğunu üstlendi. 1988 yılı başından itibaren yayına başlayan Bizim Aile dergisinin kurucu editörü oldu. 1992 yılından bu yana Yeni Asya Gazetesinin Genel Yayın Yönetmenliği ve Başyazarlığı görevlerini yürütüyor.
İlk yorum yapan olun