Dünyanın en demokrat ülkelerinden olan Avustralya hatıraları

Hasbihal

altTanışıp görüşmek, İslâm kardeşliği ve vatandaşlık bağlarını sıklaştırmak ümit ve amacıyla değişik memleket ve mesleklerden bir grup dostlarla Avustralya Nur Vakfıyla uzun süren irtibat ve meşveretlerin neticesinde yaptıkları davet üzerine 17 Şubat 18 28 Şubat 2018 tarihleri arasında dünyanın tek kıta devleti olan Avustralya’dayız.

Adana Şakirpaşa Havaalanından katar havayolları uçağıyla Katar’ın başkenti Doha’ya dört saat sürdü.  Doha’da beş saate yakın bir bekleme süresi sırasında dinlenip namazlarımızı kıldık.  Doha Hamadi Uluslararası Havalimanı ki; dünyanın 5 yıldızlı hava limanları arasında 6. Sırada gözüken çok modern ve harika bir hava limanı. Doha-Melbourne uçuşumuz başladı.  A380 Airbus tipi olan uçağımız, sivil havacılık tarihinin en büyük uçağı konumunda. Personel hariç 518 yolcu taşıyabiliyor. Uçak çift katlı çok büyük, konforlu, her türlü teknolojiyle donatılmış, modern,  mükemmel bir uçak. 150 tondan fazla bir yükle havalanıp uçabiliyor. Allah’ın ne büyük bir lütfu.

Aralıksız ondört saat süren bu yolculuk çok uzun ve meşakkatli bir yolculuk. Sabah namazını son anda uçakta eda ettik. Zira uçağın hızı doğuya dünyanın hızı batıdan doğuya olunca vakit çok çabuk geçiyor. Mahalli saatle öğle ve ikindi namazlarını Cem-i takdim ederek birlikte oturduğumuz koltuklarda eda ettik. Havada ondört saat. Yirmi dakikalık bir yolculuktan sonra mahalli saatle 18.40 gibi bu arada Hindistan’ın üzerinde yeni güne pazar gününe girmiş olduk.

Oradan vakıf dershanemize geçiş. Dershanede akşam namazının eda edip kısa bir sohbetten sonra dershanemizin misafirhanesinde dinlenmek üzere yerimizi aldık.

Ertesi gün sabah namazı eda edip meşveretle sabah namazı derslerinde dönerli ve sade okumayla devam edilmesine karar verdik. Akabinde de bugünkü program ve genel anlamda programın akışı hakkında bilgilendirme yapıldı. Her akşam buradaki cemaatimizle  kaynaşıp yapacağımız derslerin ve kimin ders yapacağı ve konusu ve yerlilerin de ders yapması konuşulup bu kararın temsilcisi Fatih Yargı’nın da görüşünün alınacağı konuşuldu. Daha sonra aşağıdaki kafeteryadaki kahvaltıya indik. Kahvaltıdan sonra vakfın genel alanını gezip bölümleri hakkında Fatih Yargı´dan bilgi aldık. Şahane toplantı salonu, büro, yabancıların da kullanabildikleri çok amaçlı dershaneler, tavuklar, bahçe anaokulu alanı, yağmur suyundan depolanan 40 bin litrelik depolar. Bu depodaki suların tuvalet ve bahçe sulamada kullanılıp %80 sulamanın buradan kullanıldığı, burada bu yağmur suyunu Çatılardan toplama projesinin hemen hemen her evde mecbur olduğunu beyan ettiler. Sosyal devlet anlayışıyla vakfın yapacağı her türlü sosyal hayata ait projelere devletin itimat ve takdirini kazandığını gördük.

Avustralya Nur Vakfı

Avustralya Nur Vakfının Afrika ülkelerinden bazılarına insani yardım konusunda bu ülkedeki Müslümanlar başta olmak üzere fakir insanlara her türlü paylaşımı yapmaya çalışıyorlar.  Çok güzel projelerle o kıtadaki açlık sınırındaki ailelere yardım yapmak için Avustralya’daki  diğer İslami cemaatlerin katkılarını organize etmesinin buradaki vakfımızın çok iyi bir itimat temin ettiğini öğrendik.

Kahvaltıdan sonra şehir turuna çıktık. Deniz sahili parklar botanik bahçesi gezilerinden sonra öğle namazını şehrin başka bir köşesinde bulunan Bediüzzaman Camisinde eda edip dünyanın en modern Çocuk Hastahanelerinden birisi olan “CHİLDREN HOSPİTAL”ı ziyaret ettik. Her şeyiyle mükemmel bir bina. Teknolojiyle donatılmış, sakin ve temiz bir Hastahane.

O akşam vakıf merkezinde ikram, sohbet ve hatıralar. Daha sonra akşam namazı ve akabinde Risale-i Nur dersi. Derse başlamadan önce ziyaret heyeti adına bizi Avustralya’ya davet etmelerinden dolayı hazır cemaate teşekkür ettim. Grup arkadaşlarımızı cemaate kısaca tanıtmaya çalıştık.

Ders konusu olarak ta; Kastamonu Lahikasındaki mektupların yazıldığı şartları, konuları ve muhtevasını nazara vermeye çalıştık. Risale-i Nurdaki “Şahsı Manevi” ve Risale-i Nurların “vird yerine okunabileceği” konularını referans göstererek ilgili bahisleri okuduk.

Çay arasında genel bir tanışmadan sonra da Risale-i Nurlardaki “ihlâs” ve cemaatimizin YUHİB, yurt dışı hizmetleri konusunda genel bir bilgi verdik.

Salı günü sabah namazı ve dersinden sonra şehir turuna başladık. Şehir turunda Süleyman Efendi talebelerinin kurslarını ziyaret ettik. Çok güzel bir yurt yapmışlar. İkramlarını aldık. Yanında Milli Görüş camisi var. Daha sonra diyanet camisinde öğle namazını eda ettik. Melbourne’deki çok geniş mezarlığı ziyaret edip müslüman mezarlığı bölümünde burada yatmakta olan Nur Talebeleri ve ehli imanın ruhlarına Yasin-i Şerif okuduk. Ders esnasında gazetemiz yazarı NUR Hanımın tahliye haberi geldi. Buna sevindik. Sevinçlerimizin ve hizmetlerimizin devam etmesi dilek ve temennisiyle gelecek hafta inşallah bu gezi ve hatıraları yazmaya devam edelim.

Benzer konuda makaleler:

İlk yorum yapan olun

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın...

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*