Bir çift demokrasi oyunu

GÜNÜN TARİHİ: 17 KASIM 1924-30

Mustafa Kemal ve ekibi isteseydi, II. Meşrûtiyetin ilânıyla başlayan demokrasi, kesintisiz bir şekilde devam edip giderdi. Ne var ki, onlar istemediği için, demokrasi hep kesintili, darbeli ve ayıplı bir şekilde devam edegeldi. Maalesef, halen de rayına oturmuşluk durumu görünmüyor.

Kemalistlerin bu meselede söyleyip durdukları nakarat şundan ibarettir: Mustafa Kemal ve arkadaşları aslında demokrasiye geçişi 1925’te, 1930’da denediler; ama olmadı, sürdürülemedi.

İstedikleri her şeyi denediler ve yapabildiler, yani başarabildiler; ama, bir tek hürriyet ve demokrasiyi yapamadılar, edemediler, başaramadılar, öyle mi? Size inanan da sizin gibi olsun.

Gerçekte, ciddî ve samimî bir demokrasi aşkı ve inancı yoktu, yeni devletin tek parti anlayışlı ekibinde. Bu sebeple, sadece göstermelik türden demokrasicilik oyunu oynadılar. Hem de iki defa. 1924-25’te Terakkiperver Fırkası ve 1930’da Serbest Fırka ile.

Şimdi, aynı ayın aynı günlerine tevafuk eden bu iki hadisenin nasıl cereyan ettiğine kısaca bakalım.

17 Kasım 1924:

Halk Fırkası’ndan ayrılan bir grup politikacı/asker, Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası isimli partiyi kurdu. Kurucu üyeler şunlar: Ali Fuat (Cebesoy), Kâzım Karabekir, Rauf (Orbay), Adnan (Adıvar), Refet (Bele).

17 Kasım 1930:

Halk Partisi’ne muhalif olan kişileri ortaya çıkarmak için muvazaa şeklinde kurdurulan Serbest Cumhuriyet Fırkası (Partisi), kendi kendini feshetti.

Cumhuriyetin ilk döneminde altı yıl arayla yaşanan şu iki önemli gelişme de gösteriyor ki, adına “demokrasi denemesi” denilen göstermelik bir oyun sergilenmiş.

Zira, üst düzey yönetim kademesi tarafından, 27 yıl müddetle (1950’ye kadar) tek parti rejimi benimsenmiş, muhalif herhangi bir cereyana ise, en ufak bir tahammül dahi gösterilmemiştir.

İşte, 1924-25’te yaşananlar ve işte 1930’da sergilenen oyunlar…

Evet, muhalefet boşluğunu doldurmak maksadıyla kurulduğu var sayılan bu iki partinin isminde de “Cumhuriyet” ibaresi var: Biri Cumhuriyetçi Terakkiperver Fırkası; diğeri ise, Serbest Cumhuriyet Fırkası ismini taşıyor.

Ali Fethi Bey SCF’nin Aydın teşkilâtı ile beraber
(Soldan üçüncü Aydın Teşkilât Başkanı Adnan Menderes)

Ama gelin görün ki, daha evvel kurulmuş olan Cumhuriyet Halk Fırkası, bunların varlığına dahi tahammül göstermeyerek, her ikisini de türlü bahanelerle kapattırdı.

Halbuki, bu partilere teveccüh gösterenler de, en az “tek parti” yöneticileri kadar vatanperver insanlardı. Özellikle de, Terakkiperver Fırkası’nın yöneticileri…

Kâzım Karabekir Paşa başta olmak üzere, partide aktif görev alan diğer kurmayların da tamamı İstiklâl Harbi’ne katılmış, vatan ve millet yolunda canla, başla çalışmış kimselerdi.

Ama, ne yazık ki bunların hemen hepsi o dönemde harcanarak siyasetin dışına itildi. Buna göre, 1950 yılına kadar yaşanan kısmî açılımlar, sadece bir oyundan ve “göstermelik demokrasi”den ibaret kalmış oluyor.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*