Dağıldık. Düzenle Bizi
Günümüz dünyasında çoğu insan fazlalıklarla boğuşuyor. Dolaplarda yıllardır giyilmeyen kıyafetler, kitap raflarında okunmamış ciltler, çekmecelerde işlevini yitirmiş eşyalar… Bir türlü elden çıkarılamayan bu fazlalıklar aslında yalnızca evimizi değil, zihnimizi de dolduruyor. Ayrıca bilgisayarda arka planda çalışan programlar gibi bizi meşgul ediyor ve yükümüzü artırıyor.
Düzen, yalnızca estetik bir mesele değil; aynı zamanda ruh sağlığı, huzur ve verimlilik için önemli bir anahtar.
Fazlalıklardan Kurtulmanın Ruhsal ve Ekonomik Etkileri
Abi çok fena dağıldık. Bak şu evin haline…
Her eşya, farkında olmadan zihnimizde bir yer kaplar. Kullanmadığımız, ihtiyaç duymadığımız ya da bize mutluluk vermeyen eşyaları saklamak, aslında görünmez bir yük taşımaktır. Bu yüklerden kurtulmak, insanın hem ruhunu hem de bedenini hafifletir. Evinde fazlalıkları ayıklayan kişiler, karar verme süreçlerinde daha net, ilişkilerinde daha özgür ve hayatında daha huzurlu hisseder.
Minimalizm, genel itibariyle ihtiyaç olmayanı alma ve istifleme, her şeyi tüketerek mutluluğu aramayı uzak tutar ve günlük yaşantıda sadeleşmeyi tavsiye eder.
Minimalist bir hayat tarzı, aynı zamanda odaklanmayı kolaylaştırır. Az eşya, daha az dikkat dağınıklığı demektir. Bu da iş hayatından dini hayata, aile hayatına kadar pek çok alanda verimliliği artırır.
Zaten şeytan da Rabbine karşı büyük bir nankörlük sergilemiştir. Ne ellerini bütün bütün boynuna bağlayıp kilitli tut,ne de sonuna kadar aç. Böyle yaparsan kınanan ve eli boş, açıkta kalan biri olup çıkarsın (İsra 26-27-29 )
“Yiyiniz, içiniz, sadaka veriniz ve giyininiz. Ancak kibirlenmeyin ve israf etmeyin. Şüphesiz Allah (cc) nimetinin eserini kulunun üzerinde görmek ister.” (Buhari, Libas 1; İbnu Mace, Libas 23.)
“Mesela, Üstad, bu yüksek iktisatçılık kudretini sırf yemek, içmek, giymek gibi basit şeylerle değil, bilakis fikir, zihin, istidat, kabiliyet, vakit, zaman, nefis ve nefes gibi manevi ve mücerred kıymetlerin israf ve heder edilmemesi ile ölçen bir dahidir.” (Tarihçe-i Hayat)
Evimi Nasıl Düzenledim?
Evde kalıcı bir düzen sağlamak için birkaç temel prensip öne çıkar:
-
Kategori Olarak Düzenleme: Odaya göre değil, eşya kategorisine göre düzenleme yapmak çok daha etkilidir.
-
Önce kıyafetlerime baktım; giymediğim ve ihtiyacım olmayanları her şehirde bulunan kıyafet kutularına bağışladım.
-
Ardından kitaplarımı tek tek inceledim. Başucu kitabı olmayanları kütüphaneye bağışladım.
-
Belgeleri gözden geçirdim; artık işe yaramayan ne varsa gönderdim.
-
Küçük eşyalara baktım; çok fazla lüzumsuz vardı, onları da bir kutuda toplayıp gönderdim.
-
En son duygusal değeri olan nesneleri ele aldım. Geçmişte kalmış ve artık hatırlaması gerekmeyen yükleri sırtımdan attım, elhamdülillah.
Bir eşya testi uyguladım:
Elime aldığım her eşyaya sordum: “Buna gerçekten ihtiyacım var mı? En son ne zaman kullandım?”
Bu soru sorma metodu yalnızca evi düzenlemekle kalmadı, aynı zamanda hayatıma da yeni bir bakış açısı kattı. Patron kim, eşya mı ben mi? Kim kimi kullanıyor? Az ve sade olanın insan ruhuna iyi geldiğini keşfettim, çok şükür.
Düzenin Hayata Yansıyan Faydaları
Ev düzenlemek aslında hayatı düzenlemek demektir. Düzenli bir ev, daha net düşünen bir zihin, daha huzurlu bir ruh ve daha sağlıklı ilişkiler anlamına gelir. Fazlalıklardan arınmış bir yaşam alanı, yeni fırsatlara da kapı açar. Çünkü boşluk, yeniye yer açmanın en doğal yoludur.
Ayrıca düzenli bir ortam stresi azaltır. Dağınıklığın yarattığı baskı ortadan kalktığında, kişi daha rahat nefes alır, kendini daha hafiflemiş ve üretken hisseder. Psikolojik araştırmalar da minimalist hayatın depresyon ve kaygı seviyelerini düşürdüğünü ortaya koymaktadır.
Kalıcı Düzen İçin İrade ve Alışkanlık
Düzenleme süreci tek seferlik bir iş değil, bir hayat biçimidir. Bu nedenle alışkanlık haline getirilmesi gerekir. Yeni eşyalar alırken kendime şu soruyu soruyorum:
“Bu gerçekten gerekli midir?”
Kullanılmayan eşyalar düzenli aralıklarla gözden geçirilmelidir. Bu yaklaşım hem maddi tasarruf sağlar hem de sürdürülebilir bir yaşam tarzını destekler.
Düzenle Gelen Özgürlük
Fazlalıklardan kurtulmak ve hayatı sadeleştirmek, özgürlüğe açılan bir kapıdır. Evdeki düzen, ruhsal huzurun bir yansımasıdır. Gereksiz yüklerden arınarak hem daha hafif hem de daha mutlu bir yaşam mümkündür. Düzenlemek, aslında yalnızca eşyaları değil, tüm hayatımızı yeniden şekillendirmektir.
Allah’ım! Bana öğrettiğin şeyleri hakkımda faydalı eyle, bana fayda verecek şeyleri öğret, beni, bana fayda verecek ilim ile nasiplendir.
Okuma Tavsiyesi: İktisat Risalesi
Benzer konuda makaleler:
- Sadeleştirmede meydan okumalar
- Sadeleştirme harf inkılabının hedeflerine hizmet ediyor
- Risale-i Nur’un sadeleştirilmesine Üstadın rızası yoktur
- Risâle-i Nur’daki ‘tevafukat’ sırrı cihetinden sadeleştirme meselesi
Kendi hayatımdan bir kesitti.
çok güzel bir yazı, mutlaka okunup uygulanması gereken konular, Allah razı olsun.