Demokraside millet, Meclis ve hükümet

Meşrûtiyetin, yani demokrasinin millet, hükümet ve meclis ile olan ilişkisini en iyi şekilde anlamak için, fikirleriyle asra damgasını vuran Bediüzzaman Said Nursî’ye başvurmak gerekir. Said Nursî, birçok konuda olduğu gibi bu konuda da doğru tahliller yapmış ve çok etkili çözümler sunmuştur.

Günümüzde bile kuralları net olarak belirlenemeyen ‘millet-hükümet-meclis’ ilişkilerindeki görev ve sorumlulukları en ideal bir biçimde ifade etmiştir. Meselâ “Meşrûtiyet hâkimiyet-i millettir. Siz dahi hâkim oldunuz” diyerek milletin yönetimdeki yerini belirtmek sûretiyle insanları bilinçlendirmeye çalışmıştır. Ve bunun da İslâmiyete en uygun yönetim şekli olduğunu en anlaşılır biçimde anlatarak insanları aydınlatmıştır. Aynı zamanda “Hükümet hâdim ve hizmetkârdır” ifadesiyle de hükûmetin görevinin ne olduğunu belirlemiştir.

Bediüzzaman, millet iradesini esas alan bir yönetimin herkesi bir nev’î padişah hükmüne getirdiğini ve milletin bekasını temin edecek bir sistem olduğunu söylemiştir. “Zira meşveret perdeyi attı, milliyet göründü” sözü bunun bir ifadesidir.

Said Nursî, meşrûtiyet ile hükümet arasındaki ilişkinin farklı bir yönünü bir temsille açıklamaktadır. “Hükümet bir hekim gibidir. Millet ise hastadır” benzetmesiyle anlattığı temsilde çadırından çıkmayan bir hekim görmediği bir hastaya ne kadar doğru teşhis koyabilirse, milletin istek ve problemlerinin bilinmediği bir yönetim sisteminde de durumun aynı şekilde olduğunu belirtmiştir. Yani doğru teşhis koyup doğru ilâç veremeyen bir hekim, hastanın ölümüne yol açtığı gibi, sorunları tesbit edemeyip çarelerini uygulayamayan bir yönetim de milletin helâketine sebebiyet verir.

Bediüzzaman başka temsillerle de meclisi ve mahiyetini anlatmaktadır. Nasıl ki bir havuz veya göl, dere, ırmak ve pınarlardan akan suyla doluyorsa, meşrûtiyet-demokrasi yönetiminde de havuz gibi olan hükûmet, memleketin birçok yerinden milletin seçtiği vekillerden oluşan ve halkı temsil eden siyasî bir kurumdur. Bu temsilcileri milletin seçmesi, dolayısıyla milleti hâkim kılmaktadır. Ve bu hâkimiyet sebebiyle, meclisin görevlendirdiği hükümet, millete hizmetkâr olmak durumundadır.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*