Canînin cinsiyeti olmaz

İsrail’in saldırıları hız kesmeden devam ediyor. Çocuklar, yine katlediliyor. Abluka sürüyor, katliam da…

İsrail’in bakımlı Dışişleri Bakanı Tzipi Livni kürsüden haykırıyor:

“Ateş açtıklarında büyük bir kuvvetle cevap veririz. Zaman zaman kaba kuvvete başvurabiliriz” söylemleri unutulmadı.

Şahin duruşunu bozmadan bu sefer de diyor ki, “Karşı saldırı olursa, çok sert cevap verelim.”

Küstah, ne dediğini bilmez ve aynı zamanda deli.

TV ekranlarında bu kadını izlerken düşündüm:

Acaba bir ruh taşıyor mu?

Bir kadın olarak hiç Filistin’de katledilen çocuğun annesinin nasıl bir ruh taşıdığını düşünebilmiş midir?

Başlarına yıkılan binaların içinden çıkarılan hamile kadınları izlerken… Beton duvarların arasından çıkarılan minicik bedenler, paslı ambulanslara taşınırken, acaba bir kadın olarak neler hissetti?

Nasıl bir kadınsı duygu ki, acımasızca katliam emri verebilecek kadar kin taşıyabiliyor?

Onun duygularını körelten acaba Polonya kökenli terörist bir aileden gelmesi mi?

İsrail ordusunda görev yapmış, teğmenliğe kadar yükselmiş ve daha sonra İsrail gizli servisi MOSSAD’ta tam dört yıl görev yapmış olması mı onu bu kadar duygusuz yapan?

Öyle bir ajanlık serüveni ki, bugün bile hangi ülkeden istihbarat topladığı bir sır gibi saklanıyor.

Filistin’in “İntifada” döneminde yani direnişin zirvede olduğu sıralarda Avrupa’da bulunduğu ve burada Filistinlilere karşı ölüm operasyonlarına karıştığı söyleniyor.
Yükselişi hızlı olmuş. Öyle güçlü adımlarla gelmiş ki, İsrail Başbakanı Ehud Olmert’den sonra iktidarın önemli siyasi şahsiyeti sayılıyor Livni… Ve dahi kasap Şaron sonrası dönemde, hem İsrail’in dış politikasına hem de Filistin/İsrail ihtilafına ve barış sürecinin geleceğine damga vurabiliyor.

Eli kanlı canilerin ruh hallerini incelemek için derine, hatta köküne inmek gerekiyor galiba.

Meğer Livni’nin asıl ünü babasından geliyormuş. Çünkü Polonya kökenli baba Eytan Livni, İsrail’in Filistin yerleşim birimlerini boşaltmada yaptığı terör katliamlarıyla adını duyurmuş Irgun terör örgütünün operasyon şefi…

1931 yılında Kudüs’te yine bir terör örgütü olan Haganah’tan ayrılan Avraham Tehomi ve arkadaşları tarafından kurulan Irgun, savunma doktrini yerine saldırı doktrinini benimsemiş. (Gerçi İsrail terör örgütlerin hiçbir zaman savunma doktrini olmadı). Yani, Der Yasir katliamı olmak üzere yüzlerce Arap katliamının altına imzasını atmış.

Livni’nin annesi de sabıkalı… Kocasıyla birlikte İngiliz yetkililere saldırmaktan hapse konmuş. Dahası, anne Livni, bir hamile gibi görünerek İngiliz yetkililere maaşlarını taşıyan trenin soyulmasına yardım etmiş. (Dünya Bülteni)

Anası neyse kızı o.

Tren soyguncusunun kızı bugün siyasi analistlerin de şans verdiği geleceğin İsrail Başbakanı Tzipi Livni… Bugün ne kadar kan dökerse, o kadar yükselir. Bırakın başbakanlığı gelecekte Cumhurbaşkanı bile olması muhtemel.

Sözün özü: câninin cinsiyeti olmaz.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*