
Fikir ve san’at eserlerine sinsi bir tuzak!
Şu an, Plan ve Bütçe Komisyonundan geçerek meclise sevk edilmiş ve bu hafta içinde meclis genel kurulunda Milletvekillerinin önüne gelecek bir Torba Yasa var. Bu Torba Yasaya, Fikir ve Sanat Eserleriyle ilgili bir kanun maddesi ilâve edilmiştir.
Bu kanun maddesi bu hafta içinde Türkiye Büyük Millet Meclisi genel kurulunda görüşülecek ve torba yasa ile birlikte, eğer Milletvekilleri oy verirse bu madde de geçecek…Eğer Milletvekilleri oy vermez ise geçmeyecek. Bu kanun maddesinde Fikir ve Sanat eserleri için “kamuya mal edilebilecek” hükmü yer alıyor ki, tam bir ölüm fermanı!
Hukukçular diyor ki: Bir eserin kamuya mal edilmesi demek, o eserin okunması, neşredilmesi, basılması gibi bütün haklarının devletin eline geçmesi demektir.
Fikir ve Sanat Eserleriyle ilgili bu ilâve maddenin dünyada bir benzeri bulunmuyor.
Çünkü eğer bu madde geçerse, devlet, kültürümüz için önemli Fikir ve Sanat eserlerinin okunmasını, neşredilmesini ve basılmasını gerekçesiz, izahsız, açıklamasız, sebepsiz kendi mülkiyetine geçirecek, müdahil olacak, dilediği anda el koyacak; her şekilde kontrolünü eline alacak!
Yani bu hafta içinde Mecliste görüşülecek olan ve taşeronluk sistemi, vergi, SSK primleri, araç muayene, gümrük vergileri gibi daha birçok malî ve idarî konuyu kapsayan Torba Yasa maddeleri içinde işte bu madde, gizli bir tuzak..
Aslına bakarsanız, fikir ve sanat eserlerine bu denli bir müdahaleye ister sağcı, ister solcu olsun, kamuoyunun böylesine sessiz kalmasını normal bulmuyorum.
Çünkü bu madde her fikir ve san’at eseri için aynı tehdidi taşıyor.
Bu durumdan kamuoyu yeterince haberdar değil mi?
Yoksa bu tepkisizlik neyin ifadesi?
Bu maddenin fikre ve san’ata açacağı hasardan Milletvekilleri acaba yeterince bilgili mi?
Hemen Şimdi, Vatandaş Olarak Tepkimizi Gösterme Zamanı
Risale-i Nur’un iman hizmeti üzerinde daha önce görülmeyen sinsi ve dehşetli bir tuzak var.
İlimizde oy verdiğimiz hangi partiden olursa olsun, saygıdeğer Milletvekillerimiz ile derhal, hemen bu gün değil, hemen şu an, hepsi ile ayrı ayrı iletişime geçmek suretiyle, bu meseleyi anlatmak boynumuzun borcu olsun, sırtımızın yükü olsun, vicdanımızın ahdi olsun!
Bu tuzaktan saygıdeğer Milletvekillerimizi derhal ve hemen şimdi bilgilendirmeliyiz!
Yapılacak iş: Önce ilimizdeki bütün milletvekillerimizin bir listesini yapıyoruz. Ardından ister telefonla, ister faksla, ister mesaj ile, ister elektronik posta ile, isterse iletişim kanallarının tamamı ile ve İlimiz Milletvekillerinin hepsi ile –birini müstesna etmeden/siz onlara ulaşma yolunu bilirsiniz- görüşüyoruz ve bu madde önlerine geldiğinde –ki bu gün yarın gelecektir- parmak kaldırmamalarını, oy vermemelerini ve bu tuzağa geçit vermemelerini ISRARLA ve CİDDİYETLE rica ediyoruz.
Eğer milletin asili biz isek, eğer seçtiklerimiz bizim vekillerimiz ise, onlar bizim sesimize ve çığlığımıza kulak vereceklerdir.
Bizim gözyaşımız onlar için değerlidir.
Hemen şimdi onlarla iletişime geçiyoruz, hemen şimdi.
Tarih bizden hareket bekliyor.
Benzer konuda makaleler:
- Suçu Saadet Hanım’a attılar
- Risale-i Nur’a devlet tekeli büyük tehlike
- Milletvekillerine TARİHİ ÇAĞRI
- Bandrol yasağına anlamlı itiraz
- Basım yetkisi bakanlığa mı veriliyor? Bandrol engelinden devlet tekeline
- Risalelerin devletleştirilmesi 30’lu yıllarda bile yapılmadı
- AVUKAT KADİR AKBAŞ: Keyfîliğe kanun kılıfı giydiriliyor
- Kitaba devlet tekeli dünyanın neresinde var?
- Risale-i Nur Millete Mal Olmuştur Tekelleşemez
- Korsan madde tökezletiyor

1963 Mersin Gülnar doğumlu olan Süleyman Kösmene, ilköğrenimini doğduğu köy olan Yarmasu köyünde yaptı. 1981 Mersin İmam-Hatip Lisesi; 1986 Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunu. Milli Eğitimin çeşitli kademelerinde öğretmenlik ve idarecilik yaptı. Yeni Asya Gazetesi Fıkıh Günlüğü köşesinde günlük yazılar yazmakta olan yazarımız, İstanbul’da yayın yapan Bizim Radyo’da ve EuroNur.tv’de programlar yapmaktadır. Evli ve üç çocuk babasıdır.
İlk yorum yapan olun