Bu eşsiz lütuf, bütün canlıların kendi nesil bağları ile aralarında en canlı, en yoğun ve en sıcak biçimde yaşadıkları yakınlık köprüsüne lezzetli bir zemin oluşturur. Sevgiyi, saygıyı ve merhameti lezzete dönüştürür. İşte bu yakınlık köprüsünü devam ettirmeye ve canlı tutmaya “sıla-i rahim” denmiştir ki, bu, dinimizin ilk ve önemli emirleri arasında yer almıştır.
Sıla-ı rahmi önemle gündemimize getiren Kur’ân’dır. Kur’ân şöyle buyurur: “Ey insanlar! Sizi bir tek nefisten yaratan ve ondan eşini yaratıp ikisinden birçok erkekler ve kadınlar üreten Rabb’inizden korkun. Kendi adına birbirinizden dilekte bulunduğunuz Allah’tan ve akrabalık bağlarını koparmaktan sakının. Şüphesiz Allah sizin üzerinizde gözeticidir.”1
Dihyetü’l-Kelbî (ra), Peygamber Efendimiz’in (asm) mektubunu Rum Kralı Herakliyus’a getirdiğinde, henüz iman etmemiş olan Ebû Süfyan da orada bulunmaktaydı. Herakliyus, Ebû Süfyan’a Peygamber Efendimiz (asm) hakkında birçok soru sordu. Herakliyus’un sorularından birisi, “O size neyi emrediyor?” sorusuydu.
Ebû Süfyan bu soruya şöyle cevap verdi: “O bize namazı, zekâtı, sıla-i rahmi ve iffeti emrediyor.”
Bunun üzerine Herakliyus O’nun (asm) hak peygamber olduğunu tasdik etti.2
Sıla-i Rahim konusunda yegâne söz, Rahmet Peygamberi olan Hazret-i Muhammed’indir (asm); dinleyelim:
Resûlullah (asm) buyurdular ki: “Allah, merhametli olanlara rahmetle muamele eder. Öyleyse, sizler yeryüzündekilere karşı merhametli olun ki, semada bulunanlar da size rahmet etsinler. Rahim (akrabalık bağı) Rahmandan bir bağdır. Kim bunu korursa Allah onunla rahmet bağı kurar, kim de koparırsa, Allah ondan rahmet bağını koparır.”3
“Rahm, Arş’a asılıdır ve şöyle duâ eder: “Kim beni devam ettirirse Allah ona rahmetini ulaştırsın. Kim benden koparsa Allah da ondan rahmetini koparsın.”4
”Fakirlere yapılan tasadduk bir sadakadır. Ama akrabaya yapılan ikidir: Biri sıla- i rahim, diğeri sadaka sevabı getirir.”5
“Bir kimse: “Ya Resûlallah! Benim bir takım hısımlarım var; ben onlara ulaşmaya çalışıyorum, onlara sevgi gösteriyorum, oysa onlar benimle olan akrabalık bağlarını kesip koparıyorlar. Ben onlara iyilik yapıyorum, ihsanda bulunuyorum; onlar bana kötülük yapıyorlar. Ben onlar hakkında hayır düşünüyorum; onlar bana cahillik yapıyorlar, beni bilmezden ve görmezden geliyorlar.” Dedi.
Bunun üzerine Resul-i Kibriya Efendimiz (asm) şöyle buyurdu:
“Eğer dediğin gibiyse, sen onlara ileride kendilerini yakacak sıcak kül yedirmektesin. Sen bu hal üzere devam ettiğin sürece, onlara karşı Allah’ın yardımını, rahmetini, bereketini, lütfunu arkanda bulursun.”6
“Her kim, rızkında bolluk ve genişlik verilmesini ve ecelinin ertelenmesini isterse sıla-i rahim yapsın, hısım ve akrabalarını gözetsin.”7
”Sıla-i rahm yapabilecek kadar soyunuzu öğrenin. Zira sıla- i rahim akrabalarda sevgi, malda bolluk, ömürde uzama demektir.”8
“Akrabalarının iyiliğine bedel onlara iyilik yapan sıla yapmış değildir; fakat asıl sıla-i rahim, akrabaları ve yakınları ile araları açıldığı zaman onlara Allah için ulaşan, onlarla akrabalık bağlarını koparmayan, devam ettiren ve onlara iyilik edendir.”9
Sıla-i Rahimin en çok yapıldığı ve yapılmayı hak eden günler bayram günleridir. Sevdiklerimizin ve akrabalarımızın bizzat yanlarında olmasak da, günümüzde iletişim araçları eskiye nazaran bir hayli ileri düzeydedir. Eskiden mektuplar ve kartlar günler sonra ulaşıyordu. Şimdi cep telefonları ve mesajlar anında sevdiklerimize ve akrabalarımıza ulaşabiliyor. Bu araçları “en yoğun rahmet fırsatı ve en çok sevap işi” olan “bayram içinde sıla-i rahim”de bol bol kullanmak dileklerimle… Bayramınızı tekrar tebrik ederim.
Dipnotlar
1 Nisâ Sûresi, 4/1;
2 Buhârî, 1/7;
3 Tirmizi, Birr 16, (1925);
4 Buhari, Edeb 13;
5 Nesai, Zekât 82;
6 Müslim, Sıla, 22;
7 Müslim, Sıla, 21;
8 Buhari, Edeb 12;
9 Tirmizî, Sıla, 10
Benzer konuda makaleler:
- Akrabalık bağını korumanın önemi
- Ya Rahman!
- Melekleşmenin yolu anne ve babaya saygıdan geçer
- Tarifsiz Sevgi
- Anne ve baba hakkı
- Sıla-i rahim
- Cehennemde akraba ziyareti olacak mı?
- Cennet-mekân annelerimize…
- Rahman ve Rahim penceresi
- Cennet-mekân annelerimize
1963 Mersin Gülnar doğumlu olan Süleyman Kösmene, ilköğrenimini doğduğu köy olan Yarmasu köyünde yaptı. 1981 Mersin İmam-Hatip Lisesi; 1986 Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunu. Milli Eğitimin çeşitli kademelerinde öğretmenlik ve idarecilik yaptı. Yeni Asya Gazetesi Fıkıh Günlüğü köşesinde günlük yazılar yazmakta olan yazarımız, İstanbul’da yayın yapan Bizim Radyo’da ve EuroNur.tv’de programlar yapmaktadır. Evli ve üç çocuk babasıdır.
İlk yorum yapan olun